Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2021/20128 E. 2023/1658 K. 16.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/20128
KARAR NO : 2023/1658
KARAR TARİHİ : 16.03.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/308 E., 2015/124 K.
SUÇLAR : Resmi belgede sahtecilik, bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun’un) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
İstanbul Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesinin, 14.04.2015 tarihli ve 2014/308 Esas, 2015/124 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 158 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi, 62 nci, 52 nci maddesinin ikinci ve dördüncü fıkraları, 53 üncü maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis ve 73.320 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına; resmi belgede sahtecilik suçundan aynı Kanun’un 204 üncü maddesinin birinci fıkrası, 62 nci ve 53 üncü maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği; çekin Taner Deri isimli iş yerini işleten Kasım tarafından satın alınan deriler karşılığı verildiğine, bu çeklerdeki imzaların İstanbul 2. Noterliğinin 09.07.2012 tarihli vekaletnameye istinaden imzaları atmak suretiyle borçlu şirkete verdiğine, şüpheye dayalı mahkumiyet hükümleri kurulduğuna, sonuç cezanın doğru hesaplanmadığına, iddianame, mütalaa ve hükmün birbiriyle uyumlu olmadığına, koşulları oluştuğu halde ertelenmediğine, lehe hükümlerin uygulanmama durumlarının tartışılmadığına, kararın bozulmasına ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Türkiye İş Bankası Havsa/Edirne Şubesine ait, 26.02.2013 keşide tarihli, 22.000,00 TL bedelli suça konu tamamen sahte çekin sanık tarafından katılan Başarın Deri Ltd.Şti.’ den alınan derilere karşılık …aşesi ile ciro edilip katılan şirketin yetkilisi …’a verildiği, katılan Başarın Deri tarafından söz konusu çekin ciro edilerek Üç-Nal Deri San. Tic. Ltd şirketine geçtiği, bu şirket yetkilisi …. tarafından İş Bankası Tuzla Deri Sanayi Şubesine ibraz edildiğinde sahte olduğunun belirlendiği anlaşılmaktadır.
2. 09.06.2014 tarihli ekspertiz raporunda, suça konu çekin tamamen sahte olduğu ve ilk nazarda ve kolaylıkla fark edilemeyecek nitelikte olduğu anlaşıldığından, çekin aldatma niteliğine haiz olduğu belirtilmiştir.
3. Ciroda yer alan M.Ö.’nün kimlik numarasının geçerli bir kimlik numarası olmadığı, yine ciroda yer alan telefon numarasının ise hattın kendisine ait olmadığını belirten F.B.’ye ait olduğu tespit edilmiştir.
4. Mahkemesince, sanığın Taner Deri’yi işleten K.T.K.’nin yanında çalıştığı için bu çekin alınan deri karşılığı verildiğine ilişkin anlatımının 1990 doğumlu olan Kasım Taner Kıcalı tarafından doğrulanmayıp, asıl kendisinin … ve oğlu A.Y.’ye ait İstanbul’daki Moda Demo isimli şirkette işçi olarak çalıştığına ve hamallık yaptığına, sigortalılık işlemi yapılacağı söylenip kendisinden belgeler alındığına ilişkin beyanı, K.T.K hakkında ek kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiş olması, katılanın beyanı, ekspertiz raporu ile tüm dosya kapsamından sanığın atılı suçları işlediği gerekçesiyle mahkûmiyetine hükmedilmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Sanık hakkında Resmi Belgede Sahtecilik Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden;
1.Sanık savunması, katılan beyanı, ekspertiz raporu göz önünde bulundurulduğunda sanığın suçu işlemediğine, mahkemenin sanık hakkında tekerrüre esas alınamasa da sabıkalı oluşu da dikkate alınarak cezanın ertelenmesine veya hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına takdiren yer olmadığına ilişkin gerekçesi ile lehe hükümlerin uygulanmadığına yönelik temyiz sebepleri yerinde olmadığından mahkeme hükmünde bu yönüyle hukuka aykırılık görülmemiştir.
2.5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
3. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri reddedilmiştir.

B. Sanık hakkında Bilişim Sistemleri Banka Veya Kredi Kurumlarının Araç Olarak Kullanılması Suretiyle Dolandırıcılık Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden;
1.Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.
2.İstanbul Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesinin, 14.04.2015 tarihli ve 2014/308 Esas, 2015/124 Karar sayılı kararında, Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülen; 5237 sayılı Kanun’un 158 inci maddesinin birinci fıkrasının (e), (f), (j) ve (k) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı Kanun’un 52 nci maddesi uyarınca, 20,00-100,00 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerektiği gözetilmeksizin hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini dışında hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
A.Sanık hakkında Resmi Belgede Sahtecilik Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden;
Gerekçe bölümünde (A) bendinde açıklanan nedenle İstanbul Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesinin, 14.04.2015 tarihli ve 2014/308 Esas, 2015/124 Karar sayılı kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

B. Sanık hakkında Bilişim Sistemleri Banka Veya Kredi Kurumlarının Araç Olarak Kullanılması Suretiyle Dolandırıcılık Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden;

Gerekçe bölümünde (B) bendinde açıklanan nedenle İstanbul Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesinin, 14.04.2015 tarihli ve 2014/308 Esas, 2015/124 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz istemi yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hüküm fıkrasının adli para cezası ile ilgili kısımların çıkartılarak yerine sırasıyla sanık … hakkında “2200 gün”, “1833 gün” ve ”36.660,00 TL” ibaresinin eklenmesi suretiyle suretiyle hükmün Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

16.03.2023 tarihinde karar verildi.