Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2021/16631 E. 2023/4156 K. 17.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/16631
KARAR NO : 2023/4156
KARAR TARİHİ : 17.05.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Mahkûmiyet

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 … maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 … maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Ankara 18. Asliye Ceza Mahkemesinin, 19.06.2015 tarihli ve 2014/495 Esas, 2015/736 Karar sayılı kararı ile: sanık hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan, 5237 sayılı … Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 155 … maddesinin birinci fıkrası, 62 … maddenin birinci fıkrası, 52 … maddenin ikinci fıkrası, 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca 6.000,00 TL adli para cezası ve 80,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği; hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünün bozulmasına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Olay tarihinde sanığın katılana ait iş yerinde çalıştığı, katılana ait iş yerinin para çekmecesinde bulunan, Finansbank bankamatik kartını hırsızladığı, şifresini daha önce bildiği karttan 2.650,00 TL para çektiği iddiasıyla sanık hakkında başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan kamu davası açılmıştır.
2. Sanığın aşamalarda alınan savunmalarında, banka kartının ve şifresinin katılanın işyeri temsilcisi K.A. tarafından verildiğini, Maltepe’de bulunan Finansbank’a ait bankamatikten para çektiğini ve K.A.’ya verdiğini, en son çektiği 360,00 TL’yi vermediğini, K.A.’nın bu para ile aracını tamir ettir dediğini, aracının o gün tamirhaneden çıkmadığını, rahatsızlandığını işyerine gitmediğini, kendisine iftira atıldığını savunmuştur.
3. Katılan aşamalarda alınan beyanlarında; sanığın kendi işyerinde yaklaşık 2 ay kadar çalıştığını, işyeri temsilcisi K.A.’nın sanığı işe aldığını, kullanmaları için kendisinin Finansbank’a ait kredi kartını dükkana bıraktığını, bu hususta K.A.’ya talimat verdğini, K.A.’nın da lokantanın hasılatını bankadan çekmesi için banka kartı ve şifresini sanığa verdiğini, ancak en son olayda sanığın bankadan çektiği parayı getirip iade etmediğini beyan etmiştir.
4. Mahkemece dinlenilen Tanık K.A beyanında, katılanın iddiasını doğrulamıştır.
5. Mahkemece,” her ne kadar sanık hakkında başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan dava açılmış ise de; sanığın bu şekilde subut bulan eyleminin TCK.nın 155/2 maddesi kapsamında hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğunun anlaşıldığı” gerekçesiyle, sanık hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan mahkumiyet kararı verilmiştir.

IV. GEREKÇE
1.Sanığa yüklenen ve 5237 sayılı Kanun’un 155 … maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu nedeniyle, 24.10.2019 tarih ve 30928 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun’un 26 ncı maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun’un 253 ve 254 üncü maddeleri gereğince uzlaştırma işlemleri yapılmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu anlaşılmıştır.
2. Hüküm fıkrasında sanığa isnat edilen eylemin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu kabul edilmesine rağmen, hüküm fıkrasında uygulama maddesinin 5237 sayılı Kanun’un “155 … maddesinin birinci fıkrası” şeklinde yazılması, mahallinde düzeltilmesi mümkün maddi hata olarak kabul edilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Ankara 18. Asliye Ceza Mahkemesinin, 19.06.2015 tarihli ve 2014/495 Esas, 2015/736 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden başkaca yönleri incelenmeyen hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 … maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

17.05.2023 tarihinde karar verildi.