Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2022/2019 E. 2022/4085 K. 14.03.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/2019
KARAR NO : 2022/4085
KARAR TARİHİ : 14.03.2022

Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 18.01.2022 tarih ve 2021/8799 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 02.02.2022 tarih ve KYB-2022/11412 sayılı ihbarname ile;
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanık …’in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 155/2, 52/2 ve 62/1. maddeleri uyarınca 10 ay hapis ve 200,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına dair İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 20/12/2011 tarihli ve 2011/82 esas, 2011/783 sayılı kararının, Yargıtay 23. Ceza Dairesinin 14/12/2015 tarihli ve 2015/5312 esas, 2015/8074 karar sayılı ilamı ile bozulmasını müteakip, yeniden yapılan yargılama sonuda bu defa dolandırıcılık suçundan sanığın anılan Kanun’un 157/1, 52/2 ve 62/1. maddeleri uyarınca 10 ay hapis ve 80,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına ilişkin İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/03/2016 tarihli ve 2016/115 esas, 2016/176 sayılı kararının, “yargılama aşamasında sanığın savunmasının Mahkemesince 10/03/2016 tarihli oturumda alındığı, kısa kararın da sanığın yokluğunda verildiği, dosya arasında bulunan ceza infaz kurumu cevabi yazısından sanığın 01/09/2015 tarihinden anılan cevabın verildiği 04/08/2021 tarihi itibari ile bir başka suçtan Antalya L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunmaya devam ettiğinin anlaşıldığı ve kısa kararda sanığın anılan cezaevinde bulunduğunun açıkça belirtilmesi sebebiyle, sanığın ceza infaz kurumunda kalmakta olduğunun Mahkemesince bilindiğinin kabulü gerektiği cihetle, sanığın 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 196. maddesi uyarınca savunmalarında duruşmalardan vareste tutulmaya yönelik talebi bulunmadığı gözetilerek, kısa kararın okunduğu oturuma getirtilmeksizin ya da ses ve görüntü bilişim sistemi (SEGBİS) aracılığı ile hazır edilmeksizin, savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle mahkumiyetine karar verilmesinde isabet görülmediğinden” bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla,
Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
İncelenen dosya içeriğine göre; kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.03.2016 tarihli, 2016/115 Esas ve 2016/176 Karar sayılı kararının CMK’nin 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA; sanık hakkındaki infazın durdurulmasına, başka suçtan tutuklu ya da hükümlü değilse derhal TAHLİYESİNE, müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 14.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.