YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/27353
KARAR NO : 2023/4332
KARAR TARİHİ : 24.05.2023
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkûmiyet
Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 … maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 … maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Mersin 9. Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.11.2013 tarihli ve 2012/278 Esas, 2013/1106 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında dolandırıcılık suçundan, 5237 sayılı … Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 157 … maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesi, 51 … maddesi, 52 nci maddesi ve 61 … maddesi uyarınca 10 ay hapis ve 80,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hapis cezasının ertelenmesine karar verilmiştir.
2. Mersin 9. Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.11.2013 tarihli ve 2012/278 Esas, 2013/1106 Karar sayılı kararının sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 15. Ceza Dairesinin 06.06.2017 tarihli ve 2017/9347 Esas, 2017/13450 Karar sayılı kararı ile hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 14 üncü maddesi ile 5237 sayılı Kanun’un 158 nci maddesinin birinci fıkrasına eklenen (L) bendi kapsamında öngörülen nitelikli dolandırıcılık fiiline ilişkin delillerin takdiri ve değerlendirme yetki ve görevinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesinde zorunluluk bulunması nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.
3. Mersin 9. Asliye Ceza Mahkemesinin,14.09.2017 tarihli ve 2017/597 Esas, 2017/461 Karar sayılı kararı ile bozmaya uyularak görevsizlik kararı verilmiştir.
4. Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 30.06.2020 tarihli ve 2018/429 Esas, 2020/203 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında dolandırıcılık suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 157 … maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesi, 50 … maddesi ve 52 nci maddesi uyarınca 6.000,00 TL hapisten çevrilme ve 80,00 TL doğrudan adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafii, hükmü temyiz ettiklerine dair süre tutum dilekçesi vermiş, gerekçeli karar tebliğinden sonra herhangi bir başka dilekçe sunmamıştır.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Sanık hakkında, katılanı GSM hattından arayıp kendisini polis olarak tanıtarak kredi kartı ve kimlik bilgilerinin terör örgütünün eline geçtiğini, hesabındaki paraların terör örgütüne aktarılacağını, hemen hesabını boşaltması gerektiğini söyleyerek katılanın hesabındaki parasını verdiği hesap numarasına yollamasını sağlamak suretiyle dolandırıcılık suçunu işlediği iddiasıyla kamu davası açıldığı anlaşılmıştır.
2. Sanık sorgusunda; … … isimli şahsın annesinin kendisine para göndereceğini söyleyerek banka kartını istediğini, banka kartını …’a verdiğini ancak … parayı kendisinin çekmesini isteyince parayı çekip verdiğini, hiç kimseyi telefonla arayıp dolandırmadığını beyan etmiş, daha sonraki anlatımlarında da parayı çekip para verdiği kişinin kendisiyle birlikte yargılanan sanık … … olmadığını, … … isimli şahıs olduğunu beyan etmiştir.
3. Cevabi müzekkerelerden, katılanı olay tarihinde arayan numaranın M.B’nin kimlik bilgileri kullanılarak sahte olarak düzenlenmiş sözleşmeyle alındığı, hattın takılı bulunduğu telefonun İMEİ numarasının başka dolandırıcılık dosyaların da da tespit edildiği, katılan tarafından para yatırılan hesabın sanığa ait olduğu anlaşılmıştır.
4. Sanığın üzerine atılı basit dolandırıcılık suçunun 6763 sayılı Kanun’un 34 üncü maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun’un 253 ve 254 üncü maddeleri gereğince uzlaşma kapsamında olması nedeniyle, dosyanın uzlaştırma bürosuna tevdi edildiği ancak uzlaşmanın sağlanamadığı belirlenmiştir.
5. Mahkemece, katılan tarafından gönderilen paranın sanığın banka hesabına yatmış olması, sanık tarafından çekilmesi, sanığın birbiriyle çelişen ve tutarsız beyanlarda bulunması, savunmalarında bahsetmiş olduğu … isimli kişi ile samimiyeti olmadığı halde hesap numarasını ve bankamatik kartını vermesinin hayatın olağan akışına aykırı olması gerekçeleriyle savunmaya itibar edilmeyerek yüklenen suçun sübut bulduğu kabul edilmiştir.
IV. GEREKÇE
1. İddia, savunma, ilgili cevabi müzekkereler ve dosya kapsamına göre, yüklenen suçun sanık tarafından işlediği anlaşılmakla, sanık hakkında kurulan hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 30.06.2020 tarihli ve 2018/429 Esas, 2020/203 Karar sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
24.05.2023 tarihinde karar verildi.