Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2013/16842 E. 2015/5990 K. 28.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/16842
KARAR NO : 2015/5990
KARAR TARİHİ : 28.04.2015

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … (Kapatılan) 51. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 16/05/2013 tarih ve 2005/481-2013/138 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili ve davalı … A.Ş. vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 28/04/2015 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı …Ş. vekili Av. … , davalılardan … Tic. A.Ş. vekili Av. …, davalılardan M/V … Gemisi Donatanı ile … Tic. A.Ş. vekili Av. … dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı … şirketinin müvekkilinin tekne inşaat sigortacısı olduğunu, davalılardan … A.Ş.’nin donatanı olduğu M/V … Gemisinin tamir ve bakımının diğer davalı Kooperatif tersanesinde yapıldığını, 06/02/2005 tarihinde M/V … gemisinde çıkan yangın nedeniyle geminin iskele tarafına yattığını ve sancak tarafında bulunan müvekkiline ait olup da diğer davalı … A.Ş. tersanesi tarafından yapım aşamasında olan ve halen müvekkiline teslim edilmeyen … isimli römorkörün zarar gördüğünü, yangın sebebiyle müvekkili şirkete ait römorkörün … römorkörleri tarafından kurtarma girişimiyle … rıhtımına çekildiğini, … römorkörlerinin kurtarma esnasında müvekkiline ait römorkörün şaftını geriye kaçırdığını, salmastra aralarından içeriye su girmesi nedeniyle batma tehlikesi geçirdiğini, dava dışı Kıyı Emniyeti’nin olaya müdahalesi sonucu bu durumun önlendiğini, M/V … Gemisinin sebep olduğu kaza nedeniyle müvekkili şirkete ait römorkörde önemli hasarlar meydana geldiğini, müvekkilinin fazladan kira ödemek zorunda kaldığını ve gelir kaybının da söz konusu olduğunu, dava dışı Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğüne kurtarma yardım ücreti ödemek zorunda kaldığını ileri sürerek, şimdilik 5.000 USD’nin faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep ve etmiş, 16/11/2009 havale tarihli dilekçesi ile dava değerini 158.902 USD.’ye yükseltmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili, davanın reddini istemiş, ıslahla arttırılan kısmın zamanaşımına uğradığını savunmuştur.
Diğer davalılar vekilleri, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve bilirkişi raporlarına göre, davacı ile davalı … A.Ş. arasındaki ilişkinin BK’nun 355 ve devamı maddelerinde yer alan eser sözleşmesi niteliğinde olması sebebiyle zamanaşımının BK’nun 126.maddesi hükmüne göre 5 yıl olduğu, 06/02/2005 olay tarihi, 06/06/2005 dava ve 16/11/2009 ıslah tarihine göre 5 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı, davalı yüklenici … A.Ş.’nin sorumluluklarını yerine getirmediği ve zarardan sorumlu olduğu, … Gemisinde çıkan yangın ile davacının … II römorkörünün makine dairesine su girmesi ve pervanelerin sürtünmesi sonucu doğan zarar arasında uygun illiyet bağının olmaması sebebiyle davalı … ‘nın bir sorumluluğunun olmadığı, davalı … A.Ş.’nin donatanın acentesi olduğu belirtilerek aleyhine husumet yöneltildiğinden, doğrudan donatana husumetin yöneltildiği davada anılan davalının bir sorumluluğunun olamayacağı, davalı Kooperatif’in ise davalı donatan … ile rıhtım sözleşmesine istinaden … Gemisine rıhtım hizmeti sunduğu, zarara sebebiyet veren olgunun çekme işlemi değil davacıya ait … II römorkörünün bağlı olmayan pervane şaftlarının çekme sırasında geriye kaçması sonucu makine dairesine su girmesi ve pervanelerin sürtünmesinden kaynaklanması karşısında, dava dışı … tarafından … Liman Başkanlığı’nın talimatıyla gerçekleştirilen çekme işleminde bu davalının zarara sebebiyet verecek bir eylem ya da ihmalinin bulunmadığı, davalı …Ş. yönünden ise davacının ıslahla artırılan 80.000 USD. kurtarma yardım ücretini isteme hakkının doğduğu belirlenmiş ise de, hükmün tefhimi aşamasında davacının davalı … şirketini kurtarma yardım dahil ibra ettiği zannıyla davanın yanlış şekilde reddine karar verildiği gerekçesiyle davalılar … Co. ile… A.Ş. yönünden davanın kısmen kabulü ile 2.947,83 USD.’nin davalı… Co.’dan, 118.636,91 USD.’nin davalı … A.Ş.’den ayrı ayrı dava tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasa’nın 4/a maddesi uyarınca kamu bankalarınca USD.’ye verilen en yüksek yıllık faiz oranı uygulanmak suretiyle tahsiline, diğer davalılar hakkındaki davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili ile davalı … A.Ş. vekili temyiz etmiştir.
1-Dava, davacıya ait gemide meydana gelen hasarın, ödenmek zorunda kalınan kurtarma yardım ücreti ve diğer zarar kalemlerinin tahsili istemine ilişkindir.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, yargılamanın açıklığı ilkesini kabul etmiştir. 6100 sayılı HMK’nın 294 ve devamı (Mülga HUMK’nun 382 ve devamı) maddelerinde hükmün nasıl tesis edileceği ve sonrasında kararın nasıl yazılacağı etraflıca düzenlenmiştir. Yargılamanın açık bir şekilde yapılması, tesis edilen hükmün açıkça belirtilmesi esastır. Bu nedenle hükmün, açık, anlaşılır, infaz edilebilir şekilde tesis edilmesi ve de en önemlisi sonradan yazılacak gerekçeli kararın, kısa karara uygun olması gerekmektedir. Aksi halde, yargılamanın açıklığı ilkesi dolayısıyla kamu vicdanı zedelenmiş ve mahkeme kararlarına güven sarsılmış olacaktır.
Öte yandan, yazılacak kararın gerekçesiyle hüküm kısmı arasında bütünsellik esastır. Başka bir anlatımla, gerekçe ile hüküm birbirine bağlı olup, çelişki bulunmaması gerekir. Nitekim, HMK’nın 298/2. maddesinde de gerekçeli kararın, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamayacağı açıkça düzenlenmiş bulunmaktadır.
Somut olayda mahkemece tefhim edilen kısa kararda davanın davalılar … Co. ile … Mimarlık A.Ş. yönünden kısmen kabulüne, diğer davalılar hakkındaki davanın reddine karar verilmesine rağmen gerekçeli kararda davalı … Anonim Türk Sigorta şirketi yönünden yapılan değerlendirmede “davacının davalı … şirketinden ıslahla artırılan 80.000,00 USD kurtarma yardım ücretini rücuen isteme hakkının doğduğu ancak hükmün tefhimi aşamasında davacının davalı … şirketini kurtarma yardım dahil ibra ettiği zannıyla davalı … şirketi hakkındaki davanın yanlış şekilde reddine karar verilmiştir.” denilmek suretiyle gerekçeli kararın tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olduğu mahkeme gerekçesinde de belirtilmiş olmakla bu durum karşısında anılan yönden kararın bozulması gerekmiştir.
2-Bozma sebep ve şekline göre, davacı vekili ve davalı … AŞ vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenle davacı vekili ve davalı… AŞ vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek olmadığına, takdir olunan 1.100 TL duruşma vekalet ücretinin mümeyyiz davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 28/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.