Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2021/12180 E. 2023/3498 K. 02.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/12180
KARAR NO : 2023/3498
KARAR TARİHİ : 02.05.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet

Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun’un) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
Ankara 24. Asliye Ceza Mahkemesinin, 10.05.2016 tarihli ve 2014/377 Esas, 2016/892 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 204 üncü maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Sanık … müdafii; müvekkilinin atılı suçu işlemediğini, hakkında lehe olan hükümlerin uygulanmadığını belirterek hükmü temyiz etmiştir.
2. Sanık … müdafii; müvekkilinin atılı suçu işlediğine dair dosyada somut ve inandırıcı delilin bulunmadığı, müvekkili hakkında lehe olan hükümlerin uygulanmadığını belirterek hükmü temyiz etmiştir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Sanık …’un yetkilisi olduğu … Metal Ltd. Şti. ile mal alış verişinde bulunan katılanın 41443 numaralı fatura ile 73.742,00 TL bedelli mal aldığı, almış olduğu mallar karşılığında yanında şirket kaşesi bulunmadığı için daha sonra müşteri çek ve senetleri göndermek üzere teminat olarak şahsı adına 73.742,00 TL bedelli, 22.01.2011 düzenleme tarihli senedi imzalayıp sanığa verdiği, katılanın 28.01.2011 tarihli tahsilat makbuzu ile toplam 73.801,00 TL bedelli 7 adet çeki sanığa teslim ederek teminat senedinin iadesini istediği, sanık …’un teminat senedini iade etmemesi üzerine Konya 1. Noterliğinde 09.02.2011 tarih ve 2248 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile teminat senedinin iadesini istediği, sanık …’un Ankara 50. Noterliğinin 22.02.2011 tarih ve 4081 numaralı ihtarnamesi ile taraflar arasındaki ticari geçmişte böyle bir teminat senedinin olmadığını katılana bildirdiği, sonraki tarihlerde sanık …’un … … ve …’ın iş yerinde çalışmış olan sanık … ile iş birliği yapıp senedin alacaklı hanesini … olarak doldurup, senedi …’a ciro ettiği, …’ın’ın da diğer sanık …’ya senedi ciro ettiği, daha sonra sanık …’ın Ankara 12. İcra Müdürlüğünün 2011/8200 Esas sayılı dosyası ile katılan hakkında icra takibi başlattığı iddiasıyla sanıklar hakkında kamu davası açılmıştır.

2. Sanıklar atılı suçu işlemediklerine yönelik savunmada bulunmuşlardır.
3. Mahkemece suç konusu senedin incelenmediği, senet üzerindeki yazı ve imzaların aidiyetine ilişkin bilirkişi raporunun alınmadığı anlaşılmıştır.
4. Mahkemece yapılan yargılamada sanıklar … ve … hakkında resmi belgede sahtecilik suçunun sübut bulduğu kabul edilerek temyiz incelemesine konu mahkûmiyet hükümleri kurulmuş, … oğlu …’ın suçla ilgisi bulunmadığından ve başka bir … yerine yanlışlıkla iddianame düzenlendiğinden beraatine, … oğlu … hakkında ise suç duyurusunda bulunulmasına karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
1. Sanık …’un yetkilisi olduğu … Metal Ltd. Şti. ile mal alış verişinde bulunan katılanın 41443 numaralı fatura ile 73.742,00 TL bedelli mal aldığı, almış olduğu mallar karşılığında yanında şirket kaşesi bulunmadığı için daha sonra müşteri çek ve senetleri göndermek üzere teminat olarak şahsı adına 73.742,00 TL bedelli, 22.01.2011 düzenleme tarihli senedi imzalayıp sanığa verdiği, katılanın 28.01.2011 tarihli tahsilat makbuzu ile toplam 73.801,00 TL bedelli 7 adet çeki sanığa teslim ederek teminat senedinin iadesini istediği, sanık …’un teminat senedini iade etmemesi üzerine Konya 1. Noterliği’nde 09.02.2011 tarih ve 2248 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile teminat senedinin iadesini istediği, sanık …’un Ankara 50. Noterliğinin 22.02.2011 tarih ve 4081 numaralı ihtarnamesi ile taraflar arasındaki ticari geçmişte böyle bir teminat senedinin olmadığını katılana bildirdiği, sonraki tarihlerde sanık …’un … … ve …’ın iş yerinde çalışmış olan sanık … ile iş birliği yapıp senedin alacaklı hanesini … olarak doldurup, senedi …’a ciro ettiği, …’ın’ın da diğer sanık …’ya senedi ciro ettiği, daha sonra sanık …’ın Ankara 12. İcra Müdürlüğünün 2011/8200 Esas sayılı dosyası ile katılan hakkında icra takibi başlattığı iddia olunan olayda; sanıkların bu şekilde sübut bulan eylemlerinin bedelsiz senedi kullanma suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hükümler kurulması,
2. Kabule göre de;
a. Belgede sahtecilik suçlarında aldatıcılık niteliğinin bulunup bulunmadığının takdirinin … ait olduğu göz önüne alınarak, suça konu senet aslının duruşmaya getirtilip incelenmek suretiyle özellikleri tutanağa geçirilip yasal unsurları taşıyıp taşımadığı ve aldatıcılık niteliğinin bulunup bulunmadığı yöntemince tartışılarak denetime olanak verecek şekilde dosya arasında bulundurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
b.Tanık olarak beyanı alınan ve hakkında suç duyurusunda bulunulan … oğlu … hakkında soruşturma yapılıp yapılmadığı ve hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması, açılmış olması halinde her iki dosyanın birleştirilerek yargılamaların birlikte yürütülüp sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği halde eksik araştırma ile mahkumiyet hükümleri kurulması,
hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Ankara 24. Asliye Ceza Mahkemesinin, 10.05.2016 tarihli ve 2014/377 Esas, 2016/892 Karar sayılı kararına yönelik sanık … müdafii ve sanık … müdafiinin temyiz istekleri yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

02.05.2023 tarihinde karar verildi.