YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/4048
KARAR NO : 2022/17467
KARAR TARİHİ : 25.10.2022
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanunu’na aykırılık
…
…
…
Sanık hakkında 2008 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçundan verilen mahkumiyet hükümlerini sanık müdafisinin, 2010 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen beraat hükmü ve 2009 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen düşme hükmünü katılan vekilinin temyiz ettiği belirlenerek yapılan incelemede;
A-Sanık hakkında 2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen Mahkemenin 05.11.2014 tarihli 2014/98 Esas ve 2014/1065 Karar sayılı mahkumiyet kararının, sanık müdafisi tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 05.11.2020 tarihli 2017/14958 Esas ve 2020/6514 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmek suretiyle kesinleştiğinden ve temyize konu bir hüküm bulunmadığından katılan vekilinin sanık hakkında 2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin REDDİNE,
B- 2010 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen beraat hükmü yönünden yapılan incelemede;
Sanık hakkında “ 2010 takvim yılında sahte fatura düzenleme“ suçundan açılan kamu davasında; sanığın savunmasında sahte fatura düzenlemediğini beyan etmesi karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından;
1)Suça konu fatura asıllarının, bu faturaları kullanan mükelleflerden veya bu mükellefler ve sanığın bağlı bulunduğu vergi dairelerinden sorulup getirtilmek suretiyle, sanığa gösterilerek yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması,
2)Sanığın faturalardaki yazı ve imzaların kendisine ait olmadığını söylemesi halinde temin edilecek yazı ve imza örnekleri ile faturalardaki yazı ve imzaların kime ait olduğu hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması,
3)Faturalardaki yazı ve imzaların sanığa ait olmadığının anlaşılması halinde ise;
a)Faturaları kullandığı belirlenen mükellefler hakkında karşıt inceleme raporu düzenlenip düzenlenmediğinin ilgili vergi dairesinden sorulması, düzenlenmiş ise onaylı örneklerinin getirtilmesi,
b)Aynı mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması, dava açılmış ise dosyalarının getirtilip incelenerek ilgili belgelerin onaylı örneklerinin dosyaya alınması,
c)Faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin tanık sıfatıyla duruşmaya çağrılarak CMK’nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatıldıktan sonra sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıkları, sanığı tanıyıp tanımadıkları ve faturaların düzenlenmesi konusunda sanığın bir iştiraki bulunup bulunmadığının sorulması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması,
C- Beraat hükmü yönünden suçun sübutu halinde, sanık hakkında kurulan mahkumiyet ve düşme hükümleri yönünden de; hükümlerden sonra 15.04.2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, 7394 sayılı Kanun’un 4 ve 5. maddeleriyle değişik 213 sayılı Kanun’un 359. maddesinin 3, 4, 5 ve 6. fıkra hükümleri uyarınca 5237 sayılı TCK’nin 7/2. maddesi de gözetilerek öncelikle lehe Kanun’un tespit edilip uygulama yapılması ve her iki Kanunla ilgili uygulamanın gerekçeleriyle birlikte denetime olanak verecek şekilde ayrıntılı olarak kararda gösterilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili ve sanık müdafisinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi gereğince diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin BOZULMASINA, 25.10.2022 tarihinde, oy birliğiyle karar verildi.