Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2013/5519 E. 2013/8205 K. 25.04.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/5519
KARAR NO : 2013/8205
KARAR TARİHİ : 25.04.2013

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen …/…/2010 gün ve 2009/96-2010/588 sayılı kararı onayan Daire’nin 31/…/2012 gün ve 2011/6935-2012/21755 sayılı kararı aleyhinde davalı … vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı vekili, asıl ve birleşen davada, müvekkilinin eniştesi olan dava dışı …’nun gizli ortağı, davalılar … ile …’nın gerçek ortağı olduğu diğer davalı şirketin yarı hissesini eniştesinin telkin ve baskıları sonucu Eyüp 32. Noterliği’nin 08…2000 gün ve 220168 yevmiye numaralı işlemi ile …’den devraldığını, kısa bir süre sonra şirketin gerçek durumunu öğrendikten sonra pay devrinin gerçekleşmediğini, ticaret sicili kayıtlarında ortak olarak gözükmediğini, ancak daha sonra davalılar … ve …’nın sahte imza ile şirket ortaklığını tescil ve ilan ettirdiklerini, bunun üzerine savcılığa şikayette bulunduğunu, sanıklar hakkında ceza davasının zamanaşımı nedeni ile düşmesine karar verildiğini, devrin pay defterine işlenmediğinden geçerli olmadığını ileri sürerek ortak olarak göründüğü davalı şirkete pay devir işleminin tespiti, ticaret siciline tescili sahte evraklarla yapılan işlemlerin yokluğunun tespiti mümkün olmadığı takdirde iptali ve buna ilişkin ticaret sicil kayıtlarının terkin ve tashihine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı … … vekili, müvekkilinin davalı şirketteki hissesini ….07.2001 tarihinde noter aracılığı ile dava dışı Vedat Savaş’a satarak şirketten ayrıldığını, devir işlemenin davalı şirketçe tescil ve ilan işlemi yapılmadığından şirkette ortak olarak kaldığını açılan davalar dolayısıyla öğrendiklerini, davaya konu ortaklar kurulu kararındaki müvekkili adına atılan imzanın da sahte olduğunu, butün bu işlemlerin davacının eniştesi … tarafından tertip edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekili, ….’nun 520. maddesinde belirtilen hususların kurucu değil tamamlayıcı unsur olduğunu, davacının noterde yapılan devir sözleşmesine itirazının olmadığını, davalının noterde devir sözleşmesi yapılmasından sonra hisse devrini şirkete bildirerek diğer şirket ortağının da muvafakatını aldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacının noter aracılığı ile davalılardan …’in hissesini devir aldığı ve buna dair davalı şirketçe 08…2000 tarihli ortaklar kurulu kararı alınarak devir keyfiyetinin ticaret sicilinde tescil ve ilan olunduğu, ancak ortaklar kurulu kararındaki davacı imzasının sahte olduğunun anlaşıldığı, ….’nun 520. maddesine göre bir payın devrinin şirkete bildirilmek ve pay defterine kaydedilmek suretiyle şirket hakkında hüküm ifade edeceği, davalı şirketin ticari defter ve kayıtları ve özelikle pay defterinin bulunmadığı, ancak pay devrinin şirkete bildirimine ilişkin kaydın olduğu, devre muvafakat yönünden alınan ortaklar kurulu kararının yoklukla malul olduğu ve hukuki sonuç doğurmayacağı, buna dayalı ticaret sicilinde kararın tescil ve ilanı da yok sayılması gerektiğinden davaya konu pay devrinin şirkete karşı hüküm ifade etmeyeceği gerekçesiyle davaya konu pay devrine ilişkin davalı şirketin 08…2000 tarih 2000/… sayılı ortaklar kurulu kararının yokluğunun tespitine ve buna dayalı olarak ticaret siciline tescil kaydının terkinine dair verilen karar davalı … vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 31…2012 tarihli kararı ile onanmıştır.
Davalı vekili … karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalı … vekilinin HUMK’nun 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı … vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nun 442. maddesi gereğince REDDİNE, alınması gereken 50,45 TL karar düzeltme harcı peşin ödenmiş olduğundan yeniden alınmasına yer olmadığına, 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK’nun 442/…. maddesi hükmü uyarınca, takdiren 219,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, ….04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.