YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/43695
KARAR NO : 2022/16631
KARAR TARİHİ : 20.10.2022
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Defter, kayıt ve belgeleri gizleme
…
5271 sayılı CMK’nin 231/8-son cümlesi uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 14.04.2014 tarihinden, denetim süresi içinde ikinci suçun işlendiği 21.10.2014 tarihine kadar dava zamanaşımının durduğu gözetilerek yapılan incelemede;
1)Sanığın sorgusunda beyan ettiği adresi yerine yurt içi ikamet adresi olarak gözüken adresine çıkartılan davetiyenin tanınmadığından bila tebliğ iade döndüğü ve sanığın hükmün açıklandığı oturumda Kocaeli 1 No’lu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunduğu anlaşıldığı halde, kasıtlı suç işlediği için hakkında daha önce verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı kaldırılıp, gelmediği takdirde hükmün açıklanacağına dair şerh içerir tebligat yapılmadan ve SEGBİS yolu ile duruşmaya katılması sağlanmadan yokluğunda yargılamaya devam edilip karar verilmek suretiyle 5271 sayılı CMK’nin 193 ve 196. maddelerine aykırı davranılarak savunma hakkının kısıtlanması yasaya aykırı,
2)Hükümden sonra 15.04.2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, 7394 sayılı Kanun’un 4 ve 5. maddeleriyle değişik 213 sayılı Kanun’un 359. maddesinin 3, 4, 5 ve 6. fıkra hükümleri uyarınca 5237 sayılı TCK’nin 7/2. maddesi de gözetilerek öncelikle lehe Kanun’un tespit edilip uygulama yapılması ve her iki Kanunla ilgili uygulamanın gerekçeleriyle birlikte denetime olanak verecek şekilde ayrıntılı olarak kararda gösterilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca diğer yönleri incelenmeyen hükmün BOZULMASINA, 20.10.2022 tarihinde Başkan Vekili …’ın öncelikle hükmün açıklanması koşullarının oluşmadığına yönelik ek gerekçesi ve oy birliğiyle karar verildi.
(Karşı oy)
KARŞI OY
Dairemizin 20/10/2022 tarih, 2021/43695 Esas, 2022/16631 Karar sayılı çoğunluk görüşüne aşağıdaki sebeplerden katılmıyorum.
Sanığın 213 sayılı yasanın 359/a-2 ve TCK’nin 62. maddeleri gereğince 20 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluğuna ilişkin, 5271 sayılı CMK’nin 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanması suretiyle kurulan Gaziantep 11. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 03/05/2016 tarih 2016/220 Esas, 2016/368 Karar sayılı kararı usul ve yasaya aykırıdır.
Sanık hakkında aynı mahkemece 31/10/2013 tarih 2013/204 Es., 2013/745 Kr. sayıyla verilen hükmün CMK’nin 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı anlaşılmaktadır.
Deneme devresi içinde sanık hakkında Emet Asliye Ceza Mahkemesi’nin 01/04/2015 tarih 2014/237 Esas, 2015/117 Karar sayı ile TCK’nin 86/2, 3-a, 29, 62, 52/2. maddeleri ile doğrudan 1.500,00 TL APC ile cezalandırılmasına ilişkin kesin olarak verilen hükme istinaden ilgili mahkemesine ihbarda bulunulduğu görülmüştür.
Kesin olarak verilen hükümlerin olağan yargı yolu içinde temyiz incelenmesine konu edilmesi mümkün değildir. Ancak şartların varlığı halinde kanun yararına bozma suretiyle hukuka aykırılığın giderilmesi mümkündür. Dolayısıyla etkin bir yargısal denetime tabi olmayan kesin hükümlerin hükmün açıklanmasına dayanak alınması mümkün değildir. Bu durum iç hukukumuzun bir parçası olan İnsan Hakları ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Avrupa Sözleşmesinin 6/2. maddesine güvence altına alınan Masumiyet Karinesinin ihlali niteliğindedir.
Bu sebeplerle anılan mahkeme kararının öncelikle hükmün açıklanma koşullarının bulunmadığı sebebi ile bozulması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun onama görüşüne katılmıyorum. 20/10/2022
…
11. Ceza Dairesi Üyesi