Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2013/16657 E. 2014/6719 K. 07.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/16657
KARAR NO : 2014/6719
KARAR TARİHİ : 07.04.2014

MAHKEMESİ : …FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada …Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18/06/2013 tarih ve 2011/124-2013/139 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava, 6100 Sayılı Kanun’un geçici …/…. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK’nın 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1 maddesi hükmü gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin “… + Şekil” ibareli markayı 08/01/2001 tarih ve 2001/20446 sayı ile 09, 16, 35, 38 ve 41. sınıflarda tescil ettirdiğini, müvekkilinin geniş bir coğrafyada yayın yaptığını ve yüksek dinleyici ve izleyici kitlesine ulaştığını, davalının kötü niyetli olarak ”…” alan adı içerisinde yer alan “…” ibaresini hukuka aykırı bir şekilde kullandığını, davalının ”…” alan adı kullanımının müvekkilinin marka hakkına tecavüz niteliğinde olduğunu ve haksız rekabet teşkil ettiğini ileri sürerek, markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespitini, tecavüzün men’ini ve ortadan kaldırılmasını, davalı şirket tarafından kullanılan ”… ”adlı alan adının müvekkiline devrini, bu talebin kabul görmemesi halinde ise alan adının iptalini, şimdilik, ….500,00 TL maddi ve ….500,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini, ve hükmün ilanını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, markalarının benzer olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının okunuşu ”…” şeklinde telaffuz edilen Arapça yazılı ”…” markasının Türkçe’deki işitsel ve telaffuz şekli ile olan ibareyi davalının “…” alan adlı web sitesinde markasal olarak kullandığı ve bu fiilinin söz konusu web sitesi ile davacı arasında bağlantı olduğu izlenimini oluşturduğu, bu şekilde oluşan benzerliğin ise aynı sektörde kullanılması sebebiyle karıştırılma ihtimalini arttırdığı, davalının ticaret sicilinde tescilli unvanında … ibaresinin bulunması sebebiyle unvansal kullanımı yasal zeminde olduğundan, haksız rekabetin gerçekleştiğine dair talebin yerinde olmadığı, ayrıca davalının dava tarihinden önceki son üç yıl içerisinde zarar ettiği, davacının markasını kullanmak suretiyle elde edilen kazancının kayıtlardan tespit edilemediği, davacının maddi tazminat iddiasını doğrular delil sunmadığı, ancak markaya tecavüz fiilinin niteliği, yoğunluğu, tarafların ekonomik durumları gibi etkenler nazara alındığında, manevi tazminat talebinin yerinde olduğu gerekçesiyle, davalının markaya tecavüzünün tespiti ile ref’ine, davalı adına tescilli olan … alan adının terkinine, ….500,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilene, kararın ilanına, diğer taleplerin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 128,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 07/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.