YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/17066
KARAR NO : 2022/14877
KARAR TARİHİ : 22.09.2022
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
1)Sanık …’in, katılan adına sahte olarak düzenlediği senedi babası olan diğer temyiz dışı sanık … aracılığı ile icra takibine koymak suretiyle resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarını işlediği iddia ve kabul olunan somut olayda; sanık …, temyiz dışı sanık … ve katılanın aşamalardaki çelişkili beyanları, suça konu senedin ihdasına sebep olduğu iddia edilen temyiz dışı sanık …’ye ait taşınmazın … adlı şahsa satıldığına yönelik tapu kayıt örneği ve hükme esas alınan Gaziantep 2.İcra Hukuk Mahkemesinin 2013/28 Esas sayılı dosyasındaki bilirkişi raporunda, yalnızca katılan yönünden yazı ve imza incelemesi yapıldığının anlaşılmış olması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından, öncelikle dinlenilmesinden vazgeçilen tanıklar … ve Aydın Yıldız’ın katılan beyanları ve sanık savunmaları okunmak suretiyle- olayla ilgili olarak ayrıntılı beyanlarına başvurulması, temyiz dışı sanık …, sanık … ve tanık olarak dinlenecek … ve …’ın suç tarihinden önceki imza ve yazı örneklerini içerir belgelerin çeşitli kurum ve kuruluşlardan araştırılarak temini, ayrıca huzurda yazı ve imza örnekleri alınarak uzman bir kurum ya da kuruluştan senet ön yüzündeki imza ve yazıların aidiyeti hususunda bilirkişi raporu alınması; katılana, sanık …’ye verdiğini beyan ettiği altın ve paraya dair borç ilişkisini ispatlamaya yarayacak fatura, irsaliye vb. belgelerinin olup olmadığının sorulması, sonucuna göre sanık …’in hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ile mahkûmiyet hükümleri kurulması,
2-Kabule göre de;
a-Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan hüküm yönünden, suça konu sahte senedin sanık …’in babası olan ve hakkında beraat hükmü verilen temyiz dışı sanık … tarafından icra takibine konu edildiği, sanık … tarafından konulmadığının anlaşılması karşısında, eyleminin, hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nin 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaştırma kapsamında kalan ve TCK’nın 157/1 maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçunu oluşturacağı gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek hüküm tesisi,
b-5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 22.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.