Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2011/2007 E. 2013/2332 K. 12.02.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/2007
KARAR NO : 2013/2332
KARAR TARİHİ : 12.02.2013

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen ….11.2010 tarih ve 2010/251-2010/438 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen ….02.2012 günü tebligata rağmen gelen olmadığı yoklama ile anlaşıldı, duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketin %… pay oranıyla azlık haklarına sahip ortağı olduğunu, 31.05.2007 tarihli genel kurula katıldığını, …’nun 337 nci maddesi uyarınca bilanço görüşmelerinin bir ay süreyle ertelenmesini ve bu süre zarfında talep etmiş olduğu açıklamaların da yapılmasını istediğini, ayrıca azınlık hakkını kullanarak özel denetçi tayinini istediğini, genel kurulun erteleme talebini kabul ettiğini, ancak …’nun 348 nci maddesi uyarınca yapılan özel denetçi talebini ise red ettiğini, çoğunluk hisselerine sahip olanların ortaklık menfaati gerektirmediği halde yetkilerini kötüye kullanarak azlığın ve münferit ortakların meşru menfaatlerini zedeleyici kararlar aldıklarını, bunun da objektif iyiniyet kurallarına aykırı olduğunu ileri sürerek, davalı şirkete …’nun 348 nci maddesi uyarınca geriye dönük … yılın denetlenmesi için özel denetçi tayin edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davacının özel denetçi tayini istediği, bu davanın ön koşulu olan pay senetlerini depo etmesi koşulunu yerine getirmesi için kendisine kesin süre verildiği, bu sürede fiziken senetler mevcut olmadığı takdirde hukuki rehin yoluyla tevdii koşulunu yerine getirmesinin de açıklandığı, kesin sürede bu koşulun sağlanmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davacıya verilen süre içinde senede bağlanmadığı anlaşılan payını TMK’nun 955 nci maddesi uyarınca rehin etmediğinin anlaşılmış olmasına ve bu nedenle de, dava şartını yerine getirmemiş bulunmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 5,90 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, ….02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.