YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/19884
KARAR NO : 2023/4291
KARAR TARİHİ : 23.05.2023
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Resmi belgede sahtecilik, bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet, beraat
Sanık … müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, hükmolunan cezanın süresine göre koşulları bulunmadığından, 5320 sayılı Kanun’un 8 … maddesinin birinci fıkrası gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 318 … maddesi uyarınca reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:
Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 … maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Kanun’un 305 … maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Denizli 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 02.06.2015 tarihli ve 2014/85 Esas, 2015/217 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan, 5237 sayılı … Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 204 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca 3’er yıl hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına; nitelikli dolandırıcılık suçundan 5237 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca beraatlarına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Sanık …’nın temyiz isteği; suça konu çekin sahte olduğunu bilmeyerek imzaladığına, diğer sanık …’in yönlendirmesi ile çeki tanık B.K.’den aldığını beyan ettiğine, verilen cezayı kabul etmediğine,
Sanık … müdafiinin temyiz isteği, suça konu çekin diğer sanık tarafından getirildiğine, sanık …’nın sorumluluğunun müvekkiline yüklenemeyeceğine ve resen gözetilecek sebepler ve duruşma talebi ile birlikte kararın bozulmasına,
Katılan vekilinin temyiz isteği her iki sanık hakkında verilen beraat kararlarının bozulması talebine
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Katılan …’in … Tekstil San. Tic. Ltd. Şti.den olan alacağı için icra takibi başlattığı, sanık …’in de icra dosyasına kefil olarak suça konu, mağdur …’a ait 16.100,00 TL bedelli sahte çeki verdiği iddiasıyla her iki sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından kamu davaları açılmıştır.
2. Sanık … savunmasında, suça konu çeki sanık …’dan, sattığı mallar karşılığında aldığını ve borcuna karşılık da katılana verdiğini, çekin sahte olduğunu bilmediğini; sanık … ise, sanık …’in, … isimli bir kişiye borcu olduğunu ona hatır çeki vereceğini söyleyerek, suça konu çeki kendisinin de cirolamasını istediğini, bu şekilde çeki ciroladığını, çekin sahte olduğunu bilmediğini beyan etmiş, sanıklar sonraki savunmalarında ise; çeki B.K. isimli kişiden aldıklarını beyan etmişlerdir.
3. Tanık B.K. beyanında; suça konu çeki sanıklara vermediğini, sanıklarla bir ticari ilişkisinin bulunmadığını bildirilmiştir.
4. İzmir Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğünün 05.02.2014 tarihli ekspertiz raporunda; suça konu çekin tamamen sahte olduğu, aldatıcılık niteliğinin bulunduğu, çekin ön yüzündeki düzenlemeye ilişkin yazılar ile keşideci imzasının sanıkların, mağdur … ve katılanın eli ürünü olmadığı, arka yüzündeki ciro yazıları ve imzalarının adı geçenlerin eli ürünü olduğu belirtilmiştir. Çek aslı üzerinde Mahkeme tarafından yapılan gözlemde; çekin aldatıcılık niteliğinin bulunduğu belirtilmiştir.
5. Mahkemece, sanıkların nereden temin ettikleri belirlenemeyen çeki ciro ederek katılana verdikleri, çeki nereden ve hangi hukuki ilişkiye dayanarak aldıklarına dair çelişkili beyanlarda bulunmaları göz önüne alınarak, resmi belgede sahtecilik suçunu işledikleri sabit kabul edilip bu suçtan mahkûmiyet, sanıkların çeki katılana önceden … borçları nedeniyle verdikleri, katılan beyanı ile sabit kabul edilerek nitelikli dolandırıcılık suçundan beraat hükümleri kurulmuştur.
IV. GEREKÇE
A. Resmi Belgede Sahtecilik Suçundan Kurulan Mahkumiyet Hükümlerine Yönelik Sanık … Müdafii ve Sanık …’nın Temyizleri Yönünden
1. Suça konu çekin sanıklar tarafından cirolanarak katılana verilmesi suretiyle tedavüle sokulduğunun sabit olduğu, sanıkların çeki hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıkları hususunda gerek kendi aralarında, gerekse de birbirleriyle çelişkili beyanlarda bulunmaları, tanık B. K.’in, sanıkların savunmalarını doğrulamayan beyanları, alınan uzmanlık raporu ve tüm dosya içeriğine göre, sanık … müdafii ve sanık …’nın sanıkların atılı suçu işlemedikleri şeklindeki temyiz sebepleri yerinde görülmeyerek, kurulan hükümlerde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suçun vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanıklar hakkında kurulan hükümlerde, hukuka aykırılık bulunmamıştır.
3. 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
B. Nitelikli Dolandırıcılık Suçundan Kurulan Beraat Hükümlerine Yönelik Katılan Vekilinin Temyizi Yönünden
Katılan …’in 09.06.2015 havale tarihli dilekçesi ile sanık …’e yönelik temyiz hakkından feragat ettiği anlaşılmakla, katılan vekilinin temyizinin sanık …’ya yönelik olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
1. Sanık hakkında kurulan hükme yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesinde, suça konu çekin sanık tarafından, katılana, önceden … borca karşılık verildiğinin, katılan beyanı ve tüm dosya kapsamına göre sabit olması nedeniyle hükümde hukuka aykırılık görülmemiştir.
2.Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, Mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle, Denizli 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 02.06.2015 tarihli ve 2014/85 Esas, 2015/217 Karar sayılı kararlarında sanık … müdafii, sanık … ve katılan vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
23.05.2023 tarihinde karar verildi.