Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2012/13270 E. 2014/3491 K. 25.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/13270
KARAR NO : 2014/3491
KARAR TARİHİ : 25.02.2014

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 17/05/2012 tarih ve 2011/304-2012/138 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 25.02.2014 günü hazır bulunan davacı vekili Av. … ile davalı vekili Av. … …. … dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin ortağı bulunduğu davalı şirketin otomotiv sektörü yedek parça üretiminde kazanç sağlamak ve paylaşmak amacı ile kurulduğunu, kuruluşundan uzun bir süre geçmesine rağmen amacına ulaşamadığını, belli bir merkezinin ve sorumluluk yüklenecek yönetim kurulunun bulunmadığını, hissedarlarının ortağı bulunduğu diğer şirketlerden ve finans kuruluşlarına sürekli borç aldığını, ancak ödeyemediğini, bu süreç içerisinde sermayesini de yitirmiş olduğunu, durumun ise şirket kayıtlarında sabit olduğunu ileri sürerek, kayyım tayin edilmesini ve TTK’nın 434/2. maddesi gereğince infisah ettiğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirketin kanunen zorunlu tüm organlarının bulunduğunu, bu organların kanunen zorunlu toplantılarını yaptığını, yönetim kurulunun toplandığını ve şirketin idaresi ile ilgili tüm kararların alındığını, şirketin idaresinde bir zaaf bulunmadığını, ticari faaliyetlerine halen devam ettiğini, 2010 yılında 87, 2011 yılı Mayıs itibari ile de 124 işçi çalıştırdığını, şirketin 2010 yılına ait yıllık cirosunu 6.610.380.00 TL, 2011 yılı Mayıs ayı itibari ile 4.121.289,00 TL olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalı şirketin halen faal olduğu, 2009 yılında borç ödeyebilme kapasitesinin iyi durumda bulunduğu, bu durumun 2010 yılında artarak devam ettiği, satışlarının iyi durumda olduğu, stoklarını eritebilme gücü bulunduğu, 2010 yılında borçlarını ödeyebilme gücüne sahip hale geldiği ve davacı tarafça iddia edildiği gibi TTK’nın 434. maddesinde belirtilen ticari şirketin infisah koşullarının mevcut olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 4,05 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 25.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.