Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2022/1364 E. 2022/16938 K. 24.10.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/1364
KARAR NO : 2022/16938
KARAR TARİHİ : 24.10.2022

KARAR

Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 26.11.2021 tarih ve 2021/18983 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 05.01.2022 tarih ve KYB-2021/147161 sayılı ihbarname ile;
Resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından şüpheli … hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Beypazarı Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 08/02/2021 tarihli ve 2020/1212 soruşturma, 2021/313 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Ankara Batı 1. Sulh Ceza Hakimliğinin 13/04/2021 tarihli ve 2021/1899 değişik iş sayılı kararının “Şüphelinin müştekiden aldığı mal karşılığında… Gıda Pet. İnş. Nak. Hay. Tar. Ür. San. Tic. Ltd. Şirketi kaşesini kullanarak şirket adına imza atmak suretiyle bir bono düzenlediği ancak vadesi geldiğinde ödeme yapılmaması üzerine söz konusu senedin icra takibine konu olduğu, icra takibi sonrasında ise şirketin gerçek yetkilisinin şüpheli olmadığının anlaşılması sebebiyle yapılan şikayet üzerine, Beypazarı Cumhuriyet Başsavcılığınca 08/02/2021 tarihli karar ile hile unsurunun yoğun olmadığından bahisle şüpheli hakkında kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karar verilmiş ise de, şüphelinin alınan beyanında bonoyu kendisinin imzaladığını kabul ettiği, Ticaret Sicili Gazetesinde şirketi temsil ve imzaya tek yetkili kişinin Müştak … olarak görüldüğü, borçlu şirketin, imza atan şüphelinin yetkisiz olduğunu belirterek imza itirazında bulunduğu ve şüphelinin yetkili olmadığı halde şirket kaşesini basarak imzayı attığını kabul ettiğinin anlaşılması karşısında, toplanan delillerin kamu davasının açılması için yeterli olduğu ve suça konu evrak şeklen bono vasfını taşısa da muhteviyatı itibarıyla sahte olup olmadığı ile şüphelinin dolandırıcılık kastı ile hareket edip etmediğine yönelik delillerin takdir ve değerlendirilmesinin mahkemesinde yapılması gerektiği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden” bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla,
Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Müşteki … ile şüpheli … arasındaki alışverişe istinaden, şüpheli tarafından üzerinde… Gıda San.Tic.Ltd.Şti.ne ait kaşe bulunan 78.100 TL bedelli bonunun imzalanarak müştekiye verildiği, bononun ödenmemesi üzerine müşteki tarafından icra takibi başlatıldığı, ancak şirket yetkilisinin şüpheli … değil Müştak … olduğundan bahisle imzaya itiraz edildiği, böylece şüphelinin imzalamaya yetkili olmadığı bonoyu müştekiye vermek suretiyle resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarını işlediğinin iddia olunması üzerine başlatılan soruşturma kapsamında; “şüphelinin imzaların kendisine ait olduğunu ikrar ettiği, şikayete konu olayda hile unsurunun yoğun, ağır ve sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldırıcak nitelikte olmadığı“ gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de; müşteki ile şirket yetkilisinin beyanlarına başvurulması, yapılan alışverişe ilişkin belge varsa getirtilerek incelenmesi, bononun teminat ya da alışveriş karşılığı önceden doğan borç kapsamında verilip verilmediği ile şüpheli tarafından imzalanmış başkaca bonolar bulunup bulunmadığı da araştırılarak, sonucuna göre şüphelinin hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik soruşturma ile verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itiraz üzerine soruşturmanın genişletilmesine karar verilmesi yerine, itirazın reddine karar verilmesi isabetsiz olup, kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce bu nedenle yerinde görüldüğünden; Beypazarı Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 08.02.2021 tarihli, 2020/1212 Soruşturma ve 2021/313 Karar sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin merci Ankara Batı 1. Sulh Ceza Hakimliği’nin 13.04.2021 tarih ve 2021/1899 Değişik İş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nin 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA; müteakip işlemlerin mahallinde takdir ve ifasına, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 24.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.