Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2013/15472 E. 2014/3598 K. 26.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/15472
KARAR NO : 2014/3598
KARAR TARİHİ : 26.02.2014

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 16. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 08.05.2013 tarih ve 2012/288-2013/125 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı … …… vekili ve fer’i müdahil … vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin
süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin …’de mevduat hesabı olduğunu, banka personelinin aldatması ve kasti yönlendirmesi ile paralarını … hesabına yatırdığını, ancak paranın hiçbir zaman … hesabına gitmeyip, …’nin uhdesinde kaldığını, mudilerin banka personelinin hileli yönlendirmesiyle akdin icrasına neden olunduğu için akdin geçerli olmadığını, davalıların müvekkilinin zararından sorumlu olduklarını ileri sürerek asıl davada, müvekkili için 6.562 TL’nin 20.12.1999 tarihinden itibaren reeskont faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, birleşen davada ise yine müvekkili için 9.655 USD‘nin hesabın açıldığı tarihten itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar … …… ve … vekili, davacıların ayrı hesap açıp ayrı havale işlemleri yaptırdıklarını, bu nedenle davanın davacılar açısından tefriki gerektiğini, davalı banka ile … bankasının farklı tüzel kişilikler olduğunu, aralarında organik bağ bulunmadığını, davanın zamanaşımına uğradığını, davacıların kendi iradesi ile … bankasını tercih etmiş olup sorumluluğun kendilerine ait olduğunu, talep edilen faiz miktarının fahiş olup yatırılan paranın vadesiz hesapta olduğu gözetilerek uygulanacak faiz oranının vadesiz hesaplara uygulanan faiz oranı olması gerektiğini, faiz başlangıç tarihinin ise dava tarihi olması gerektiğini, savunarak davanın reddini istemişlerdir.
Davalı … ve Denetleme Kurumu vekili, davalılar … İnşaat ……, … … Fabrikası ……, … Yapı …… ve Üçem Taah. …… vekili, … Memurları, davalı … vekili ve davalı … ayrı ayrı davanın reddini istemişlerdir.
Diğer davalılar davaya cevap vermemiş, bir kısmına ise dava dilekçesi tebliğ edilememiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, … … … Ltd’ye … Ticaret ve … Bankası …… tarafından gönderilen paraların aslında fiilen Kıbrıs’a aktarılmadığı, … Ticaret ve … Bankası ……nin hakim ortaklarına ait bir kısım şirketlere kredi olarak verilmek üzere kullandırıldığı hususunun sabit olduğu, dava konusu mevduattan en hafif kusurundan dahi sorumlu olan davalı bankanın Bankacılık Yasası ve TTK’nın 321/5. maddesi gereğince sorumlu olacağı, davalılar …, … … …, …, … Taahhüt Tic. San. ve Yatırım Konsorsiyum ……, …, …, …, …, … aleyhinde açılan davanın, HMK’nın 150/5. md. gereğince açılmamış sayılmasına, davalılar … Turizm inş. …… … İnş. San ve Tic. ……, … Yapı İnş. …… … Holding …… ve … aleyhinde açılan dava geri alınmış olmakla, esasa dair karar verilmesine yer olmadığına, davalı Zeynep İlkar vefat etmiş olmakla, bu davalı aleyhinde açılan davanın dava şartı yokluğundan reddine, asıl dava yönünden talep edilen miktarlı … hesabı bulunmadığından davanın reddine, birleşen davada 9.665,00 USD’nin hesabın açılış tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasanın 4/a maddesi
gereğince işleyecek faizi ile birlikte, külli halefiyet yolu ile … Bank …… ile devren birleştirilen ve sonrasında … Bank …… olan ünvanı … …… olarak değişen davalı … ……den tahsiline, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı … vekili ve fer’i müdahil … vekili temyiz etmişlerdir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin ve feri müdahil vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Mahkemece, davalı bankaya harç yüklenmiş ise de davalı … ……’ye karşı işbu davanın açılma nedeninin bu banka tarafından devir alınan …’nin işlem ve eylemlerinden kaynaklandığı, davacıya ait paranın … bankasına gönderilmesi konusundaki işlem ve eylemleri yürüten …’nin … tarafından devir alındıktan sonra en son … ……ye devredildiği, bu durumda … Bankası iken … ……ye devredilen …’nin eylemlerinden dolayı açılan davada bu bankayı devir alan … ……nin 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 140. maddesi uyarınca harçtan muaf olduğu dikkate alınmadan yazılı şekilde harç ile sorumlu tutulması doğru olmayıp, kararın bu yönden bozulması gerekirse de yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın anılan yönden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin ve fer’i müdahil vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin ve fer’i müdahil vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hüküm fıkrasının davalı bankaya bakiye harç yükleyen 3 numaralı bendinin hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine “Davalı … …… harçtan muaf olduğundan davalının harç ile sorumlu tutulmamasına” bendinin hüküm fıkrasına yazılmasına ve kararın davalı … fer’i müdahil yararına DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalı … ……ye iadesine, 26.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.