Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2021/15466 E. 2023/7932 K. 02.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/15466
KARAR NO : 2023/7932
KARAR TARİHİ : 02.11.2023

B O Z M A Ü Z E R İ N E
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2017/690 E., 2018/977 K.
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1…. 13. Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.04.2014 tarihli ve 2013/241 Esas, 2014/172 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında dolandırıcılık suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 157 nci maddesinin birinci fıkrası, 52 ve 53 üncü maddeleri uyarınca 4 yıl hapis ve 80.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
2. … 13. Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.04.2014 tarihli ve 2013/241 Esas, 2014/172 Karar sayılı kararının, sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 15. Ceza Dairesinin, 20.06.2017 tarihli ve 2017/17298 Esas, 2017/15961 Karar sayılı ilâmıyla;”…sanığa yüklenen dolandırıcılık suçu nedeniyle, hükümden sonra 02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaştırma işlemleri için gereği yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini zorunluluğu” nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.
3. Bozma üzerine, … 13. Asliye Ceza Mahkemesinin, 19.12.2018 tarihli ve 2017/690 Esas, 2018/977 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında dolandırıcılık suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 157 nci maddesinin birinci fıkrası, 52 ve 53 üncü maddeleri uyarınca 4 yıl hapis ve 80.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği;kimseyi mağdur etmemesine rağmen cezanın çok yüksek olduğuna ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1.Katılanın, aracını sahibinden.com sitesinde ilanda görerek talip olan sanıkla …’de buluşarak satış konusunda anlaştığı, sanığın parayı anne dediği birinden alacağına, bankadan çekip getireceğine ikna ederek noterde resmi satış işlemlerini tamamladıkları, parayı daha sonra vereceğine katılanı ikna edip araç bedelini vermeyen ve aracı 04.11.2011 tarihinde akrabasına satan sanık hakkında dolandırıcılık suçundan kamu davası açılmıştır.
2. Sanık savunmasında; 12.500,00 TL’ye anlaştıklarını, 10.000,00 TL’sini verdiğini kalan tutar için senet düzenlemeyi teklif ettiğini ancak katılanın kabul etmediğini ve sonra da bu parayı istemediğini beyan etmiştir.
3. Mahkemece sanık hakkında dolandırıcılık suçu sübut ettiğinden mahkumiyet hükmü kurulmuştur.

IV. GEREKÇE
1. Sanık savunması, katılanın beyanı, bilirkişi raporu, tutanaklar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde sanığın mahkûmiyetine karar veren mahkemenin takdir ve kabulünde bir isabetsizlik görülmemiş; Mahkemenin sanık hakkında alt sınırdan uzaklaşarak ceza tayin etmesi ve takdiri indirim uygulanmamasına ilişkin gerekçesi yeterli ve hukuka bulunmuş; sanığın temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
2. 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
3. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … 13. Asliye Ceza Mahkemesinin, 19.12.2018 tarihli ve 2017/690 Esas, 2018/977 Karar sayılı kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

02.11.2023 tarihinde karar verildi.