Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2021/13914 E. 2022/16214 K. 13.10.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/13914
KARAR NO : 2022/16214
KARAR TARİHİ : 13.10.2022

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik

Sanık müdafisinin duruşmalı inceleme isteminin, hükmolunan cezanın süresine göre koşulları bulunmadığından, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 318. maddesi uyarınca reddine oy birliğiyle karar verildikten sonra gereği görüşüldü;
1)Sanığın, suça konu 25.04.2006 keşide, 15.03.2011 ödeme tarihli, 5.000.000.TL bedelli, katılan adına düzenlenmiş sahte senedi tahsil için bankaya verdiği, bankanın ödememe protestosu çekmesi nedeniyle durumdan haberdar olan katılanın şikayetçi olduğu, bu surette sanığın nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediği iddia ve kabul olunan olayda; hükme dayanak adli tıp uzmanı Dr. … …’dan alınan 26.12.2011 tarihli bilirkişi raporu ile Adana Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü tarafından asistanlar … ve … tarafından düzenlenen 09.05.2012 tarihli ekspertiz raporlarında, suça konu senetteki borçlu imzasının sanık ve katılanın eli ürünü olmadığının belirtilmesine karşın, sanık müdafisinin dosyaya sunduğu 18.07.2012 tarihli ve 09.11.2012 tarihli uzman mütaalalarında senetteki borçlu imzasının katılanın eli ürünü olduğunun rapor edilmesi, her ne kadar sanık müdafisi tarafından dosyaya sunulan raporlarda imza incelemesi senet fotokopisi üzerinden yapılmış ise de; hükme esas alınan raporlarda bilhassa sanığın ve katılanın suç tarihi öncesinde samimi amaçlarla yazıp imzaladıkları belgeler getirtilmeden ve de sadece imza ile sınırlı olarak bilirkişi incelemesi yapılmış olması, katılanın sanığı tanıdığı, ancak herhangi bir ticari ilişkilerinin mevcut olmadığını beyan etmesine karşın, sanığın soruşturma aşamasında “.. …’ı yaklaşık 15 yıldır tanıyorum, kendisiyle dostluğumuz ve ayrıca ticari ilişkilerimiz de vardır, kendisiyle yapmış olduğumuz bir alış veriş sonucunda kendisine… cd. … Tekstil isimli bana ait iş yerimde 5 milyon TL nakit para verdim, parayı vermeme karşılık kendisi de bana şu an fotokopisi göstermiş olduğunuz 15/03/2011 vadeli, 5.000.00 YTL bedelli senedi verdi… senedi verirken yanımızda kardeşlerim …, … … ile yeğenim … … da vardı, … ise iş yerine tek başına gelmişti, onun yanında kimse yoktu…” şeklinde, yine kovuşturma aşamasında alınan savunmasında “…beraber iş yapma ve ortak olma amacıyla kendisine güvenerek bütün mal varlığımı bu şahsa ipotek ettim. Mal varlığımı ona verdim. Yine kurduğu akaryakıt dağıtım şirketine ortak yapacağını beyan ederek benden yüklü miktarda para aldı. Bu aldığı paraları iade etmek amacıyla da bana iddianamede bahse konu bonoyu bizzat benim huzurumda … imzalayarak bana verdi….” şeklinde savunmada bulunması, savunmayı destekler nitelikte sanık müdafisi tarafından dosyaya sunulan bir kısım belgelerde, sanığın ve “…” soyadlı yakınlarının katılana ait şirketler lehine birden fazla taşınmazlarını ipotek verdiklerini ileri sürerek belge sunması, taraflar arasında parasal anlamda geniş çaplı bir ticari ilişki olduğu beyan edilmesine rağmen bu hususların doğruluğunun araştırılmamış olması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenebilmesi bakımından; öncelikle sanığın ve katılanın suç tarihinden öncesi samimi amaçlarla yazıp imzaladıkları belge asılları temin edilerek Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinde senetteki yazı ve imzaları da kapsar şekilde heyet raporu alınması, sanığın savunması doğrultusunda, sanığın ve katılanın yetkilisi oldukları şirketlere ait defter ve belgeler getirtilip, davaya konu senedin verilmesine ilişkin ticari ilişkinin bulunup bulunmadığının tespiti, bilhassa sanık müdafisi tarafından dosyaya sunulan ipotek belge asılları getirtilerek, sanık tarafından katılanın şirketleri lehine ipotek verilip verilmediğinin araştırılması, suça konu senedin verilmesi sırasında tarafların yanında oldukları beyan edilen sanığın kardeşleri … ve … … ile yeğeni … …’nın tanık sıfatıyla dinlenmesi dolandırıcılık suçu yönünden ise; ilgili bankadan suça konu senedin sadece alacağın tahsili için mi, yoksa bir krediye teminat olarak mı ya da senet bedelindeki alacağın bankaya temlik edilip edilmediği de sorularak, sonucuna göre; tahsil için verilmesi halinde eylemin TCK’nin 158/1-f; teminat için verilmesi halinde TCK’nin 158/1-j; alacağın temliki halinde ise eyleminin 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nin 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaşma kapsamında kalan TCK’nin 157. maddesinde düzenlenen “basit dolandırıcılık” suçu kapsamında kalıp kalmayacağı tartışılarak suç vasfının belirlenmesi, buna göre; sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile mahkumiyet hükümleri kurulması,
2)Kabule göre de;
a)5237 sayılı TCK’nin 51/7. maddesinde “hükümlünün denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi veya kendisine yüklenen yükümlülüklere hâkimin uyarısına rağmen uymamakta ısrar etmesi halinde ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verileceğinin” belirtilmesi karşısında; mahkemece “denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde ertelenen cezasının infaz kurumunda çektirilmesine,” dair karar verilerek infazı kısıtlayacak şekilde hüküm kurulması,
b)Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, 5237 sayılı TCK’nin 53/1-c. maddesindeki hak yoksunluklarının alt soy dışındakiler için uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafilerinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, aynı Kanun’un 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 13.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.