Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2012/1995 E. 2013/1944 K. 05.02.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/1995
KARAR NO : 2013/1944
KARAR TARİHİ : 05.02.2013

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … … 18. Sulh Hukuk (… 5. Sulh Hukuk) Mahkemesi’nce verilen …/…/2011 tarih ve 2009/1006-2011/1298 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirket çalışanı dava dışı … isimli şahsın 01…2005 tarihinden beri davalı şirket nezdinde sağlık sigorta poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, bu kişinin 29.01.2008 tarihinde rahatsızlanması nedeniyle tedavi gördüğünü, yapılan tetkiklerin bedeli olarak 404,33 TL ve tedavi bedeli olan 5.303,… TL’nın müvekkili şirket tarafından ödendiğini, tedavi giderlerinin davalıdan talep edilmesine rağmen bildirim şartının yerine getirilmediği gerekçesiyle ödenmediğini, şahsın 22.03.2007 tarihinde davalı şirketin anlaşmalı bulunduğu hastanede tüm kan ve idrar tahlillerini yaptırdığını, yapılan tetkiklerde şahsın tansiyon ve diyabet durumunun açıkça belli olmasına rağmen tedavi masraflarının karşılandığını ve poliçenin ömür boyu yenileme garantisi ile 01…2007 tarihinde bir yıl süre ile yenilendiğini belirterek 5.707,57 TL’nın 01.02.2008 tarihinden itibaren yasal, temerrüt tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama aşamasında alacağın dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, …’in 29.01.2008 tarihinde tedavi amacıyla başvurduğu hastanede Tip I DM ve hipertansiyon hastası olduğunun anlaşıldığını, sigortalının Bağkur karnesine göre de ….11.2003 tarihinden beri hipertansiyon tedavisi, 27…2006 tarihinden beri DM tedavisi gördüğünün anlaşıldığını, sigortalının başvuru ve sağlık bildirim formunda bu rahatsızlıkları ile ilgili hiçbir beyanda bulunmadığını, sigortalının hastalıklarını gizleyerek beyan yükümlülüğüne aykırı davranması sebebiyle poliçe teminatından yararlanamayacağını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, sigortalının 22.03.2007 tarihli tahlil raporunda, şeker ve kolestrolünün yüksek olduğunun anlaşıldığı, davalının bu tahlille ilgili ücretleri ödediği, 01…2007 tarihinde 1 yıl süre ile yenilenen sigorta poliçesinin düzenlenmesi sırasında davalının 22.03.2007 tarihli tahlil sonuçlarını bilebilecek durumda olduğu, 29.01.2008 tarihine kadar sigorta poliçesinin feshi yönünde herhangi bir işlem yapmayan davalının tedavinin sonuçlanıp tedavi ücretlerini ödemekten kaçınmasının haklı ve yasal dayanağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 5.707,57 TL’nın dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, ödeme tarihi ile dava tarihi arasındaki faiz isteminin reddine karar verilmişir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
…-Ancak, her ne kadar dava dilekçesinde 5.707,57 TL’nın 01.02.2008 tarihinden itibaren yasal faizi, temerrüt tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte tahsiline kadar verilmesi talep edilmiş ise de, ….2011 tarihli duruşmadaki beyanında davacı vekili, alacağın dava tarihinden itibaren yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir. Bu durumda, mahkemece hüküm altına alınan 5.707,57 TL’nın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde reeskont faizine hükmedilmesi doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiş ise de, anılan yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (…) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın hüküm fıkrasının 1. bendindeki “reeskont faizi ” ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine “yasal faizi” ibaresinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve kararın düzeltilmiş bu durumu ile ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 05.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.