YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/2411
KARAR NO : 2013/1943
KARAR TARİHİ : 05.02.2013
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 05/…/2011 tarih ve 2009/515-2011/556 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili ile katılma yoluyla davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkil şirketin karayolu ile gerçekleştireceği taşımaların davalı tarafça taşıyıcı sorumluluk abonman sigorta poliçesi kapsamında sigorta teminatı altına alındığını, 31.08.2008 tarihinde müvekkilinin daha önce de birlikte iş yaptığı dava dışı şahsa ait araca muhtelif firmalara ait emtiayı yüklemesine rağmen şöför tarafından emtianın varma yerine ulaştırılmadığını, müvekkilinin araçta emtiası taşınan firmalara zararlarını ödediğini, ancak davalının müvekkiline ödemede bulunmadığını, bu kapsamda başlatılan icra takibine itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına, % 40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, sigorta poliçesinin kamyon klozu olarak düzenlendiğini ve sadece kısmi hırsızlıkların teminat kapsamında bulunduğunu, dava konusu olayın kamyonun sigortalı mal ile birlikte bir bütün olarak şöför tarafından çalınması şeklinde gerçekleşmiş olup, eylemin emniyeti suistimal niteliğinde bulunduğunu, poliçede belirtilen güzergahın zorunluluk olmaksızın değiştirildiğini, özen borcunun ihlal edildiğini, rizikonun teminat dışı olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının daha önce de yük vererek taşıttığı dava dışı şahsa ait kamyona 31…2008 günü ambar yükü yükleyerek gönderdiği, yükün şöför tarafından varma yerine ulaştırılmadığı, ambar tesellüm fişlerinde güzergahın … – …, … – … olarak gösterilmesine rağmen, yükler arasında … de bırakılacak malzemelerin de bulunduğu, bu nedenle güzergahın … üzerinden gitmesinde olağan dışı bir durumun bulunmadığı, davacının kamyonun ruhsat ve şoförünün ehliyet fotokopisi ile kimlik bilgilerini aldığı, davacının olayda ağır kusurlu olduğunun kabul edilemeyeceği, olayın sigorta teminatı kapsamında kaldığı, davacının zarar gören firma sahiplerine zararlarını ödediği, poliçede azami sorumluluk limiti 100.000,00 TL olarak belirlenmiş olup, davalının bu limit ile sınırlı olarak sorumlu olduğu, takipten önce temerrüt oluşmadığından faiz talep edilemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile takibin 100.000,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, takipten itibaren bu miktara % 20 oranını aşmayacak şekilde avans faizi uygulanmasına, % 40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava, taşıyıcı sorumluluk abonman sigorta poliçesi kapsamında davacı taşıyıcı tarafından başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak, taraflar arasında düzenlenen yurtiçi taşıyıcının sorumluluğu sigorta poliçesi kapsamında özel şartlar başlığı altında kamyon klozu kabul edilmiş olup, kamyon klozuna ek olarak emtianın kısmen çalınması durumunda oluşacak zarar da teminata dahil edilmiştir. Kamyon klozu, ateş, yıldırım, seylap, dere taşması, çığ, toprak ve dağ devrilmesi, yanması, çarpması, çarpışması neticesinde taşınan malın uğrayacağı ziya ve zararları teminat altına almaktadır. Buna göre, malın çalınması teminat kapsamında bulunmadığından, taraflarca özel şart kararlaştırılarak malın kısmen çalınması hali teminat kapsamına alınmıştır. Somut olayda ise, mal kamyon ile birlikte tamamen çalınmış olduğundan hasar teminat kapsamı dışındadır. Buna göre, açıklanan gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
…-Bozma neden ve şekline göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları ile katılma yoluyla davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilini temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, (…) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazları ile katılma yoluyla davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 05.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.