YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/14242
KARAR NO : 2014/3337
KARAR TARİHİ : 24.02.2014
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada … 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 09.05.2013 tarih ve 2011/168-2013/122 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı …Enerji ve … Sanayi Ltd. Şti’nin %20 hissesini şirketin müdürü de olan davalı …’den alarak anılan şirkete ortak olduğunu, müvekkiline bu güne kadar şirketin mali durumu hakkında bilgi verilmediği gibi kar payı da dağıtılmadığını, davalı …’ın haksız rekabet oluşturacak şekilde adına maden ruhsatları, başka madencilik şirketlerinde hisseleri ve müdürlüğü olduğunun tespit edildiğini, davalı şirketin ise “ultra vires” kuralını aşarak müvekkili ile diğer davalı arasındaki ticari ilişkiyi bildiği halde diğer davalı ile maden işletmesi konusunda anlaşıp müvekkilinin zararına hareket ettiğini ileri sürerek rekabet yasağına aykırı davranış nedeniyle 10.000,00 TL tazminatın davalılardan müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı …, … Enerji ve … Sanayi Ltd. Şti. ortaklar kurulunun muvafakatı dahi olmasına rağmen müvekkilinin başka bir madencilik şirketinde müdürlüğünün bulunmadığını, ancak şirketler kurulmadan önce kendi adına maden ruhsatı aldığını, ayrıca bazı şirketlerde ortaklığının bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili, müvekkilinin davacı ile diğer davalı arasındaki ilişkiyi bilmesinin mümkün olmadığını, TTK hükümlerine göre davacının bu davayı açamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, 6762 sayılı TTK’nın 547’inci maddesi uyarınca, haksız rekabet yasağına aykırılık nedeniyle açılmış tazminat isteğine ilişkin davada alacağın şirkete verilmesinin istenebileceği, ayrıca bu tür davaların ancak şirket tarafından rekabet yasağına aykırı hareket eden yönetici ve ortaklar aleyhine açılabileceği, davacının şirket ortağı olup tazminatın kendisine ödenmesini istediğinden aktif dava ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle … aleyhine açılan davada, davacının
aktif dava ehliyeti bulunmadığından talebin reddine, diğer davalı … Gıda A.Ş. aleyhine açılan davada haksız rekabetten doğan tazminat talebinin yalnızca rekabette bulunan ortak ya da müdürden istenebileceği, davalıya husumet düşmeyeceği, kaldı ki davacının bu davayı açmakta aktif dava ehliyeti bulunmadığı nazara alınarak davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, işbu davada davacının aktif dava ehliyetine sahip olmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Ancak, davacının hem davalı … aleyhine, hem de … Gıda ve İhtiyaç Malzemeleri Toptan ve … Paz. Yat. A.Ş. aleyhine açtığı davada aktif dava ehliyetinin bulunmaması nedeniyle dava reddedildiğine göre, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3/2. maddesi uyarınca davalılar lehine tek ve yine aynı Tarifenin 7/2’inci maddesi uyarınca maktu ücreti geçmemek kaydıyla nispi vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken her iki davalı lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmolunması doğru olmayıp, kararın bozulması gerekmekte ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, HUMK’nın 438/7. maddesi uyarınca, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan sebeplerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan sebeplerle, davacı vekilinin temyiz itirazının kabulüyle hüküm fıkrasının 4 nolu bendinin tümüyle hükümden çıkarılarak yerine “davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3/2 ve 7/2’inci maddesi uyarınca hesaplanan 1.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine” ibaresinin yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 24.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.