YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/32638
KARAR NO : 2023/3385
KARAR TARİHİ : 27.04.2023
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR :Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla dolandırıcılık, Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜMLER : Beraat, mahkûmiyet,
Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edelerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulundukları, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1…. 2.Ağır Ceza Mahkemesinin 31.03.2016 tarihli ve 2015/151 Esas, 2016/138 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında;
a.) Nitelikli dolandırıcılık suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca beraatlerine,
b) Resmi belgede sahtecilik suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 204 üncü maddesinin birinci fıkrası, 43 üncü maddesinin birinci fıkrası, 62 nci ve 53 üncü maddeleri uyarınca 1 yıl 14 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarının uygulanmasına,
Karar verilmiştir.
2.Tebliğnamede, nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından beraat ve mahkûmiyet hükümlerinin onanması yönünde görüş bildirilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Sanıklar müdafiinin temyiz isteği; sanık …’in suçlamalar ile bir ilgisi bulunmadığına; sanık … yönünden ise suç kastının bulunmadığına, ilişkindir.
2. Katılan vekilinin temyiz isteği; sanıkların sübut bulan nitelikli dolandırıcılık suçundan cezalandırılması gerektiğine, ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Sanık …’in, … Mermer ve Madencilik şirketinin yetkili temsilcisi, fiilen idare edenin ise oğlu sanık … olduğu, sanıkların katılan banka ile 28.05.2010 tarihinde genel kredi sözleşmesi imzaladıkları ve bu kapsamda kredi borcuna teminat olarak mağdur … adına düzenlenen suça konu 30.01.2012, 30.12.2011, 25.01.2012, 15.03.2012 ve 04.11.2011 ödeme tarihli sahte senetlerle menfaat sağladıkları iddia edilmiştir.
2. Sanıklardan …, … Mermer…Ltd. Şti’nin ortağı olup, şirket adına Yapı Kredi Bankasından 100.000,00 TL civarında kredi talebinde bulunduklarını, dükkanı teminat olarak gösterdiğini, sözleşmenin düzenlendiği sırada herhangi bir şekilde bankaya senet sunmadığını, bu kredi kullandırıldıktan sonra farklı tarihlerde de kredi kullandığını, bankanın zor duruma düşmemesi adına hatır senedi getirilmesini istediklerinden yakın arkadaşı mağdur …’ün bilgisi dahilinde adına farklı tarihlerde 5 tane bono senedi düzenleyip, imzaladığını, banka talep ettikçe de senetleri bankaya verdiğini, kredi borcunu da kapattığını beyan etmiştir.
3.Sanıklardan …, … Mermer…Ltd. Şti’nin ortağı olup, şirket adına katılan bankadan kredi talebinde bulunduklarını, kredi tutarının 100.000,00 TL civarında olduğunu, daha sonra banka görevlilerinin talep etmesi üzerine oğlu …’in hatır senetlerini bankaya teslim ettiğini, bono senetlerinin düzenlenme aşamasından haberinin olmadığını, sonradan bilgi sahibi olduğunu ve kredi borcunun tamamını ödediklerini beyan etmiştir.
4.Mağdur …, sanık …’in arkadaşı olduğunu, TEB Bankasına kredi için müracaatta bulunduğunda protestolu senetlerin olduğunu öğrendiğini, senetlerin düzenlenmesinden önce arkadaşı olan …’e bono senetlerinin düzenlemesi konusunda herhangi bir şey söylemediğini ve bu konuda … göstermediğini beyan etmiştir.
5…. Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliğinden alınan 26.05.2014 tarihli uzmanlık raporuna göre; suça konu senetlerin ön yüzlerinde bulunan imzaların mağdur … eli ürünü olmadığı, (1-4) numaralar ile tanımlanan senetlerin ön yüzünde … adına atılı imzaların … ,(5) numara ile tanımlanan senedin ön yüzündeki borçlu imzasının … eli ürünü olmasının kuvvetle muhtemel olduğunun rapor edildiği tespit edilmiştir.
6.Katılan bankadan alınan yazı cevaplarına göre; katılan banka ile sanıkların ortağı olduğu … Mermer Madencilik şirketi arasında 28.05.2010 tarihinde 40.000,00TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalandığı, suça konu 5 adet senedin teminat olarak bankaya verildiği; en son suça konu 18.000,00.TL bedelli senedin 12.09.2011 tarihinde bankaya teslim edildiği ve çeşitli tarihlerde ve miktarlarda kredi kullandırıldığı; suça konu senetlerin bankaya kredinin teminatı olarak sunulduğu, sunulmamış olsaydı kredi kullanımının gerçekleştirilemeyeceği bildirilmiştir.
7.Mahkemece, sanıkların suça konu sahte bonoları tanzim ederek önceden çekilmiş kredi borcu için verdiği gerekçesiyle nitelikli dolandırıcılık suçundan beraatine, resmi belgede sahtecilik suçundan ise mahkûmiyetlerine hükmedilmiştir.
IV. GEREKÇE
Gerekçeli kararda “2013” olarak yanlış gösterilen suç tarihinin, katılan bankanın 18.08.2014 tarihli yazı cevabına göre, suça konu en son bononun bankaya ibraz tarihi olan “12.09.2011” şeklinde mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
A. Sanıklar Hakkında Nitelikli Dolandırıcılık Suçundan Kurulan Hükümler Yönünden
Yapılan duruşmaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilen delillere, Mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
B. Sanıklar Hakkında Resmi Belgede Sahtecilik Suçundan Kurulan Hükümler Yönünden
1. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunun 204 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 43 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca belirlenen “2 yıl 8 ay” hapis cezası üzerinden, aynı Kanunun 62 nci maddesinin birinci fıkrasına göre (1/6) oranında indirim yapılırken “2 yıl 2 ay 20 gün” hapis cezası yerine hesap hatası yapılarak “1 yıl 14 ay 20 gün” hapis cezasına karar verilmesi suretiyle eksik ceza tayini, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımın eleştiri dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanıklar müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde (A) ve (B) bendinde açıklanan nedenlerle, … 2.Ağır Ceza Mahkemesinin 31.03.2016 tarihli ve 2015/151 Esas, 2016/138 Karar sayılı kararında katılan vekili ve sanıklar müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden katılan vekilinin ve sanıklar müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
27.04.2023 tarihinde karar verildi.