Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2021/20595 E. 2023/725 K. 15.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/20595
KARAR NO : 2023/725
KARAR TARİHİ : 15.02.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/147 E., 2015/36 K.
SUÇLAR :Bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık, sistemi engelleme bozma, verileri yok etme veya değiştirme
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
Elmalı Ağır Ceza Mahkemesinin, 19.02.2015 tarihli ve 2014/147 Esas, 2015/36 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında;
a.Bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 158 nci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi, 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 52 nci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları, 53 üncü ve 58 inci maddeleri uyarınca 3 yıl 6 ay hapis ve 400,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, mükerirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına;
b.Sistemi engelleme, bozma verileri yok etme veya giderme suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 244 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü ve 58 inci maddeleri uyarınca 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, mükerirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına;
Karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık süre tutum dilekçesi ile kararı temyiz etmiş; gerekçeli karar 06.04.2015 tarihinde cezaevi kanalı ile usulüne uygun tebliğ edilmesine rağmen gerekçeli temyiz dilekçesi sunmadığı tespit edilmiştir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Sanığın, olay tarihinde mağdur …’in Facebook hesabının şifresini kırıp ele geçirdiği, ardından da bu hesapta arkadaş listesinde kayıtlı bulunan mağdur … ile mesajlaşarak para istediği, mağdur …’in de 200,00 TL yi cebe havale yöntemi ile sanığın beyan ettiği cep telefonu hattına gönderdiği anlaşılmaktadır.
2. Sanık …’ın aşamalarda alınan savunmalarında özetle, suçlamaları tevil yollu ikrar ederek, suç tarihinde internet üzerinden organik bal, pekmez ve poker oyununa ilişkin çiplerin satışını yaptığını, bunları alan şahısların şikayetçi konumunda olan kişileri dolandırarak, kendisine gönderilmesi gereken parayı bu kişilere gönderttiklerini, mağdurun cebe havale yolu ile para gönderdiği 0 543 (…) (..) 97 numaralı telefon hattının kendisine ait olduğunu, paranın da kendisine gönderildiğini beyan ettiği anlaşılmıştır.
3. Mağdur … aşamalarda alınan beyanında özetle, suç tarihinde Facebook hesabına ait şifrenin kırılarak hesabının ele geçirildiği, adının kullanılarak iş arkadaşı mağdur …’dan hastanede olduğundan bahisle para istendiği, arkadaşının da istenilen parayı Akbank Şubesine gönderdiğini öğrendiği şeklinde anlatımda bulunmuştur.
4. Mağdur … aşamalarda alınan beyanlarında özetle, olay tarihinde açık olan facebook hesabında arkadaşı olarak ekli olan …’in acil olarak kendisine 200.00 TL göndermesini istemesi nedeniyle bildirdiği 0543 (…) (..) 97 numaralı telefona istenilen tutarı gönderdiği şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
5. Sanığın savunması doğrultusunda Kumluca ilçesinde faaliyet gösteren bütün kargo şirketlerine müzekkere yazıldığı, ancak sanığın PTT, MNG ve UPS kargoda herhangi bir gönderisinin bulunmadığı, Yurtiçi Kargo’da salt bir gönderisinin bulunduğu, Sürat Kargo şirketinde ise Kumluca ilçesinden herhangi bir gönderisinin bulunmadığı tespit edilmiştir.
6. Mahkemece, mağdur beyanları, sanık …’ın tevil yollu ikrar içerir savunmaları, kargo şirketi kayıtları ve tüm dosya kapsamı ile sabit görülen nitelikli dolandırıcılık ve sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçundan cezalandırılmasına ilişkin temyize konu mahkumiyet hükümleri kurulmuştur.

IV. GEREKÇE
1. Gerekçeli karar başlığında “2012” şeklinde eksik gösterilen suç tarihinin, “08.12.2012” olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç vasıfları ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından sanığın yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.
3. Sanığın adli sicil kaydından 04.12.2012 tarihinde kesinleşen İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/226 Esas ve 2012/73 Karar sayılı ilamı ile nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin ilam nedeniyle 5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesi gereğince mükerrir olduğu anlaşılmakla; sanık hakkında tekerrüre esas alınan Seydişehir Ağır Ceza Mahkemesinin 23.05.2012 tarihli ve 2011/99 Esas, 2012/77 Karar sayılı ilamı adli sicil kaydında 28.06.2012 tarihinde kesinleşmiş görünüyor ise de, yapılan UYAP sorgulamasında söz konusu hükmün incelemeye konu suç tarihinden sonra 18.02.2016 tarihinde kesinleştiğinin anlaşılması karşısında hatalı olarak tekerrüre esas alınması dışında hükümlerde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünün (3) nolu bendinde açıklanan nedenlerle, Elmalı Ağır Ceza Mahkemesinin, 19.02.2015 tarihli ve 2014/147 Esas, 2015/36 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz istemi yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hüküm fıkrasından 5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesinin uygulanmasına ilişkin bentten ilgili kısmın çıkartılarak yerine ”İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/226 Esas ve 2012/73 Karar sayılı ilamı ile nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hükmün 04.12.2012 tarihinde kesinleştiği anlaşılmakla” ibaresinin eklenmesi, suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün, Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından 1412 sayılı Kanun’un 326 ncı maddesinin son fıkrası ve 5275 sayılı Kanun’un 108 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince koşullu salıverilmeye eklenecek sürenin hatalı uygulama sonucu hükümde gösterilen ilam nedeniyle koşullu salıverilmeye eklenecek süreden fazla olamayacağı hususunun infaz aşamasında gözetilmesine,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

15.02.2023 tarihinde karar verildi.