YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/13413
KARAR NO : 2021/6432
KARAR TARİHİ : 14.09.2021
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
Hükümden önce 05.08.2017 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7035 sayılı Kanun’un 21. maddesi ile 5271 sayılı CMK’nin 291. maddesinin 1. fıkrasında düzenlenen ve Bölge Adliye Mahkemelerinin kararlarına karşı yedi gün olarak öngörülen temyiz süresinin on beş gün olarak değiştirildiği, ancak Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçtiği 20.07.2016 tarihinden önce verilen ve Yargıtay’dan geçen dosyalar hakkında 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca hüküm kesinleşinceye kadar 1412 sayılı CMUK’nin 305 ila 326. maddelerinin uygulanması gerektiği ve 1412 sayılı CMUK’nin 310. maddesi uyarınca da temyiz süresinin bir hafta olduğu gözetilmeden temyiz süresinin 15 gün olduğu belirtilmek suretiyle yanıltıcı ifade kullanılmış olması nedeniyle; Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 13.10.2015 tarihli 2015/11-120 Esas ve 2015/313 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, avukatlar da dahil olmak üzere başvurucuların kanun yolunda yanılmalarına sebep olunduğu gibi Anayasa Mahkemesinin 09.06.2016 tarihli kararına göre de bu durumun adil yargılanma hakkı kapsamında mahkemeye erişim hakkının ihlali niteliğinde bulunması karşısında, sanık …’in 18.12.2017 tarihli temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek ve sanıklara yüklenen dolandırıcılık suçunun 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaşma kapsamında olması nedeniyle, dosyanın uzlaştırma bürosuna tevdi edildiği ancak uzlaşmanın sağlanamadığı belirlenerek yapılan incelemede;
Sanıklar hakkında hükme esas alınan ve sanıkların tapuda bir başkası adına kayıtlı olan dairenin satışı hususunda anlaşarak aldattıkları katılandan 25.000 TL menfaat temin etmek suretiyle dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia ve kabul olunan olayda; … 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından … Vergi Dairesi Müdürlüğüne yazılan … Yapı İnşaat Taahhüt Yapı Ürünleri ismiyle bir mükellefleri olup olmadığına ilişkin 03/11/2016 tarihli müzekkereye verilen cevabi yazıda sistem bilgisayar kayıtlarında yapılan sorgulama sonucunda dairede vergi mükellefiyet kaydı bulunmadığının bildirilmesi karşısında, tebliğnamedeki bu hususta bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Bozma uyularak yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, fiilin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, cezaların kanuni takdir sınırlarında uygulandığı, incelenen dosyaya göre kurulan hükümlerde bir isabetsizlik bulunmadığı tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, katılan vekilinin ve sanıkların temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden, hükümlerin ONANMASINA, 14.09.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.