Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2021/12490 E. 2022/14127 K. 06.07.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/12490
KARAR NO : 2022/14127
KARAR TARİHİ : 06.07.2022

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi

1-Resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet hükmüne ilişkin temyizin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, sanığın diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir, ancak;
Sanık hakkında tekerrüre esas alınan İzmir 5.Ağır Ceza Mahkemesinin 30.12.2005 tarihli, 2004/231-2005/507 sayılı kararı hakkında Yargıtay 11. Ceza Dairesi’nin 30.11.2021 tarihli, 2021/1844 Esas-2021/11147 Karar sayılı ilamı ile düşme kararı verildiği anlaşıldığından belirtilen hükümlülüğün tekerrüre esas alınamayacağı, sanığın adli sicil kaydında yer alan Sincan 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2005/510 Esas ve 2008/193 Karar sayılı ilamıyla hükmolunan 11 ay 20 gün hapis cezasının tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmeden, İzmir 5.Ağır Ceza Mahkemesinin 30.12.2005 Tarih ve 2004/231-2005/507 karar sayılı ilamına ilişkin hükmün esas alınması,
Yasaya aykırı sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Yasa’nın 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından TCK’nun 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm tümden çıkartılarak, yerine “ Sincan 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2005/510 Esas ve 2008/193 Karar sayılı ilamının tekerrüre esas olduğu anlaşılmakla, TCK’nin 58/6-7. maddeleri uyarınca verilen cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına” ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Dolandırıcılık suçundan mahkumiyet hükmüne ilişkin temyizin incelenmesinde;
24.10.2019 tarih ve 30928 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile 5271 sayılı CMK’nin 253. maddesinin üçüncü fıkrasına “birlikte” ibaresinden sonra gelmek üzere “aynı mağdura karşı” ibaresi eklenmiş olup, anılan kanun maddesinde yapılan değişiklikle uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte aynı mağdura karşı işlenmiş olması halinde uzlaşma hükümlerinin uygulanamayacağı nazara alındığında;
Sanığın üzerine atılı resmi belgede sahtecilik suçunun mağdurunun Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.04.2014 tarihli, 2013/11-397 Esas ve 2014/202 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere “kamu” olduğu, dolandırıcılık suçunun mağdurunun ise katılanlar … ve … olduğu, dolayısıyla sanığa isnat edilen resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarının mağdurlarının farklı olduğu anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK’nin 157/1 maddesinde düzenlenen dolandırıcılık suçu nedeniyle, hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nin 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma işlemleri için gereği yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün, 5320 sayılı Kanun’un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 06.07.2022 oy birliği ile karar verildi.