Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2022/1446 E. 2022/14101 K. 05.07.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/1446
KARAR NO : 2022/14101
KARAR TARİHİ : 05.07.2022

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

Şişli Cumhuriyet Başsavcılığının iddianamesi ile sanıklar hakkında açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, İstanbul 30. Asliye Ceza Mahkemesinin 17.06.2011 tarihli, 2008/1413 Esas ve 2011/515 Karar sayılı ilamı ile sanıkların cezalandırılmalarına dair hüküm kurulduğu, hükmün temyizi üzerine Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 09.06.2014 tarihli, 2012/27217 Esas ve 2014/11200 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilerek kesinleştiği, sanıkların Anayasa Mahkemesi’ne başvurduğu, sanıkların adil yargılanma haklarının ihlal edildiğine karar verildiği, bunun üzerine mahkemece yapılan yeniden yargılamada verilen sanıkların beraatlerine dair 13.07.2021 tarihli hükmün temyiz edildiği TCK’nin 66/5. maddesi ve hükmü gereği dava zamanaşımı süresinin yeniden işlemeye başladığı ve dolmadığı belirlenerek yapılan incelemede;
A)Sanıklar hakkında “2005 ve 2006 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme“ suçundan açılan kamu davasında; sanıkların savunmalarında … Lojistik firmasının vefat eden sanık …’e ait olduğunu, kendilerinin şirkette işçi olarak çalıştıklarını, sahte fatura düzenlenmesiyle ilgili bilgilerinin olmadığını beyan etmeleri karşısında; şirketin muhabesini tutan … …’in vergi denetmenine verdiği beyanda muhatap olduğu kişilerin … ve … olduğunu söylemesi, şirkette sekreter olaerak çalışan …’in emniyette verdiği beyanda arama yapılan adreste …’in nakliyecilik yaptığını, … Lojistik adına birkaç kere fatura yazdığını söylemesi, şirket adresinde arama yapıldığı sırada …’in işyerinde bulunması, … Lojistik firmasının ortaklarından … ve sonradan hisse devri yapılan …’ın bilgilerine başvurulmadığının da anlaşılması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından;
1-Sanıklar tarafından düzenlendiği iddia olunan ilgili takvim yıllarına ait faturaların, bu faturaları kullanan mükelleflerden veya bu mükellefler ve suça konu şirketin bağlı bulunduğu vergi dairelerinden sorulmak suretiyle, getirtilip sanıklara gösterilerek yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması, kendilerine ait olmadığını başka bir kişiye ait olduğunu söylemeleri hâlinde; ismi bildirilen kişinin ve şirket ortaklarından … ve …’ın açık kimlik ve adres bilgilerinin tespiti ile tanık olarak çağrılması, duruşmada çekinme hakkı hatırlatıldıktan sonra sanıkların savunması doğrultusunda şirketin fiilen kim tarafından idare edildiği, şirkette suç tarihleri itibariyle fatura düzenlemeye yetkili kişinin kim olduğu hususlarının sorulması ile faturalar gösterilerek yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması
2)Sanıkların ve tanıkların beyanlarına göre gerektiğinde temin edilecek yazı ve imza örnekleri ile faturalardaki yazı ve imzaların aidiyeti hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması,
3)Şirketin faaliyetine ilişkin vergi dairesi ve ilgili kurumlara sunulan tüm belge asılları ile düzenlenen yoklama fişleri, tebliğ alındı belgeleri, işletme adına basılan faturaların teslimine ilişkin bilgi formları asıllarının getirtilmesi; gerekirse belgelerdeki yazı ve imzaların sanıklara aidiyetinin araştırılması,
4)Şirketin faaliyetine ilişkin beyannameleri veren muhasebeci … …’in açık kimlik ve adres bilgilerinin tespiti ile duruşmaya tanık sıfatıyla çağrılarak CMK’nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatıldıktan sonra sanıkları tanıyıp tanımadığı ve kimin talimatı ile işlem yaptığının sorulması,
5)Sahte fatura düzenleme suçuna konu faturaları kullanan, mükellefler hakkında tanzim edilen vergi inceleme raporlarının ilgili vergi dairesinden getirilerek, aynı mükellefler hakkında ilgili takvim yılında “sahte fatura kullanma” suçlarından kamu davaları açılıp açılmadığının araştırılması; dava açıldığının tespiti halinde, dosyaların getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin dosyaya eklenmesi,
6) Faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin tanık sıfatıyla duruşmaya çağrılarak CMK’nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatıldıktan sonra sanıkları tanıyıp tanımadıkları, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıkları ve faturaların düzenlenmesi konusunda sanıkların bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile beraat hükümleri kurulması yasaya aykırı,
B)Suçun sübutu halinde; Hükümden sonra 15.04.2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, 7394 sayılı Kanun’un 4 ve 5. maddeleriyle değişik 213 sayılı Kanun’un 359. maddesinin 3, 4, 5 ve 6. fıkra hükümleri uyarınca 5237 sayılı TCK’nin 7/2. maddesi de gözetilerek öncelikle lehe Kanun’un tespit edilip uygulama yapılması ve her iki Kanunla ilgili uygulamanın gerekçeleriyle birlikte denetime olanak verecek şekilde ayrıntılı olarak kararda gösterilmesi suretiyle sanıkların hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 05.07.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.