YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/15563
KARAR NO : 2014/2574
KARAR TARİHİ : 14.02.2014
MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada … 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 04.04.2011 gün ve 2007/171-2011/117 sayılı kararı onayan Daire’nin 04.06.2013 gün ve 2011/8681-2013/11691 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı vekili, dava ve ıslah dilekçesi ile müvekkili meslek birliğinin temsilcisi olduğu “… Türkiye A….nin mali hak sahibi olduğu sanatçı … ait “… of a …” isimli müzik eserinin davalı şirkete ait mağazada hak sahibinin izini olmaksızın radyo üzerinden alınan yayının mağaza içerisinde umuma dinletildiğini, böylelikle müvekkilinin umuma iletim hakkının ihlal edildiğini ileri sürerek, davalının tecavüzünün tespitine ve ref’ine, ortadan kaldırılmasına, FSEK’nın 68. hükmünce hesap edilecek maddi tazminatın tahsiline ve hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın reddine dair verilen kararın davacı vekilince temyizi üzerine karar Dairemizin 2011/8681 Esas, 2013/11691 Karar sayılı ilamıyla onanmıştır.
Davacı vekili, bu defa karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Mahkemece, davacı … üyesi … Türkiye A….nin (…/Türkiye) 07.01.2005 tarihli lisans sözleşmesi ile haklarını devraldığı dava konusu müzik eserlerinin yer aldığı fonogramın yapımcısı olan … uyruklu … Music Int. … …) tarafından; fonogramdaki müzik eserlerinin eser sahiplerinden (icracı sanatçı, beste ve … sahipleri) eserin Türkiye’de umuma iletim hakkının da devralındığının ispatlanamadığı, davadışı fonogram yapımcısı … …’nın ve davacı MÜYAP üyesi … Türkiye’nin usulüne uygun hak sahipliğinin bulunmadığı, ayrıca söz konusu müzik eserlerinin doğrudan fonogramdan değil de … radyo kanalı vasıtasıyla davalının mağazasında umuma iletildiği, dolayısıyla 5846 sayılı FSEK’nin 25, 41, 43, 80 ve 52. maddelerinde sayılan koşulların gerçekleşmediği gerekçesiyle dava reddedilmiştir.
Ancak, dava konusu müzik eserlerinin tespitinin davadışı … … tarafından yapıldığı ve fonogram yapımcısı hakkının bu şirkete ait olduğu, anılan şirketin Türkiye’de de “Eser İşletme Belgesi’nde” fonogram yapımcısı olarak kayıtlı olduğu, bu hakkın Türkiye’deki kullanımını 07.01.2005 tarihli lisans sözleşmesi ile davacı meslek birliği üyesi … Türkiye’ye devrettiği hususları esasen mahkemenin de kabulünde olduğuna göre, fonogram yapımcısı … … yararına oluşan hak sahipliği karinesinin aksini ispat külfeti bu hususu iddia eden tarafa düşer. Bu nedenle, mahkemenin ispat külfetinin davacıya ait olduğuna ilişkin görüşü isabetli olmadığı gibi, bu karinenin aksi de davalı tarafça iddia ve ispat edilememiştir. Öte yandan, uyuşmazlık davadışı … … tarafından piyasaya sunulan fonogramın izinsiz kullanıldığı iddiasına dayalı olduğundan, bu fonogramda yer alan müzik eserlerinin eser sahipleri ile … … Şirketi arasında Türkiye’yi de kapsayacak şekilde usulüne uygun bir hak devri yapılıp yapılmadığı hususu eser sahipleri ile fonogram yapımcısı arasındaki bir meseledir. Nitekim, Dairemizin 24.04.2006 gün ve 4501/4495 sayılı kararında da aynı ilke benimsenmiştir.
Öte yandan, dava dışı … … lehine oluşan fonogram yapımcılığı hakkı Türkiye’nin de taraf olduğu “İcracı Sanatçılar, … Yapımcıları ve Yayıncı Kuruluşların Korunmasına Dair … Sözleşmesi” uyarınca 5846 sayılı FSEK hükümlerine göre koruma altında olup, somut uyuşmazlıkta kararda bahsi geçen ulusal tükenme ilkesinin uygulama yeri de bulunmamaktadır.
Ayrıca, dava konusu eylem musiki eserlerinin yer aldığı fonogramın … radyo kanalında yapılan yayınının davalıya ait umuma açık işyerinde (mağaza) dinlettirilmesi suretiyle gerçekleştirilmiştir. Bu durumda, 5846 sayılı FSEK 41, 43, 80 ve Komşu Haklar Yönetmeliği’nin 12/(c) maddeleri uyarınca dava konusu fonograma icraları tespit edilen musiki eserlerinin radyo yayınından istifade suretiyle dolaylı temsili söz konusudur. Bu nedenle, mahkemenin dava konusu olayda umuma iletim eyleminin doğrudan doğruya fonogramdan değil de radyo kanalının yayını vasıtasıyla yapıldığından bahisle davacı tarafın aktif dava ehliyeti bulunmadığına ilişkin gerekçesi de isabetli değildir. O halde, mahkemece uyuşmazlığın esası incelenerek hasıl olacak sonuca göre bir karar vermesi gerekirken yazılı gerekçelerle davanın reddi doğru görülmediğinden; davacı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulüyle Dairemizin onama kararının kaldırılarak kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 04.06.2013 tarih, 2011/8681 Esas, 2013/11691 Karar sayılı onama kararın kaldırılarak, kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin, temyiz ilam ve karar düzeltme harçlarının isteği halinde karar düzeltme isteyen davacıya iadesine, 14.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.