Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2013/14534 E. 2014/3772 K. 28.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/14534
KARAR NO : 2014/3772
KARAR TARİHİ : 28.02.2014

MAHKEMESİ : … 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 10/04/2013 tarih ve 2012/272-2013/67 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava, 6100 sayılı kanun’un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK’nın 3156 sayılı kanun ile değişik 438/1 maddesi hükmü gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, … olan müvekkilinin 1951 yılından beri ürettiği ürünlerde ticari unvanı “…” kısaltması olarak … ibaresini marka olarak kullandığını, 2009 yılında markasını Türkiye’de … üzerinden tescil ettirmek istediğinde davalıya ait 2008/19481 sayılı marka nedeniyle başvurunun reddedildiğini, … ibaresi üzerinde öncelik hakkının gerek ticari unvan gerekse marka olarak müvekkiline ait olduğunu, davalı markasının müvekkilinin markası ile birebir aynı olduğunu, müvekkili ile davalı arasında önceye dayalı ticari ilişki bulunduğunu, müvekkilinin ürettiği traktörlerin davalı tarafından ithal edilerek Türkiye’de pazarladığını, davalının marka tescilinin kötü niyetli olduğunu ileri sürerek, 556 sayılı KHK’nın 17.maddesi gereğince davalı adına tescilli markanın müvekkiline devrini, bu talep kabul edilmediği taktirde davalı adına tescilli 2008/19481 sayılı “…” ibareli markanın kötü niyetli tescil nedeniyle iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, sessiz kalma ile hak düşümü söz konusu olduğundan davacının hükümsüzlük talep edemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı şirketin kara yolları taşıt ve yedek parçaları konusunda … ve …’de kapsamlı faaliyet gösterdiği, hükümsüzlüğü talep edilen 2008/19481 nolu markanın mükerrer … ibarelerinden oluşmakta olup 12. sınıftaki ürünler için 07/04/2008 tarihli başvuruyla 22/03/2009 tarihinde davalı adına tescil edildiği, davalı şirketin 07/04/2008 tarihinden önce … markalı traktör ve yedek parçalarını davacı şirketten ithal ettiği, sunulan fatura, ihracat belgeleri ve serbest bölge dokümanlarından tescil tarihinden önce taraflar arasında

marka kapsamındaki ürünleri konu alan ticari ilişki bulunduğu, markanın potansiyelinden yararlanma kastiyle gerçekleşen tescil kötü niyetli olduğundan davacının bu tarzdaki kötü niyetli tescile dayanma hakkı bulunduğu, orta dikkatli tüketicinin markaların orjinini karıştırmasının kaçınılmaz olduğu, davacı devir talep etmiş ise de davacının markasının özgün ve orjinal haline mükerrer eklemeler nedeniyle taraf markaları ayniyet düzeyinde benzer olmadığından devir talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle markanın devrine ilişkin talebin reddine, davalı adına tescilli 2008/19481 nolu markanın hükümsüzlüğüne, devir talebi alternatifli olduğundan kısmen red nedeniyle davalı lehine vekalet ücretine hükmonulmasına yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 0,90 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 28/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.