YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/14327
KARAR NO : 2021/7057
KARAR TARİHİ : 22.09.2021
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
A)Sanıklar , …, …, …, …, … (…), …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … ve … hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükümlerine yönelik Cumhuriyet savcısı ve katılan kurum vekilinin temyizinin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilen ve değerlendirilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan kanaat ve takdirine, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak dosya içeriğine uygun şekilde açıklanan gerekçeye göre; yüklenen suçun yasal unsurları itibarıyla oluşmadığı Mahkemece kabul ve takdir kılınmış olmakla, Cumhuriyet savcısı ve katılan kurum vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden hükümlerin ONANMASINA,
B)Sanıklar …, … ve … hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükümlerine yönelik Cumhuriyet savcısı ve katılan kurum vekili ile vekalet ücretiyle sınırlı olmak üzere sanık … müdafisi, sanık … müdafisi ve sanık … müdafisinin temyizlerinin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, Cumhuriyet savcısı ve katılan kurum vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir, ancak;
1136 sayılı Kanun’un 168 ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanıklar lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanık … müdafisi, sanık … müdafisi ve … müdafisinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasına “Sanıklar …, … ve …’in kendilerini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, adı geçen sanıkların her biri için ayrı ayrı olmak üzere, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 3.000 TL vekalet ücretinin hâzineden alınıp sanıklar …, … ve …’e verilmesine” ibaresinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
C) Sanık … hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen beraat hükmüne yönelik Cumhuriyet savcısı ve katılan kurum vekili ile vekalet ücretiyle sınırlı olmak üzere sanık … müdafisinin temyizlerinin incelenmesinde;
Sanığa yüklenen resmi belgede sahtecilik suçunun Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e maddesinde öngörülen olağan dava zamanaşımının, kesen son sebep olan sanığın sorgusunun yapıldığı 25/12/2012 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla Cumhuriyet savcısı, katılan kurum vekili ile sanık … müdafisinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen olağan dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
D) Sanık … hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükmüne yönelik Cumhuriyet savcısı ve katılan kurum vekilinin temyizlerinin incelenmesinde;
Sanığın UYAP aracılığıyla MERNİS üzerinden ulaşılan nüfus kaydına göre hükümden sonra 08/02/2020 tarihinde öldüğü belirlendiğinden, bu durumun kesin olarak tespiti halinde 5237 sayılı TCK’nin 64/1 ve 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddeleri uyarınca kamu davasının düşmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısı ve katılan kurum vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 22.09.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.