Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2022/2037 E. 2022/6647 K. 18.04.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/2037
KARAR NO : 2022/6647
KARAR TARİHİ : 18.04.2022

Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 11.01.2022 tarih ve 2021/21547 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 27.01.2022 tarih ve KYB-2022/7577 sayılı ihbarname ile;
Resmi belgede sahtecilik suçundan şüpheli … hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Alanya Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 31/03/2021 tarihli ve 2018/16641 soruşturma, 2021/5560 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Alanya 1. Sulh Ceza Hakimliğinin 14/07/2021 tarihli ve 2021/1929 değişik iş sayılı kararının, “5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla soruşturmanın genişletilmesine karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
Dosya kapsamına göre, müşteki vekilinin, takibe dayanak bono altındaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin imza örneklerini içeren belgeler ile bono altındaki imza karşılaştırıldığında bono altındaki imzanın müvekkiline ait olmadığının anlaşılacağını, müvekkilinin icra takibine dayanak bonoda alacaklı görünen davalı tarafı tanımadığını, daha öncesine dayalı olarak şüpheli taraf ile hukuki veya ticari ilişkilerinin bulunmadığını, şüphelinin icra takibine konu ettiği bononun müvekkilinin bilgisi olmadan doldurduğu senedi icra takibine koyduğu iddiaları ile şüpheliden şikayetçi olması üzerine başlatılan soruşturma sonunda, Alanya 1. İcra Müdürlüğünün takip dosyası ile ilgili müşteki tarafça imzaya itiraz edilmesi üzerine Alanya 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/504 esas sayılı dosyası üzerinden yapılan imza incelemesinde, inkar edilen ve sahte olarak atıldığı iddia edilen müşteki adına atfen atılan imzanın müştekinin eli ürünü olduğuna dair 07/02/2019 tarihli 2019/532437 sayılı uzmanlık raporunun olduğu, bu doğrultuda şikayete konu bono da müşteki adına atılan imza da sahtecilik iddiasının soyut mahiyette kaldığı ve şüpheli savunmasına göre müşteki ile aralarındaki anlaşma ile 130.000,00 Euro paranın şüpheli tarafından müştekiye verilip verilmediğine dair iddianın ise, illetten mücerret sayılan kambiyo senedine haiz belgeye göre bononun gerçek bir ticari ilişkiye dayanıp dayanmadığı hususunun hukuki ihtilaf konusu yapılabileceği, resmi belgede sahtecilik suçu açısından yeterli şüphenin oluşmadığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmış ise de; dosya kapsamından anlaşılacağı üzere şüphelinin 22/03/1992 doğumlu olduğu, 130.000,00 Euro gibi yüklü bir miktarın elden müştekiye verilmesinin şüpheli olması yanında, Alman uyruklu olan müştekinin şüpheliyi hiç tanımadığını, daha öncesine dayalı olarak şüpheli taraf ile hukuki veya ticari ilişkilerinin bulunmadığını beyan ettiği, senet üzerindeki imzanın müştekiye ait olduğu tespit edilmiş ise de, şüphelinin senetteki her şeyi müştekinin doldurarak kendisine verdiğini beyan etmesi karşısında, senet üzerindeki yazılan yazıların sonradan eklenip eklenmediği hususunda da bilirkişi incelemesi yaptırılması ve sonucuna göre şüphelinin hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiği cihetle, eksik soruşturma ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi nedeniyle, soruşturmanın genişletilmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden” bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla,
Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Şüpheli tarafından 130.000,00 Euro bedelli bonoya istinaden başlatılan icra takibi sonrası müşteki vekilinin şikayeti üzerine yürütülen soruşturma kapsamında, borçlu imzasının müştekiye ait olduğundan bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de; müştekinin beyanına başvurularak suça konu bononun hukuka aykırı olarak ele geçirilip geçirilmediği ile şüphelinin bu miktarda parayı verecek ekonomik güçte olup olmadığı hususlarının araştırılması, bononun ön ve arka yüzünde bulunan yazı ve rakamların müşteki ile şüpheliye ait olup olmadığının ve farklı kalemlerle yazılıp yazılmadığının tespitine yönelik bilirkişi raporu alınması, sonucuna göre şüphelinin hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiği anlaşılmakla; kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce bu nedenle yerinde görüldüğünden, Alanya Cumhuriyet Başsavcılığının 31.03.2021 tarihli, 2018/16641 Soruşturma ve 2021/5560 Karar sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin merci Alanya 1. Sulh Ceza Hakimliğinin 14.07.2021 tarih ve 2021/1929 Değişik İş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nin 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA; müteakip işlemlerin mahallinde takdir ve ifasına, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 18.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.