Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2013/3558 E. 2013/19669 K. 05.11.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/3558
KARAR NO : 2013/19669
KARAR TARİHİ : 05.11.2013

MAHKEMESİ : 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 06.11.2012 tarih ve 2011/174-2012/259 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin Ekim 2009 yılında yayınlanan “Boşanmış Genç Bir Kadının Başına Gelenler” isimli eserin çevirmeni olduğunu, kendisine davalı yayınevi tarafından teslim edilen eseri çevirerek 2009 yılında gönderdiğini, eserin basıldığını öğrendiği zaman eser sahibi olarak müvekkilinin izni olmadan yayınlanan ve kendisine bedeli ödenmemiş eserle ilgili davalıya haklarını hatırlatmış ise de, iyi niyet kurallarıyla bağdaşmayan ifadelerle gerçeğe aykırı beyanlarda bulunulduğunu, eserin imha edildiğinin belirtilerek müvekkilinin haklarının verilmediğini, müvekkilinin eserin satıldığını 28/07/2011 tarihinde öğrendiğini belirterek tecavüzün ref’ini, reeskont faiziyle birlikte şimdilik 1.000 TL maddi, 5.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, 01.11.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile 10.230 TL maddi tazminatın reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, eserin davacının bilgisi dahilinde yayınlandığını, izinsiz çoğaltmanın söz konusu olmadığını, davacı talebinin FSEK’nun 70. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini, davanın zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki uyuşmazlığın davalının eser sahibinden izin almadığı için yayınlanmadığını iddia ettiği eserin satışına devam etmesine rağmen davacıya telif bedelini ödememesinden kaynaklandığı, taraflar arasındaki şifai sözleşme gereği eserin çevrilerek davalıya teslim edilmiş olmasına göre davacının FSEK kapsamında ancak bedel isteyebileceği, uyuşmazlık konusu kitabın 341 sayfa olduğu dikkate alınarak yapılan hesaplamada maddi tazminatın 2.728 TL olarak tespit edildiği, çeviri eser bizzat davacı tarafından aradaki sözlü anlaşma gereğince teslim edilip kitapta çevirmen olarak ismine de yer verildiğinden FSEK kapsamında davacının manevi haklarından herhangi birinin ihlal edilmediği, tahkikatın sona ermesinden sonra sözlü yargılamaya geçildiğinde yapılan ıslah talebinin HMK’nın 177. maddesi gereğince dinlenemeyeceği, sözleşme gereğince eser teslim edilip yayına izin verildiğinden tecavüzün ref’ine ilişkin talebin yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, ıslah talebi usulden reddedildiğinden fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak 1.000 TL maddi tazminatın 28/07/2011 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, manevi tazminat ve tecavüzün ref i taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki (2) nolu bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Ancak, tazminat hesabına ilişkin bilirkişi raporunda tercümeye esas alınan orijinal kitap sayfaları için sayfa başına 10 TL bedelin uygun olduğunun belirtilmesine ve orijinal eserin dosya içerisine sunulmuş olduğunun anlaşılmasına göre, mahkeme kararında tercüme eser sayfaları için sayfa başına belirlenen 8,00 TL üzerinden hesap yapılması doğru olmamış, davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın bu nedenle davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 05.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.