YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/37887
KARAR NO : 2023/3550
KARAR TARİHİ : 03.05.2023
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : … meslek sahibi kişilerin dolandırıcılığı
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet, beraat
Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesinin, 12.05.2015 tarihli ve 2013/268 Esas, 2015/145 Karar sayılı kararıyla
a)Sanıklar … ve … hakkında katılanlar … ve …’a yönelik nitelikli dolandırıcılık suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 158 nci maddesinin birinci fıkrasının (i) bendi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 2 yıl hapis ve 100,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına;
Sanıklar … ve … hakkında katılan …’a yönelik nitelikli dolandırıcılık suçundan 5237 sayılı Kanun’un 158 nci maddesinin birinci fıkrasının (i) bendi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 2 yıl hapis ve 100,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına, karar verilmiştir.
b)Sanık … hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraat kararı verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılanlar … ve … vekilinin, sanık … hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan beraat hükmüne ilişkin temyiz isteği, atılı suçun sübut bulduğuna ilişkindir.
B. Sanık … müdafiinin, sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan beraat hükmüne ilişkin temyiz isteği, beraat eden ve kendisini avukat ile temsil eden sanık lehine vekalet ücreti verilmesi gerektiğine ilişkindir.
C. Sanık …’ın hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine ilişkin temyiz isteği, suç kastının olmadığına ilişkindir.
D. Sanık …’nun hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine ilişkin temyiz isteği, suç kastının olmadığına ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Sanıkların araç alım satımı yaptıkları, sanık …’ın … Otomotiv, sanık …’in … Otomotiv’in sahibi oldukları;
1. Olay; Katılan …’ın eşi olan katılan … adına kayıtlı … plakalı Fiat Fiorino marka aracını satmak için internete ilan verdiği, sanık …’ın katılan …’a telefon ile ulaşarak galerici olduğunu ve aracı satın almak istediğini, aracı parasını ödeyerek almak üzere iş yerine getirmesini teklif ettiği, katılanların 18.01.2013 tarihinde sanığın iş yerine geldikleri ve aracın satışı konusunda 27.250,00 TL’ye anlaştıkları, sanık …’ın araç satışı için katılanlara 2.250,00 TL verdiği, ve yanında çalışan olarak tanıttığı sanık …’ya aracı noterde devretmelerini, bankaya gidip satış yapılmadan önce parayı hesaplarına yatıracağını söylediği, bunun üzerine katılanlar ve sanık …’nun aracın satışını yapmak üzere notere gittikleri, bu esnada sanık …’ın katılanlara parayı havale çıkardığı, satışı yaptıktan sonra galeriye gelerek makbuzları alabileceklerini beyan edip kandırarak aracını Gaziosmanpaşa 6. Noterliğinin 18.01.2013 tarihli araç satış sözleşmesiyle sanık …’ya devrini sağladığı, sanık …’ın devirden sonra katılanlara işinin çıktığını makbuzları fakslayacağını beyan ederek oyaladığı, sanık …’nun aracı aynı gün saat 13.00’de sanık …’e devrettiği, sanıklar …, … ve …’ın hileli hareketler ile aracın devrini alıp bedelini ödememek suretiyle katılanlar … ve …’ı dolandırdıkları,
2. Olay; Katılan …’ın, kendisine ait olan ancak ortağı katılan … adına kayıtlı olan … plakalı 2009 model aracını internet üzerinden satış ilanı verdiği, sanıklar … ve …’nun katılan … ile telefonla irtibat kurduktan sonra katılan …’ın adresine gelerek pazarlık yaptıkları, sanık …’ın … Otomotiv isimli iş yerinin sahibi olduğunu söyleyerek aracı iş yerine getirmesini söylediği, daha sonra katılan …’ın ortağı olan katılan … ile birlikte … Otomotiv isimli iş yerine geldiği, sanık …’ın araç üzerindeki 4.000,00 TL tutarındaki rehin bedelini yatırarak rehini kaldırttığı, katılan …’in de Gaziosmanpaşa 4. Noterliğinin 02.11.2012 tarihli araç satış sözleşmesiyle aracı sanık …’ya devrettiği, sanık …’ın katılanlara borçları olduğunu bu nedenle parayı yatıramadığını, en kısa zamanda yatıracağını söyleyerek oyaladığı, sanıklar … ve …’ın hileli hareketler ile aracın devrini alıp bedelini ödememek suretiyle katılan …’ı dolandırdıkları iddia edilmiştir.
2. Sanık …, her iki aracı senetle aldığını ancak borçlarını ödeyemediğini savunmuştur.
Sanık …, sanık …’ın … Otomotiv isimli iş yerinde çalıştığını, sanık …’ın talimatları doğrultusunda hareket ettiğini savunmuştur.
Sanık …, … Kuyumculuk İnşaat Otomotiv .. Ltd Şti.’nin ortağı ve yetkilisi olduğunu, şirket olarak otomotiv alım satımı yaptıklarını, sanık …’nun suça konu … plakalı aracı 18.01.2013 günü 11.30 sıralarında Sultangazi ilçesinde bulunan iş yerine getirdiğini, öğleden sonra da aracı devraldığını, sanık …’dan daha önce de bir kaç kez araç satın aldığından suça konu aracı kendisine güvenerek satın aldığını, katılanlar … ve … ile diğer sanıklar arasındaki ilişkiden haberdar olmadığını savunmuştur.
3. Katılan … adına kayıtlı … plakalı aracın, Gaziosmanpaşa 6. Noterliği’nin 18.01.2013 tarihli araç satış sözleşmesiyle sanık …’ya satıldığı, … tarafından da aynı tarih ve noterliğe ait araç satış sözleşmesiyle … Kuyumculuk İnş .. Ltd Şti.’ye vekaleten … ‘e satıldığı; katılan … adına kayıtlı … plakalı aracın Gaziosmanpaşa 4. Noterliği’nin 02.11.2012 tarihli araç satış sözleşmesiyle sanık …’ya satıldığı belirlenmiştir.
4. Mahkemece, araç satım işi ile uğraşan sanık …’ın katılanlar …-… ve … ile araçların satışı konusunda anlaştığı, hileli hareketlerle araçların devrini sağladıktan sonra, borçları ödemeyerek katılanları oyaladığı, sanık …’nun da aynı iş yerinde … ile birlikte hareket ederek araçların devrini üzerine alıp bilahare başka kişilere sattığı, sanıklar … ve … yönünden bu eylemlerini … meslek sahibi olmaları dolayısıyla mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle gerçekleştirdikleri kabul edilerek nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyetlerine; sanık … yönünden ise atılı suçu işlediği hususunda cezalandırılmasına yeterli kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gerekçesiyle beraatine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
A. Sanık … Hakkında Nitelikli Dolandırıcılık Suçundan Kurulan Beraat Hükmü Yönünden
1.Katılanlar … ve … vekilinin temyiz isteği yönünden
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, Mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre, katılanlar … ve … vekilinin yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
2. Sanık … müdafiinin temyiz isteği yönünden
1136 sayılı Kanun’un 168 inci maddesi ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi isabetli bulunmamıştır.
B. Sanık … Hakkında Nitelikli Dolandırıcılık Suçundan Kurulan Mahkumiyet Hükümleri Yönünden
Dosya kapsamına göre elde edilen deliller doğrultusunda, Mahkemenin sanığın iddianame konusu eylemi gerçekleştirdiği hususundaki sübuta yönelik kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1. 5237 sayılı Kanun’un 158 nci maddesinin birinci fıkrasının (i) bendinde, … meslek sahibi kişiler tarafından mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle işlenmesi, halinin nitelikli dolandırıcılık hali olarak kabul edildiği, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 65 inci maddesinin ikinci fıkrasında, “… meslek faaliyeti sermayeden ziyade şahsi mesaiye ilmi veya meslek bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır” şeklinde tanımlandığı, aynı Kanun’un 66 ncı maddesinde ise “… meslek faaliyetini mutat meslek halinde ifa edenler … meslek erbabıdır” denildiği,, yasada kendi nam ve hesabına mesleğin gerektirdiği etik kurallara uygun olarak çalışması gereken kişilerin toplumda kendilerine duyulan güveni kötüye kullanmak suretiyle dolandırıcılık suçunu işlemeleri hali nitelikli dolandırıcılık olarak düzenlenmiş ise de, bu bendin uygulanabilmesi için failin … meslek mensubu olması ve dolandırıcılık suçunu da mesleği gereği kendisine duyulan güveni kötüye kullanmak suretiyle işlemesi gerektiği, somut olayda oto alım satım işi ile uğraşan sanığın bu görevinin … meslek olarak nitelendirilemeyeceği, bu nedenle sanığın eylemlerinin 5237 sayılı Kanun’un 157 nci maddesinde düzenlenen ve 6763 sayılı Kanun’un 34 üncü maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun’un 253 ve 254 üncü maddeleri gereğince uzlaşmaya tabi basit dolandırıcılık suçunu oluşturacağı gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyet hükümleri kurulması,
2. Suç tarihi haksız menfaatin temin edildiği tarih olduğundan, katılanlar … ve …’a yönelik eylem yönünden 18.01.2013; katılan …’a yönelik eylem yönünden 02.11.2012 olmasına rağmen, gerekçeli karar başlığında 08.01.2013 olarak yanlış yazılması,
3. Sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının ödenmemesi halinde uygulanacak olan 5275 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında, 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 6545 sayılı Kanun’un 81 inci maddesiyle yapılan değişiklik gözetilmeden, ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesine karar verilmesi,
4. 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesine ilişkin uygulamanın, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, hukuka aykırı bulunmuştur.
C. Sanık … Hakkında Nitelikli Dolandırıcılık Suçundan Kurulan Mahkumiyet Hükümleri Yönünden
Sanığın, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi’nden temin olunan güncel nüfus kayıt örneğine göre hüküm tarihinden sonra 20.02.2022 tarihinde öldüğünün anlaşılması karşısında, bu durumun Mahkemece araştırılarak 5237 sayılı Kanun’un 64 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca sanık hakkında açılan kamu davasının düşürülüp düşürülmeyeceğinin karar yerinde değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu anlaşılmıştır.
V. KARAR
A. Sanık … Hakkında Nitelikli Dolandırıcılık Suçundan Kurulan Beraat Hükmü Yönünden
Gerekçe bölümünde (A,2) bendinde açıklanan nedenle İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesinin, 12.05.2015 tarihli ve 2013/268 Esas, 2015/145 Karar sayılı kararına yönelik sanık … müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hüküm fıkrasında yer alan yargılama giderlerine ilişkin paragrafa; “3.000,00 TL maktu avukatlık ücretinin hazineden alınarak beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık …’e verilmesine” ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B. Sanıklar … ve … Hakkında Nitelikli Dolandırıcılık Suçundan Kurulan Mahkumiyet Hükümleri Yönünden
Gerekçe bölümünde (B,C) bentlerinde açıklanan nedenlerle İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesinin, 12.05.2015 tarihli ve 2013/268 Esas, 2015/145 Karar sayılı kararına yönelik sanık … ve sanık …’nun temyiz istekleri yerinde görüldüğünden sanık … hakkındaki başkaca yönleri incelenmeyen hükümlerin ve sanık … hakkında kurulan hükümlerin 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
03.05.2023 tarihinde karar verildi.