YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/7748
KARAR NO : 2021/6881
KARAR TARİHİ : 21.09.2021
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura düzenleme
… Küçük ve Orta Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığının 18.06.2014 tarih ve 2014-A-2555/26 sayılı vergi suçu raporu ve 26.06.2014 tarihli komisyon mütalaasına uygun olarak … Cumhuriyet Başsavcılığının 19.11.2014 tarih ve 2014/474 Esas sayılı iddianamesi ile sanık hakkında 2009 takvim yılında “sahte fatura düzenleme” ve “sahte fatura kullanma” suçlarından dava açıldığı halde “sahte fatura kullanma” suçundan hüküm kurulmadığı anlaşılmakla, bu suçtan zamanaşımı süresi içinde mahallinde hüküm kurulabilmesi mümkün görülmüştür.
Sanık hakkında “2009 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçundan açılan kamu davasında; sanığın savunmasında, suça konu faturaları düzenleyen şirketin yetkilisi olduğunu, ancak fiilen işleten kişinin … olduğunu ve bütün işlemleri bu kişinin yaptığını, şirketin işleyişi ve sahte fatura düzenlenmesi konusunda bilgisinin bulunmadığını beyan etmesi, sanık hakkında tefecilik suçundan Suruç Asliye Ceza Mahkemesinde dava açıldığı, Mahkemenin 2014/615 Esas ve 2015/626 Karar sayılı kararı ile sanığın beraatine, … hakkında suç duyurusunda bulunulmasına karar verdiğinin anlaşılması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından;
1) … hakkında tefecilik suçundan yapılan suç duyurusu akıbetinin araştırılarak, delil olabilecek belgelerin onaylı örneklerinin dosya arasına alınması,
2) Vergi denetmenine beyanda bulunan kredi kartı sahiplerinin kimlik ve adres bilgilerinin tespit edilerek duruşmada tanık olarak dinlenmesi, kredi kartlarıyla gerçek alışveriş yapıp yapmadıklarının ve bu esnada muhatap oldukları kişinin kim olduğunun sorulması,
3) Fatura asıllarının temin edilerek sanığa gösterilmesi, yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması, kendisine ait olmadığını söylemesi halinde; …’in tanık olarak çağrılması, duruşmada çekinme hakkı hatırlatıldıktan sonra faturalar gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması,
4) …’in de faturalardaki yazı ve imzaların kendisine ait olmadığını söylemesi halinde temin edilecek yazı ve imza örnekleri ile faturalardaki yazı ve imzaların kime ait olduğu hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması,
5) Faturalardaki yazı ve imzaların sanığa ya da …’e ait olmadığının anlaşılması halinde ise;
a) Faturaları kullandığı belirlenen mükellefler hakkında karşıt inceleme raporu düzenlenip düzenlenmediğinin ilgili vergi dairesinden sorulması, düzenlenmiş ise onaylı örneklerinin getirtilmesi,
b)Aynı mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması, dava açılmış ise dosyalarının getirtilip incelenerek ilgili belgelerin onaylı örneklerinin dosyaya alınması,
c)Faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin tanık sıfatıyla duruşmaya çağrılarak CMK’nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatıldıktan sonra sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıkları, sanığı tanıyıp tanımadıkları ve faturaların düzenlenmesi konusunda sanığın bir iştiraki bulunup bulunmadığının sorulması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile mahkûmiyet hükmü kurulması,
6) Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafisinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 21.09.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.