YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/9579
KARAR NO : 2023/4384
KARAR TARİHİ : 24.05.2023
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Mahkûmiyet
Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 … maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 … maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Antalya (Kapatılan) 12. Sulh Ceza Mahkemesinin, 06.12.2012 tarihli ve 2012/656 Esas, 2012/1743 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında güveni kötüye kullanma suçundan açılan davada, sanığın eyleminin sübutu halinde 5237 sayılı … Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 155 … maddesinin ikinci fıkrasının uygulanma ihtimaline binaen 5271 sayılı Kanun’un 3, 4, 5 ve 5235 sayılı Kanun’un 11 … maddeleri gereğince Antalya Nöbetçi Asliye Ceza Mahkemesine görevsizlik kararı verilmiştir.
2. Antalya 16. Asliye Ceza Mahkemesinin, 11.09.2014 tarihli ve 2013/46 Esas, 2014/770 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 155 … maddesinin ikinci fıkrası, 62 … maddesi, 52 … maddesinin ikinci fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca 10 ay hapis ve 500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluğuna karar verilmiştir.
3. Antalya 16. Asliye Ceza Mahkemesinin, 11.09.2014 tarihli ve 2013/46 Esas, 2014/770 Karar sayılı kararının sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 15. Ceza Dairesinin 20.06.2019 tarihli ve 2018/2158 Esas, 2019/7069 Karar sayılı kararı ile “…katılandan kiraladığı aracı iade etmesi şeklinde gerçekleşen eyleminde suça konu aracın sanığın ifa ettiği bir hizmet veya meslek dolayısıyla kendisine tevdi ve teslim edilmemiş olması, bu kapsamda kanunda tanımlanan mahiyette bir hizmet ilişkisinin bulunmaması sebebiyle, sanığın eyleminin, hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaştırma kapsamında kalan ve TCK’nın 155/1 maddesinde düzenlenen güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm tesisi, gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
4. Bozma üzerine, Antalya 16. Asliye Ceza Mahkemesinin, 13.10.2020 tarihli ve 2019/499 Esas, 2020/438 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında güveni kötüye kullanma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un155 … maddesinin birinci fıkrası, 62 … maddesi, 52 … maddesinin ikinci fıkrası, 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ve 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 3.000 TL ve doğrudan 80 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluğuna karar verilmiştir.
5.Antalya 16. Asliye Ceza Mahkemesinin, 13.10.2020 tarihli ve 2019/499 Esas, 2020/438 Karar sayılı kararının sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 11.11.2021 tarihli ve 2021/36292 Esas, 2021/10203 Karar sayılı kararı ile:”…Sanığa isnat edilen ve üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren “Güveni kötüye kullanma” suçundan dolayı kurulan hükümden sonra, 16.03.2021 tarih ve 31425 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 tarihli 2020/81 Esas ve 2021/4 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’na 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanununun 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddesinin (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, basit yargılama usulü yönünden Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edilmiş olması karşısında; sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması…” gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
6.Bozma üzerine, Antalya 16. Asliye Ceza Mahkemesinin, 24.05.2022 tarihli ve 2022/2 Esas, 2022/393 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında güveni kötüye kullanma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 155 … maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesi, 52 … maddesinin ikinci fıkrası, 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ve 52 nci maddesinin ikinci ve dördüncü fıkrası uyarınca 3.000 TL ve doğrudan 80 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluğuna karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği; alt sınırdan ayrılma gerekçesinin gösterilmemiş olmasına ve suçun sübut bulmadığına,ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1.Sanığın, katılana ait işyerinden 17.08.2011 tarihinde bir aylığına araç kiraladığı, ancak süresinde aracı teslim etmediği, bu suretle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia ve kabul edilmiştir.
2. Sanığın suçlamayı kabul etmeyerek, aşamalarda çelişkili savunmalarda bulunmuş olduğu, soruşturma aşamasında aracı 20 günün sonunda bacanağı ile katılana gönderdiğini, ancak katılanın kabul etmediği, bu nedenle bacanağının bir marketin önüne bıraktığı şeklinde savunmada bulunmuş iken, bozma öncesinde katılandan bir araç kiraladığını, süresi bittiğinde getireceğini ancak katılanın aracı teslim almayacağını, verdiği senetleri icraya koyacağını söylediği şeklinde savunmada bulunduğu anlaşılmıştır.
3. Katılan aşamalarda alınan beyanında, sanığa araç kiralama şirketinde bulunan … plakalı araçın kiraladığını, kira sözleşmesi sonunda aracı iade etmediğini, herhangi biri tarafından aracın şirkete getirilip iade edilmediğini, şikayet neticesinde Toros mahallesinde park halinde bulduğunun aracın polisler tarafından iade edildiğini, bu nedenle sanıktan şikayetçi olduğunu bildirdiği anlaşılmıştır.
4. Mahkemece Hukuki Süreç başlığı altında (5) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
5. Bozma ilamı sonrasında, mahkemece taraf beyanlarının hakim tarafından alınarak olayın çözümü tanık ifadesinin alınması, suçun sabit olup olmadığının tespiti, haklı, haksız unsurların varlığıyla verilecek cezanın ( alt sınırdan veya teşdiden olacak şekilde) belirlenmesi, bunun yanı sıra, sanığın kişiliği, duruşmadaki tutum ve beyanlarına göre takdiri indirim, seçenek yaptırımlara çevirme veya erteleme gibi hükümlerin uygulanıp uygulanmayacağının taktiri için, sanığı hakim huzurunda dinleyerek duruşma yapılması gerekli görüldüğünden, basit yargılama usulünün uygulanmamasına 24.05.2022 tarihli duruşmada karar verilmiş olduğu tespit edilmiştir.
6. Mahkemece; sanık savunması, katılanın beyanı, araç kiralama sözleşmesi, uzlaşma raporu ve tüm dosya kapsamına göre, sanığın, katılana ait kiralama şirketinden kiraladığı aracı sözleşme süresi sonunda teslim etmediği kabul edilerek subüt bulan suçtan sanığın mahkumiyetine dair hüküm kurulmuştur.
III. GEREKÇE
1.Sanığın temyiz talebi yönünden; Mahkeme tarafından, tüm deliller değerlendirilerek sanığın atılı suçu işlediği sabit görülerek kurulan mahkumiyet hükmünde hukuka aykırılık bulunmamış; alt sınırdan ceza tayin edilmiş olması nedeniyle bu husustaki temyiz sebebi reddedilmiştir.
2.Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Antalya 16. Asliye Ceza Mahkemesinin, 24.05.2022 tarihli ve 2022/2 Esas, 2022/393 Karar sayılı kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
24.05.2023 tarihinde karar verildi.