Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2021/17477 E. 2023/306 K. 24.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/17477
KARAR NO : 2023/306
KARAR TARİHİ : 24.01.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/241 E., 2015/10 K.
SUÇLAR : Bilişim sistemlerinin banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık, bilişim sistemine hukuka aykırı olarak girme
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAMEGÖRÜŞÜ : Kısmi onama, kısmi bozma

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
Amasya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 27.01.2015 tarihli ve 2014/241 Esas, 2015/10 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık ve bilişim sistemine hukuka aykırı olarak girme suçlarından 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 58 inci maddesi gözetilerek 243 üncü maddesinin birinci fıkrası, 62 nci ve 53 üncü maddeleri uyarınca 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve hak yoksunluklarına, 5237 sayılı Kanun’un 158 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi, 35 inci maddesi birinci fıkrası, 62 nci, 52 nci ve 53 üncü maddeleri uyarınca 10 ay hapis ve 1.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği; somut bir delil olmadan karar verildiği gerekçesiyle hükmü temyiz ettiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Sanığın, katılan …’ın www.facebook.com isimli internet sitesinde oluşturduğu profilinin şifrelerini ele geçirdiği, bu kişinin profil listesinde arkadaş olarak kayıtlı diğer katılan …’den paraya ihtiyacı olduğunu söyleyerek www.nesine.com isimli internet sitesi hesabına para göndermesini istediği, katılanın 1.200,00 TL parayı internet bankacığı aracılığı ile www.nesine.com isimli internet sitesi hesabına EFT yaptığı, katılanın www.nesine.com internet sitesine havale ettiği 1.200,00 TL paranın 12278128 üye numarasına sahip sanık …’a ait olduğu, bu üye numarası ile ilişkilendirilen banka hesap numarasına paranın aktarılacağı esnada, katılan …’ün katılan …’i telefonla arayarak facebookta görüştüğü kişinin Çiğdem olmadığını anlaması üzerine EFT işlemini iptal ettiği, …’a ait söz konusu TR 0015 800 7287 61085 iban numaralı hesabın sanık …’a ait olduğunun belirlendiği, sanığın …’ın facebook şifresini kırarak, bilişim sistemine hukuka aykırı olarak girerek ve bu sistemi kullanarak katılan …’i hileli hareketlerle aldatıp bu şekilde kendisine yarar sağlamaya çalıştığı, katılanın söz konusu EFT işlemini iptal ettirmesi nedeniyle eylemin teşebbüs aşamasında kaldığı gerekçeleriyle nitelikli dolandırıcılık ve bilişim sistemine hukuka aykırı olarak girme suçlarından mahkûmiyet hükümleri kurulmuştur.

IV. GEREKÇE
A. Sanık Hakkında Nitelikli Dolandırıcılık Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden;
5237 sayılı Kanun’un 158 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (f) bendine göre suç tarihinde cezanın alt sınırının 3 yıl hapis olduğu gözetilmeden, temel cezanin 2 yıl hapis olarak belirlenmesi suretiyle eksik ceza tayini isabetsizliği aleyhe temyiz olmadığından ve ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 04.10.2018 tarihli, 2015/8-656 Esas ve 2018/404 Karar sayılı içtihadında belirtildiği üzere; 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 81 inci maddesi ile değişik 106 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca adli para cezalarının ödenmemesi halinde kamuya yararlı bir işte çalışma tedbirine de karar verilebileceği gözetilerek, sanık hakkında kurulan hükümde infaz yetkisini de kısıtlar şekilde adli para cezasının ödenmemesi halinde hapse çevrileceğinin ihtar edilmiş olması, infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı görüldüğünden bozma nedeni yapılmamıştır.
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık hakkında sübut konusunda ulaşılan sonuçta hukuka aykırılık bulunmamıştır. Ancak;
Sanığın tekerrüre esas alınan Seydişehir Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/99 Esas ve 2012/77 Karar sayılı kararının yapılan UYAP kontrolünde, Yargıtay (Kapatılan) 23. Ceza Dairesinin 18.02.2016 tarihli, 2015/6965 Esas, 2016/1586 Karar sayılı ilamı ile düzeltilerek onanmak suretiyle kesinleştiği anlaşıldığından, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 08.04.2008 tarihli ve 57/74 E. K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere ve 5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesine göre, suç tarihinden sonra kesinleşen ilamların tekerrüre esas alınamayacağı dikkate alınarak, sanık hakkında, suç tarihinden sonra kesinleşen ilamın tekerrüre esas alınması,
Hukuka aykırı olup söz konusu hukuka aykırılık Yargıtay tarafından giderilmiştir.
B. Sanık Hakkında Bilişim Sistemine Hukuka Aykırı Olarak Girme Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden;
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri reddedilmiştir.
1. Ancak; sanığın, katılan …’ın facebook hesabına ilişkin bilgileri ele geçirip katılana ait facebook hesabına girerek, sistemdeki verileri bozup, değiştirip, katılan …’in hesabına erişimini engellemesi şeklinde gerçekleşen eyleminin 5237 sayılı Kanun’un 244 üncü maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenen bilişim sistemindeki verileri bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunu oluşturacağı gözetilmeden suç vasfında hataya düşülerek aynı Kanun’un 243 üncü maddesinin birinci fıkrasına göre bilişim sistemine hukuka aykırı olarak girme suçundan mahkumiyetine hükmedilmesi,
2. Kabule göre de;
a) 5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesinin altıncı fıkrası gereğince tekerrür uygulamasına esas alınan Seydişehir Ağır Ceza Mahkemesinin, 23.05.2012 tarihli ve 2011/99 Esas, 2012/77 Karar sayılı ilamının 18.02.2016 tarihinde kesinleşmiş olması nedeniyle tekerrüre esas alınamayacağının gözetilmemesi,
Hukuka aykırı bulunmuştur.
b) 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesine ilişkin uygulamanın, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu anlaşılmıştır.

V. KARAR
A. Sanık Hakkında Nitelikli Dolandırıcılık Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden;
Gerekçe bölümünde (A) bendinde açıklanan nedenlerle Amasya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 27.01.2015 tarihli ve 2014/241 Esas, 2015/10 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği olarak hüküm fıkrasının (B) bendinin 8. paragrafının çıkartılması suretiyle hükmün, Tebliğname’ye kısmen aykırı olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B.Sanık Hakkında Bilişim Sistemine Hukuka Aykırı Olarak Girme Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden;
Gerekçe bölümünde (B) bendinde açıklanan nedenlerle Amasya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 27.01.2015 tarihli ve 2014/241 Esas, 2015/10 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, kısmen Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığı gözetilerek, 1412 sayılı Kanun’un 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca sanığın kazanılmış hakkının korunmasına,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

24.01.2023 tarihinde karar verildi.

yasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

24.01.2023 tarihinde karar verildi.