Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2011/12461 E. 2013/2329 K. 12.02.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/12461
KARAR NO : 2013/2329
KARAR TARİHİ : 12.02.2013

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 08/03/2011 tarih ve 2006/43-2011/89 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı-birleşen davada davacı vekili ile diğer davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen …/02/2013 günü hazır bulunan davacı-birleşen davada davalı vekilleri Av. … ve Av. …ile davalı birleşen davada davacı vekili Av. … dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Asıl davada davacı vekili, 1990-1991 yıllarında davalıların dava dışı A.Ş’deki % 20,08 hisselerini 8.000.000 … Doları karşılığı müvekkiline devir ettiklerini, takip eden yıllarda hisseleri devir edilen anonim şirketin bilgileri ve beklentilerinin gerçekçi olmadığının ortaya çıkması sonrasında anılan hisselerin ….000.000 … Doları eksiğine geri almaları hususunda ….1998 tarihinde tarafların anlaştıklarını, satış bedeliyle ilgili … taksiti kapsayan ödeme planı belirlendiğini, bonolar verildiğini, ….08.1999 tarihli bir tutanak düzenlenerek … adet bononun vadelerinin ertelendiğini ve ilgili senetlerin gecikme faizi de eklenerek yenileriyle değiştirildiğini, davalıların ….07.2002 tarihine kadar bonolar karşılığı ….250.000 … Doları nakit ve iki ayrı taşınmazın devri şeklinde toplam ….185.000 … Doları nakit ödeme yaptıklarını, müvekkilinin bakiye alacak ve faizlerin toplamı ….370.000 … Doları’nın tahsili için icra takibi başlattığını, davalıların İcra Tetkik Mercine yaptıkları şikayetin reddine karar verildiğini, kararın temyizi üzerine, takip dayanağı bonoların hisse devirleri için verildiğinin çekişmesiz olduğu, edimlerin yerine getirilip getirilmediğinin yargılamaya muhtaç bulunduğu, şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekçesiyle kararın
bozulduğunu, sözleşmede ifa sırasının belirlendiğini, davalıların yapmış olduğu ….500.000 … Doları ödemenin karşılığı hisse senetlerinin davalılar teslim edildiğini, yaptıkları ….185.000 … Doları ödemenin toplam satış bedelinin %63,7’sine tekabül ettiğini, devir ve teslim edilen hisse senetlerinin ise toplam satış bedelinin %50’si karşılığı olduğunu, devir ve teslim edilmesi gereken hisse senetlerinin %…,7’sinin müvekkili uhdesinde kaldığını, bunun nedeninin senet kupürlerinin bu oranda bölünmelerinin fiilen mümkün olmamasından, başka bir anlatımla maddi imkansızlıktan kaynaklandığını, gerektiğinde bu hisse senetleri ile bedeli ödenmediği için elde olan hisse senetlerini teminat olarak vermeye hazır olduklarını, bakiye alacağın ödenmediğini ileri sürerek ve ıslah isteminde bulunarak, ….370.000 … Doları’nın vade tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek temerrüt faiziyle aynen … Doları olarak, bu mümkün olmadığı takdirde fiili ödeme tarihindeki TL karşılığının ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri, istemin olumlu tespit içerdiğini, böyle bir davanın açılamayacağını, davacının hisse devri edimini yerine getirmediğini, ayrıca bedeli ödenen hisseleri devir etmediğini, sözleşmenin sona erdiğini, genel kurullara kendisinin katıldığını, iyiniyetli bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemişlerdir.
Birleşen davanın davacısı vekili, taraflar arasında akdedilen ….1998 tarihli hisse devir sözleşmesi uyarınca müvekkilinin toplam ….185.000 … Doları ödeme yaptığını, davalının ….500.000 … Doları karşılığı hisseleri devir ettiğini, ödenen 685.000 … Doları karşılığı hisse senetlerini teslim etmediğini, borcun muaccel olduğunu, halen teslimin bulunmadığını, kesin vadeli edimin ifa edilmediğini, BK’nun 107 nci maddesi uyarınca ihtarsız fesih hakkının doğduğunu belirterek, 685.000 USD’nin tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddialar, savunmalar, toplanan kanıtlar ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, taraflar arasında davacıya ait 30.125.582 adet dava dışı anonim şirket hissesinin 5.000.000 … Doları ve işleyecek faizi karşılığında davalılara devri konusunda sözleşme imzalandığı, anılan sözleşme hükümleri çerçevesinde davalıların bir kısım ödemeler yaptığı, karşılığında bir kısım hisseleri devir aldıkları, ancak 685.000 … Doları ödemeleri karşılığı hisselerin davacı tarafından teslim edilmediği, bu nedenle kalan ödemelerini yapmadıkları, uyuşmazlığın bundan sonra doğduğu, sözleşmenin herhangi bir sebeple sona ermediği, davacının bakiye satım bedelinin tahsili amaçla işbu davayı açtığı, davacının ….500.000 … Doları tahsil ettikten sonra hisseleri fiziken teslim ettiği, sözleşmenin ….1998 tarihinde yapıldığı, tarafların aynı tüzel kişilik içerisinde 7-8 yıl birlikte bulundukları, hisse senetlerinin zilyetliğinin sonradan devri konusunda güven doğduğu, kaldı ki, davacının ödemeyi sonradan yapmak şeklinde ortaya koymuş olduğu sözleşmeyi değiştirir mahiyette olduğu düşünülebilecek olan zımni iradesi bağlamında anlaşılabilir bir husus bulunduğu, fazladan ödeme yapmalarına rağmen davalıların hisse senetlerini teslim almadıkları, davalıların sonradan ödemezlik def’ini ileri sürmelerinin dürüstlük kuralı ile bağdaşmayacağı, esasen davalıların ….500.000 … Doları karşılığı hisseleri teslim aldıkları, fazladan 685.000 … Doları ödedikleri, davacının elinde bulundurduğu kupürler dikkate alındığında tam bu tutarda hisseleri teslim etmesinin mümkün olmadığı, davalıların devre konu şirketin büyük pay sahibi bulundukları, şirkete hakimiyet bakımından genel kurulda aldırabilecekleri bir karar ile payların bölünmesini ve davacının hisse devri edimini ifa etmesini kolaylaştırabilecekleri, bu imkandan faydalanmadıkları, ayrıca eksik şekilde
hisseleri devir alabilecekleri, bu yolu da seçmedikleri, davacının da şirket yönetimine başvurarak hisselerin küçültülmesini istemediği, tam olmasa bile eksik ifayı yapmadığı, bu yönüyle mütemerrit olduğu, ödemezlik def’inin ileri sürülebilmesi için, karşılıklı edimleri içerir akdin olması ve edimler arasında değişim münasebetinin bulunmasının gerektiği, davalıların ödemezlik def’ini ileri sürmesinin mümkün olduğu, ancak davacı dava dilekçesinde kendi edimini ifa yönünden elindeki hisse senetlerini mahkemeye tevdii ettiği, bu husus da sözleşmenin tam iki taraflı olması sebebiyle aslında bir arada bulunan gerek borçlu ve gerekse alacaklı temerrüdünden kendisini kurtarabilecek nitelikte olduğu, davalıların cevap dilekçesiyle yaptıkları ödemezlik def’inin hükmünün kalmadığı, senetlerin saklanmasındaki güçlük nedeniyle yargılama sırasında kendisine tevdii edildiği, davalı-birleşen davanın davacısı …’nun ….02.2009 tarihli ihtarnamesiyle sözleşmeyi feshettiğini bildirdiği, sözleşmede bazı edimlerin ifası bakımından kesin vadeler mevcut ise de edimlerin vadesinde ifa edilmemesi halinde artık kabul edilmeyeceği konusunda herhangi bir açıklama bulunmadığı, işin mahiyetinden ve tarafların edimlerinin cinsinden geciken ifanın da mümkün olduğu, davacının kısmi temerrüdü üzerine davalıların akdi devam ettirmeme niyetindeyseler davacıya son bir ihtar çekmeleri gerektiği, ifaya uygun mehil tayin etmelerinin zorunlu bulunduğu, sözleşmenin ayakta olduğu, bu itibarla birleşen davanın dayanağının bulunmadığı, asıl davada davacının ıslah talebi ve BK’nun 81 inci maddesi de dikkate alınarak tarafların birbirlerinden bakiye alacakları bakımından aynı anda ve karşılıklı olarak ifada bulunmaları gerektiği, buna göre davacının elindeki hisse senetlerinin tümünü davalıya teslim etmesi ve davalının da toplam ….370.000 … Doları davacıya ödemesi gerektiği, ancak davacı yanın davadaki beyanı öncesi üzerine düşen edimin ifası bakımından bir işlemi söz konusu olmamakla, alacak miktarına kararlaştırılan ödeme tarihinden itibaren faiz yürütülmesi yönündeki isteminin yerinde bulunmadığı gerekçesiyle asıl davada taraflar arasındaki ….1998 tarihli hisse devir sözleşmesindeki Feniş Hol. A.Ş hisselerinden davalı tarafa teslim olunmayan hisse senetleri ile birlikte tüm hisse senetlerinin davalılara iadesi koşulu ile ….370.000 … Doları’nın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı-birleşen davanın davacısı ile diğer davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, taraflar arasındaki hisse devir sözleşmesinin asıl dava tarihi itibariyle halen yanlar arasında hüküm ifade ettiğinin anlaşılmasına, mahkemece birlikte ifa yönünde hüküm kurulmuş olmasına, kararın kesinleşmesinden makul bir süre sonra asıl davanın davacısı tarafından uhtesinde bulunan hisselerin karşı tarafa devrinin yapılmaması halinde, davalıların dava tarihi itibariyle devir edilen hisseler karşılığını aşan ödemelerinin istirdadına ilişkin ayrı bir dava açmalarının mümkün olmasına göre, davalı-birleşen davanın davacısı ile diğer davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı-birleşen davanın davacısı ile diğer davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, takdir olunan 990,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalılardan alınarak asıl davada davacı birleşen davada davalı …’a verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 167.995,60 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı … … ve davalı Osman …’dan alınmasına, …/02/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.