Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2013/12323 E. 2014/3675 K. 27.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/12323
KARAR NO : 2014/3675
KARAR TARİHİ : 27.02.2014

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 39. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 04/03/2013 tarih ve 2011/280-2013/53 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava konusu meblağ 18.563 TL’nin altında bulunduğundan 6100 sayılı Kanun’un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK’nın 3156 sayılı Kanunla değişik 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, dava konusu emtiaların taşıma sırasında uğrayabileceği rizikolara karşı dava dışı … Otomotiv San. A.Ş. tarafından müvekkili sigorta şirketi nezdinde sigorta ettirildiğini ve söz konusu malların demir yolu ile taşınması için davalı nakliye şirketi ile anlaşıldığını, taşıma sürecinin sonunda sigortalı motorlardan 8 adetinin hasara uğradığının anlaşıldığını ve tespit edilen 15.428,26 TL hasar bedelinin 18.08.2010 tarihinde sigortalıya ödendiğini belirterek, 15.428,26 TL’nin 18.08.2010 tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın haksız olup yüklemenin gönderen tarafından yapıldığı hallerde kayıp ve hasarın yüklemeden doğduğu karinesinin oluştuğunu, bu hasardan taşımacı şirketin sorumlu tutulamayacağını, taşınan emtianın yüklemesinin yurt dışında yapılıp boşaltılmasının da davacının sigortalısı tarafından yapıldığını, hasarın taşıma sebebiyle ve taşıma sırasında oluşmasının imkansız olduğunu, bu nedenle müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini müvekkili şirketin gönderici şirket tarafından yüklenen emtiayı denetleme yükümlülüğünün bulunmadığını, …’nin ilgili hükümlerine göre sorumluluklarının bulunmadığını, davacının halefi olduğu alıcının dava konusu eşyaları kayıtsız ve şartsız kabul ettiğini, bu nedenle dava hakkını kaybettiğini, parçaların çalınmış veya kaybolduğu iddiasının yersiz olduğunu söz konusu eksikliğin imalat probleminden doğduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına, toplanan delillere ve düzenlenen bilirkişi raporuna göre, …nin 23. maddesi gereğince taşıyıcının eşyayı teslim aldığı andan ilgilisine teslimine kadar meydana gelen hasar veya gecikmeden sorumlu olup, eşyanın teslimi anında …’nin 2. maddesi gereğince itirazi kayıt ileri sürülmediğinden tam olarak teslim alındığının ve eşyaların taşıyıcı davalıya sağlam olarak teslim edildiğinin kabulü
gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 13.972,77 TL’nin 18.10.2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline, fazla talebin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 716,00 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 27.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.