Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2012/1318 E. 2013/1977 K. 06.02.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/1318
KARAR NO : 2013/1977
KARAR TARİHİ : 06.02.2013

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 28.02.2011 tarih ve 2007/847-2011/49 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili banka ile davalı Bakanlığa bağlı kurumlar arasında, kurum personeli maaşlarının 5 yıl süre ile müvekkili banka aracılığı ile ödenmesi konusunda ….05.1999, ….05.1999, ….05.1999 tarihli protokoller imzalandığını, davalı tarafın sözleşmeye aykırı davranarak, feshi ihbar sürelerine riayet etmeden ve herhangi bir gerekçe göstermeden protokolleri feshettiğini, haksız fesih nedeniyle bankanın büyük zarara maruz kaldığını ileri sürerek, … İl Sağlık Müdürlüğü ile yapılan protokolden 104.038.000.000 TL Devlet Hastanesi ile yapılan protokolden 166.078.000.000 TL. ile Doğum ve Çocukevi’yle yapılan protokolden 60.588.000.000 TL. olmak üzere toplam 330.704.000.000 TL banka zararının faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, hiçbir devlet memurunun devleti borç altına sokacak sözleşme yapma yetkisine sahip olmadığını, tebliğler ile öngörülen izinler veya onaylar alınmadan yapılan sözleşmenin hiçbir geçerliliğinin bulunmadığını, doğumu ve mevcudiyeti, asıl borcun doğumu ve geçerliliğine bağlı olan cezai şartın ve bağış olarak verilen meblağın geri alınamayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemenin, davanın reddine ilişkin kararı Daire’mizin 03.04.2007 gün ve 2007/5270 K sayılı ilamında yazılı gerekçelerle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyulduktan sonra, iddia, savunma, toplanan kanıtlar, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, sözleşmelerin tanziminden bir müddet sonra davacı bankaya … tarafından el konulup bilahare Halk Bankası A.Ş’ne devredildiği, anılan bu sebeple bankanın mudiler nezdinde güvenilirliğini kaybettiği, davalı Sağlık Bakanlığı’na bağlı kurumların söz konusu sözleşmeleri tamamen bankadan kaynaklanan nedenlerle haklı olarak fesih ettikleri, davacının kar mahrumiyeti nedeniyle uğradığı müsbet zararı talep ettiği, oysa sözleşmenin feshi halinde ancak menfi zararın istenebileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına mahal olmadığına, 06.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.