Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2021/19817 E. 2023/3777 K. 09.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/19817
KARAR NO : 2023/3777
KARAR TARİHİ : 09.05.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, Özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 … maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 … maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Nazilli 5. Asliye Ceza Mahkemesinin, 26.05.2015 tarihli ve 2014/484 Esas, 2015/448 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında;
a. Özel belgede sahtecilik suçundan sanık hakkında, 5237 sayılı … Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 207 nci maddesinin birinci fıkrası ile 62 nci, 53 üncü ve 58 … maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezasına mahkûmiyet, hak yoksunlukları ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine,
b. Dolandırıcılık suçundan 5237 sayılı Kanun’un 157 nci maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü ve 58 … maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis ve 10.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği; üzerine atılı suçları işlemediğinden suçsuz olduğunu ve kararın bozulmasına karar verilmesi gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Olay tarihinde katılanın sanığa traktör sattığı, traktörün devrini noterden gerçekleştirdiği esnada sanığın para gelecek diyerek katılanı oyaladığı, sonrasında katılana senet verdiği, aynı zamanda traktörün parasını banka kanalı ile ödeyeceğinden bahisle katılandan “isim, soyad, tarih ve imza” bulunan bir belge aldığı, katılanın sanık aleyhine elinde bulunan senet ile icra takibi başlattığında, sanığın elinde bulunan yazılı kağıdın üst kısmını bilgisayar ortamında kendi lehine ibraname şeklinde düzenleyerek icra takibini durdurduğu, bu suretle sanığın üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarını işlediği iddiasıyla kamu davası açılmıştır.
2. Sanık aşamalarda alınan savunmasında; katılandan traktör satın aldığını, kendisinin de ona elden para ödediğini ve sonra kendisinden “paramı nakit olarak aldım” diye yazılı bir belge aldığını, katılana senet düzenleyip vermediğini belirterek atılı suçlamayı kabul etmemiştir.
3. Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Adli Belge İnceleme Şubesinin 08.05.2015 tarihli raporunda; suça konu ibranamede yapılan incelemede; belgede … yazılarının ve alttaki imza, isim, tarih ve T.C. kimlik numarası rakamlarının A4 kağıdı boyutlarındaki belgelerin bütünü dikkate alındığında mutat yerleşimli olmadığı, ayrıca inceleme konusu belgenin en altta mavi mürekkepli kalem ile yazılı bölümündeki rakamlarının günler bölümünün birler basamağında evvelce bulunan “0” rakamının farklı fiziki evsafta kalem ile tamamlama yöntemiyle “9” rakamına dönüştürülmüş olduğu, böylelikle evvelce “20/12-2013” olan tarihin “29/12-2013” tarihine tahrifen değiştirilmiş olduğu,inceleme konusu belgede alt taraftaki tarih rakamlarının “20/12-2013” üst taraftaki tarih rakamlarının ise “29-12-2013” olması nedeniyle, yazıların aynı zamanda yazılmayıp üst taraftaki yazıların alttaki isim, tarih, T.C. kimlik numarası ve imzalardan daha sonraki bir tarihte yazılmış oldukları kanaatine varıldığı belirtilerek tespitte bulunulmuştur.
4. Mahkemece suça konu belgenin incelenmesinde; ibraname evrakının arka kısmında araç tesciline ilişkin geçici belge olduğu, ön kısımda makbuz ve ibraname başlığı ile 29.12.2013 tarihli senedin tamamen ve elden tahsil edildiğine dair yazı bulunduğu, suça konu senedin ayrıca iade edileceğinin belirtildiği, ibraname altında katılanın T.C. kimlik numarası, isim ve soyadı, 29.12.2013 tarihi ve imzasının olduğu, katılana ait bilgilerin el yazısı ile yazılmış olduğu tespit edilmiştir.
5. Katılan; zararının giderilmediğini, sanıktan şikayetçi olduğunu ve davaya katılmak istediğini beyan etmiştir.
6. Tanıklar Ö.T ve H.Ö’nün alınan beyanlarında, katılanın iddiasını doğrulayarak sanığın telefonda katılana atılı suçu işlediğini itiraf ettiğini beyan etmiştir.
7. Mahkemece yapılan yargılamada yüklenen suçun sübut bulduğu kabul edilerek sanık hakkında temyiz incelemesine konu mahkûmiyet hükümleri kurulmuştur.

IV. GEREKÇE
A. Özel Belgede Sahtecilik Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
1. Dosya içerisinde mevcut bulunan sanık savunması, katılan ve tanıkların beyanları, Adli Tıp Kurumu raporu ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde sanığın mahkumiyetine karar veren mahkemenin takdir ve kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.

2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.
3. 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin uygulanmasında Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
B. Dolandırıcılık Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Sanığa yüklenen dolandırıcılık suçu nedeniyle, hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34 üncü maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun’un 253 üncü ve 254 üncü madde fıkraları gereğince uzlaştırma işlemleri için gereği yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri zorunluluğu nedeniyle hüküm hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
A. Özel Belgede Sahtecilik Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçe Bölümünde (A) bendinde açıklanan nedenlerle Nazilli 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 26.05.2015 tarihli ve 2014/484 Esas, 2015/448 Karar sayılı kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

B. Dolandırıcılık Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçe bölümünün (B) bendinde açıklanan nedenle Nazilli 5. Asliye Ceza Mahkemesinin, 26.05.2015 tarihli ve 2014/484 Esas, 2015/448 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden başkaca yönleri incelenmeyen hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 … maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

09.05.2023 tarihinde karar verildi.