Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2012/9203 E. 2013/9408 K. 08.05.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/9203
KARAR NO : 2013/9408
KARAR TARİHİ : 08.05.2013

MAHKEMESİ:TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 40. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 29/12/2011 tarih ve 2011/249-2011/137 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, davalı ile …’da bulunan müşterisine göndereceği malların nakliyesi konusunda anlaştıklarını, davalının bulduğu kamyona yüklenen 20.200,00 TL bedelli ürünlerin müşterisine ulaştırılmadığını, davalının taşıyan olarak kaybolan ürün bedelinden sorumlu olduğunu, söz konusu ürün bedelini davalıdan talep etmesine rağmen davalı tarafından ödenmediğini, ürün bedelinin tahsili için takip başlattığını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptalini ve % 40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı, nakliye komisyoncusu olduğunu, nakliyeci olmadığını, komisyoncu olarak üzerine düşen görevi yerine getirdiğini savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalının taşıma işleri komisyoncusu olduğu, komisyoncu olarak üzerine düşeni yerine getirdiği, dolayısıyla eşyanın gönderilene ulaştırılmamasından sorumlu olmayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
1- Dava, taşıma sırasında kaybolan ürünlerin bedelinin tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece, davalının taşıyan olmayıp, taşıma işleri komisyoncusu olduğu gerekçesiyle dava reddedilmiştir. Ancak, dosyada bulunan taşıma senedi, davalı …’ın sahibi bulunduğu … Nakliyat Ticaret tarafından, düzenlenmiş olup, nakliye ücreti bu taşıma senedinde belirlenmiştir. Davacı, taşıma sözleşmesini taşıma senedine göre, davalı ile yapmış olup, davalı ayrıca alt taşıyıcı olarak tayin ettiği, …dan da teminat olarak taşıma senedinin ekinde yer alan bonoyu almıştır. Karar tarihinde yürürlükte bulunan TTK’nın 814/1 maddesinde, komisyoncunun eşyayı kendi vasıta ve adamları ile taşıyabileceği gibi kendi yerine geçen taşıyıcılara da taşıtabileceği, bu durumda taşıyıcı sayılacağı, aynı maddesinin 2. fıkrasında da komisyoncunun kendi adına taşıma ilmuhaberi tanzim ederek taşıtana vermesi durumunda taşıyıcı olarak kabul edileceği düzenlenmiştir. Somut uyuşmazlıkta da, yukarıda ifade edildiği gibi, taşıma senedini davalı düzenlemiş ve alt taşıyıcı olan dava dışı …’a malları teminat almak suretiyle teslim etmiştir. Bu itibarla, mahkemece davalının taşıyıcı olduğu kabul edilerek buna göre bir karar vermek gerekirken, aksi yöndeki bilirkişi raporuna itibar edilerek yazılı olduğu şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış kararın bu nedenle davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
2-Bozma sebep ve şekline göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 08/05/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.