YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/20956
KARAR NO : 2023/6587
KARAR TARİHİ : 27.09.2023
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/388 E. 2015/317 K.
SUÇLAR : Resmi belgede sahtecilik, bilişim sistemlerinin banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma
Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Bakırköy 9. Ağır Ceza Mahkemesinin, 01.10.2015 tarihli ve 2014/388 Esas, 2015/317 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında;
1. Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 158 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi ve son cümlesi, 62 nci , 52 nci ve 53 üncü maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay 15 gün hapis ve 68.300,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına,
2. Resmi belgede sahtecilik suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 204 üncü maddesinin birinci fıkrası, 62 nci ve 53 üncü maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına ,
Karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanıklar müdafinin temyiz isteği; atılı suçların unsurlarının oluşmadığına, sanıkların suç işleme kastı olmadığına, mahkemece verilen kararın bozularak beraat kararları verilmesi talebine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Sanık …’in katılan … Çorap San. ve Tic. A.Ş ile irtibatlı olarak çorap almak üzere pazarlık yaptığı ve aldığı mallara karşılık olarak Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı Adli Emanetinin 2013/4429 sırasına kayıtlı Türkiye Garanti Bankası Keçiören Şubesine ait keşidecisi sanık … olan 8008739 seri nolu 20,000,00 TL bedelli çek ile Türkiye İşbankası Kızlarpınarı Caddesi Ankara Şubesine ait yine keşidecisi sanık … olan 2026533 seri nolu 21.000TL bedelli çekleri ciro ederek verdiği ancak çeklerin bankaya ibrazında üzerlerinde tahrifat yapıldığı ve paraf imzalarının keşideci imzasına benzemediği gerekçesiyle işlem yapılmadan iade edildiği, çek bedellerinin ödenmediği anlaşılmıştır.
2. Çek keşidecisi sanık … suç konusu çekler üzerindeki düzeltmelerin kendisi tarafından yapıldığını ve paraf imzalarının kendisine ait olduğunu kabul etmiştir.
3. Sanık …’in savunmasında verilen çeklerin gerçek olduğunu, ciro imzalarının kendisine ait olduğunu beyan etmiştir.
4. Mahkemece suça konu çeklerin duruşmaya getirtilerek incelendiği özelliklerinin duruşma tutanağına geçirildiği, çeklerin yasal unsurları taşıdığı, aldatma kabiliyetine haiz olduğu, çeklerde vadenin sonradan düzeltilerek paraflandığı gözlenmiştir.
5. Mahkemece; iddia, sanıkların savunmaları, katılan-şikayetçi anlatımları, suça konu çekler, tutanaklar, nüfus kayıtları, adli sicil kayıtları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek sanıkların nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işledikleri sabit görülerek temyize konu mahkumiyet hükümleri kurulmuştur.
IV. GEREKÇE
Suça konu çeklerin gerçek çek olması, sanıkların en başından beri katılanla aralarındaki ticari ilişkiyi ve borcu kabul etmeleri, sanığın çekteki keşideci imzanın kendisine ait olmadığına dair bankaya olan iddiasının haksız menfaatin temininden sonra olduğu sanık …’in aşamalardaki değişmeyen savunması, suça konu çeklerdeki keşideci imzaları ile çekteki yazı ve imzaların, ayrıca düzeltmelere ilişkin parafların kendisine ait olduğunu, suça konu çekleri vade tarihinde ödeyemeyecekleri için katılanla anlaşarak yeni çekler verdiklerini savunması, sanık …’un da bu beyanları doğrular şekildeki anlatımı, ayrıca ciro imzalarının kendisine ait olduğunu ve katılanla aralarındaki ticari alışverişe ilişkin savunması karşısında; sanıkların savunmalarının aksine atılı suçların unsurlarının oluştuğuna dair cezalandırılmalarına yeterli, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeksizin, sanıkların atılı suçlardan beraatleri yerine ceza hukukunun ”şüphe sanık lehine yorumlanır” genel prensibine aykırı olarak mahkûmiyet hükümleri kurulması, hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Bakırköy 9. Ağır Ceza Mahkemesinin, 01.10.2015 tarihli ve 2014/388 Esas, 2015/317 Karar sayılı kararına yönelik sanıklar müdafinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
27.09.2023 tarihinde karar verildi.