Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2013/14837 E. 2014/3359 K. 24.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/14837
KARAR NO : 2014/3359
KARAR TARİHİ : 24.02.2014

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 13/06/2013 tarih ve 2012/364-2013/162 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava konusu meblağ 18.563 TL’nin altında bulunduğundan 6100 Sayılı Kanun’un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK’nın 3156 sayılı Kanunla değişik 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya borç para davalının da bunun karşılığında müvekkiline … Bank … Şubesi’ne ait 29/01/2005 tarih 3.350,00 TL tutarlı ve 08/02/2005 tarihli 3.350,00 TL tutarlı iki adet çeki keşide ederek verdiğini, müvekkilinin davalının talebi ile çekleri süresinde ibraz için bankaya sunmadığını, iyiniyetli davalının ödemesini beklediğini, davalının hesabında çek miktarını bulundurmadığını gördüğünü, çekler kambiyo niteliğini yitirse de hamilin alacağına kavuşabilmek için çeki delil olarak sunarak alacağını talep etme hakkı bulunduğunu, takip konusu çekler yönünden davalı aleyhine temel ilişkiye dayanılarak alacak talepli davanın açıldığını, süresinde ibraz edilmeyen çekin yazılı delil başlangıcı olduğunu, alacaklının alacağını her türlü delil ile ispatlayabileceğini ileri sürerek 6.700 TL’nin davalıdan tahsiline temerrüd tarihinden itibaren yasal faiz hesaplanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak açtığı davada zamanaşımı süresinin geçtiğini, davacının … 7. İcra Müdürlüğü’nün 2011/910 takip sayılı dosyası ile hakkında ilamsız takip yaptığı, itiraz üzerine takibin durduğunu, davacının … 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/112 esasına kayden itirazın iptali davası açtığını, anılan mahkemece görevsizlik kararı verilerek, dosyanın … 8. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2011/1118 Esas sayısını aldığını, 8. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin söz konusu davasında verilen kararın Yargıtayca onandığını, davacının … 8. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2011/1159 esas sayılı dosyası ile yeniden dava açtığını, bu kararın da kesinleştiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davacının talebinin süresinde bankaya ibraz edilmeyerek çek vasfını kaybeden belge nedeniyle ve temel ilişkiye dayalı alacağın tahsili isteğine ilişkin olduğu, … 8. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2011/1118 Esas sayılı dosyasında, davacı yanca davalı aleyhine … 7. İcra Müdürlüğü’nün 2011/910 sayısına kayden yapılan takipteki davalı itirazının iptaline ilişkin olduğu, yapılan yargılama sonucu anılan mahkemenin 08/07/2011 tarihli kararı ile davacı vekilinin davadan feragat talebi nedeniyle davanın reddine karar verildiği, kararın Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 14/05/2012 tarihli kararı ile …/…
onandığı, … 8. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2011/1159 Esas sayılı dosyasında ise, davacı yanca davalı aleyhine … 7. İcra Müdürlüğü’nün 2011/910 sayısına kayden yapılan takipteki davalı itirazının iptaline ilişkin olduğu, yapılan yargılama sonucu anılan mahkemenin 17/07/2012 tarihli kararı ile davacının tarafları, dava sebebi ve konusu aynı olan … 8. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2011/1118 esas sayılı davasından feragat ettiği, feragatten dönülemeyeceğinden davacının aynı konuda açtığı davanın reddi gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, söz konusu kararın taraflara tebliğ edildiği ancak temyiz edilmediği, davacının işbu davayı yanlar arasındaki temel ilişkiye istinaden alacak davası olarak açtığını ileri sürdüğü ancak … 8. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin söz konusu her iki davasının dayanağı çek ile işbu davanın dayanağının aynı alacağa ilişkin olduğu, davacı yan davayı alacak, … 8. Sulh Hukuk Mahkemesi’ndeki anılan davaları itirazın iptali olarak nitelendirse de talebin yanlar arasındaki temel ilişkiye dayalı olduğu, davacının gerek … 8. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin sözkonusu davaları gerekse işbu davada sonuç itibariyle davalıdan temel ilişkiye dayalı alacağın tahsili talebinde bulunduğu, her üç davada da dava isimleri farklı olsa da talebin aynı olduğu, davacının feragatle sadece davadan değil davaya konu ettiği talebinden de vazgeçtiği, … 8. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin bahse konu davalarının sonucu verilen kararlar kesinleştikten sonra davacının işbu davayı açtığı, bu itibarla … 8. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2011/1118 ve 2011/1159 esas sayılı davaları ile işbu davanın taraflarının, konusunun aynı olduğu daha önce anılan mahkemece verilen iki ayrı kesin hüküm bulunduğu gerekçesiyle, HMK’nın 114. maddesinin 1 fıkrasının i bendi uyarınca davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 0,90 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 24.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.