YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/3981
KARAR NO : 2023/4496
KARAR TARİHİ : 29.05.2023
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Hakimliği
SUÇLAR : Dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik, taksirle yaralama
KARAR : Kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddi
Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 29.01.2020 tarihli ve 2020/5598 Soruşturma, 2020/5978 Karar sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Antalya 5. Sulh Ceza Hakimliğinin 14.04.2020 tarihli ve 2020/1048 Değişik İş sayılı kararının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 271 … maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca kesin nitelikte olması sebebiyle karar tarihi olan 14.04.2020’de kesinleştiği belirlenmiştir.
Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 10.03.2022 tarihli ve 2021/1477 sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 12.05.2022 tarihli ve KYB-2022/47940 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:
I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 12.05.2022 tarihli ve KYB-2022/47940 sayılı kanun yararına bozma isteminin;
“5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
Dosya kapsamına göre, müşteki vekilinin 20/01/2020 tarihli şikayet dilekçesinde, diş tedavisi yaptırmak amacı ile whatsapp üzerinden … Centre Turkey şirket yetkilisi Louise Mary King’le iletişimi geçtiği, anılan şirket tarafından kendisine tedavi için şirket logolu mailler gönderildiğini, tedavi için kliniğe gittiğinde şirket adının … Klinik olduğunu gördüğü, tedavi için kendisine verilen hasta onam formunu el yazısı ile imzaladığını, tedavi başladıktan sonra kararlaştırılan şartların değişerek yeni bir tedavi programının sağlandığını, ancak bu yeni formdaki imzanın kendisine ait olmadığını, tedavi sonrasında yemek yeme ve konuşmada problemler yaşadığını, yanlış tedavi uygulandığı, İngiltere’ye döndüğünde acil tedaviye başlanılmaması durumunda tüm dişlerinin dökülebileceği bilgisinin verildiğini beyan etmiş olması karşısında, her ne kadar taksirle yaralama suçu yönünden şikayet süresinin geçirilmesi nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de; müştekinin İngiltere’de bulunan yetkili mercilere yaptığı başvuruların getirtilmesi, dosyaya sunulan yazışmaların, bilgi ve belgelerin tercümelerinin yaptırılması, eğer varsa tedaviye ilişkin aldığı rapor ve diğer bilgi ve belgeler araştırılması, şüphelilerin ifadelerinin alınarak sonucuna göre karar verilmesi, özel belgede sahtecilik suçu bakımından bahse konu belge asıllarının temin edilerek imza ve yazı örnekleri alınmak suretiyle düzenlenecek bilirkişi raporu doğrultusunda oluşacak sonuca göre, şüphelilerin hukuki durumlarının tayin ve takdir edilmesi gerektiği, dolandırıcılık suçu bakımından bahse konu şirketin ticari kayıtlarının getirtilerek, dosyaya sunulan yazışmaların, bilgi ve belgelerin tercümelerinin yaptırılarak, şüphelilerin ifadelerine başvurularak sonucuna göre şüphelilerin hukukî durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik soruşturmaya ve değerlendirmeye dayalı olarak verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itiraz hakkında belirtilen gerekçelerle soruşturmanın genişletilmesi yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.“
Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
1. 5271 sayılı Kanun‘un 160 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında; Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlayacağı, maddî gerçeğin araştırılması ve … bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlü olduğu belirlenmiştir.
2. 5271 sayılı Kanun’un, “Kovuşturmaya yer olmadığına dair karar” başlıklı 172 nci maddesinin birinci fıkrası;
“(1) Cumhuriyet savcısı, soruşturma evresi sonunda, kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilememesi veya kovuşturma olanağının bulunmaması hâllerinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verir. Bu karar, suçtan zarar gören ile önceden ifadesi alınmış veya sorguya çekilmiş şüpheliye bildirilir. Kararda itiraz …, süresi ve mercii gösterilir.
…“
Şeklinde düzenlenmiştir.
3. 5271 sayılı Kanun’un, “Cumhuriyet savcısının kararına itiraz” başlıklı 173 üncü maddesinin inceleme konusu ile ilgili olan birinci, ikinci, üçüncü ve dördüncü fıkralarında;
“(1) Suçtan zarar gören, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde, bu kararı veren Cumhuriyet savcısının yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh ceza hâkimliğine itiraz edebilir.
(2) İtiraz dilekçesinde, kamu davasının açılmasını gerektirebilecek olaylar ve deliller belirtilir.
(3)(Değişik: 18/6/2014-6545/71 md.) Sulh ceza hâkimliği, kararını vermek için soruşturmanın genişletilmesine gerek görür ise bu hususu açıkça belirtmek suretiyle, o yer Cumhuriyet başsavcılığından talepte bulunabilir; kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder; itiraz edeni giderlere mahkûm eder ve dosyayı Cumhuriyet savcısına gönderir. Cumhuriyet savcısı, kararı itiraz edene ve şüpheliye bildirir.
(4) (Değişik: 25/5/2005 – 5353/26 md.) Sulh ceza hâkimliği istemi yerinde bulursa, Cumhuriyet savcısı iddianame düzenleyerek mahkemeye verir.
…“
Hükümleri yer almaktadır.
4. Kanun‘da yer alan düzenlemelerden de görüleceği üzere; Cumhuriyet savcısı, suçun işlenip işlenmediğinin tespiti bakımından hemen işin gerçeğini araştırmaya başlamalı, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açmalı, aksi halde 5271 sayılı Kanun’un 172 nci maddesi gereğince kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vermelidir.
5. Kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı itiraz üzerine inceleyen Sulh Ceza Hakimliği, kamu davası açılması için yeterli delil bulunmaması durumunda itirazın reddine, yeterli delil bulunması durumunda itirazın kabulüne veya eksik soruşturma nedeniyle soruşturmanın genişletilmesine karar verebilecektir.
6. 5237 sayılı Kanun’un Soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı suçlar başlıklı 73 üncü maddesinin ikinci fıkrasında; “Zamanaşımı süresini geçmemek koşuluyla bu süre, şikayet … olan kişinin fiili ve failin kim olduğunu bildiği veya öğrendiği günden başlar.” hükmü yer almaktadır.
7. Bu kapsamda inceleme konusu soruşturma dosyası değerlendirildiğinde; İngiltere vatandaşı olan şikâyetçinin … Centre Turkey’in yetkilisi sıfatıyla şüphelilerden Louise Mary King ile irtibata geçtiği ve diş tedavisi için Türkiye’ye geldiği, kendisini … Klinik isimli tedavi merkezine götürdükleri, burada uygulanan yanlış tedavi sonucu sağlığının bozulduğu, yemek yemede büyük zorluklar yaşadığı, onam formundaki imzanın şikayetçiye ait olmadığı, buna karşın tedavi ücreti olarak 3.065 GBP nakit, 1.500 GBP kredi kartı ile ödeme yaptığı, şüphelilerin … Centre Turkey ile herhangi bir ilgilerinin bulunmadığı, ancak bu izlenimi verdikleri için İngiltere’de başlatılan hukuki süreçte hasım olarak gösterildiğinin iddia olunması karşısında; şikâyet dilekçesi ekinde yer alan belgelerin tercümesinin yaptırılması, İngiltere’de başlatılan hukuki sürece ilişkin bilgi ve belgelerin getirtilerek, fiilin ve failin ne zaman öğrenildiğinin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespit edilmesi, suça konu belgenin herhangi bir yerde kullanılıp kullanılmadığının araştırılması, kullanılmış ise aslı temin edilerek bilirkişi incelemesi yaptırılması, ilgili ticaret sicil müdürlüğünden sorulmak suretiyle … Özel Sağlık Hizmetleri Ltd.Şti.’nin ortak ve yetkililerinin belirlenmesi, … Centre Turkey’in hukuki statüsü araştırılarak, şüpheliler ile herhangi bir bağının bulunup bulunmadığının tespitinden sonra, şüphelilerin ifadelerine de başvurularak sonucuna göre hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken, eksik soruşturma neticesinde verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itiraz üzerine, soruşturmanın genişletilmesine karar verilmesi yerine itirazın reddine karar verilmesi Kanun’a aykırı olup kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.
III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,
2. Antalya 5. Sulh Ceza Hakimliğinin 14.04.2020 tarihli ve 2020/1048 Değişik İş sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,
5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için dava dosyasının, mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
29.05.2023 tarihinde karar verildi.