YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/11394
KARAR NO : 2021/7180
KARAR TARİHİ : 23.09.2021
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Sahte fatura düzenleme
Adli tatil süresi içerisinde yapılan tebliğ işleri geçerli olup, 5271 sayılı CMK’nin 331. maddesi ve 14/02/1934 gün 47/1 Sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince, karar tebliğinin adli tatil içerisinde yapılması halinde sürelerin işlemeyeceği ve temyiz süresinin adli tatilin bittiği günden itibaren başlayacağı gözetildiğinde, katılan vekilinin temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Sanık hakkında “2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte düzenleme” suçlarından açılan kamu davasında; sanığın savunmasında, iş yerini bir arkadaşı ile birlikte açtığını, düzenlenen sahte faturalardan kesinlikle haberinin olmadığını, belli bir para karşılığında ortak olduğunu, ortağının isminin… olduğunu ifade etmesi, bir sonraki beyanında ise, iş yerinin mağaza şeklinde olduğunu, ayrıca … Tekstil Ltd. Şti’.nin mevcut olduğunu, sahte faturaların bu şirkete ilişkin olduğunu, sahte fatura düzenlemediğini, muhasebecisinin kendisinden habersiz böyle bir iş yapıp yapmadığını bilmediğini belirterek çelişkili beyanlarda bulunması, karşıt inceleme raporlarının yetersiz olması, faturaları kullandığı iddia edilen mükellefler hakkında sahte fatura kullanma suçundan düzenlenmiş herhangi bir vergi inceleme raporunun bulunmaması karşısında; Maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından;
1)Faturaları kullandığı belirlenen mükellefler hakkında sahte fatura kullanma suçundan karşıt inceleme raporu düzenlenip düzenlenmediğinin ilgili vergi dairesinden sorulması, düzenlenmiş ise onaylı örneklerinin getirtilmesi,
2)Aynı mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması, dava açılmış ise dosyalarının getirtilip incelenerek ilgili belgelerin onaylı örneklerinin dosyaya alınması,
3)Sahte olarak düzenlendiği iddia olunan dosyada mevcut fatura asılları ile temin edilecek fatura asılları sanığa gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması, kendisine ait olmadığını söylemesi halinde; savunmasında bahsi geçen… (…) isimli şahsın açık kimlik ve adres bilgilerinin tespiti ile tanık olarak çağrılması, duruşmada çekinme hakkı hatırlatıldıktan sonra faturalar gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması,
a)Tanığın da faturalardaki yazı ve imzaların kendisine ait olmadığını söylemesi halinde sanık ve bu kişinin temin edilecek yazı ve imza örnekleri ile faturalardaki yazı ve imzaların kime ait olduğu hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması,
b) Fatulardaki yazı ve imzaların sanığa ya da tanığa ait olmadığının anlaşılması halinde ise, faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin tanık sıfatıyla duruşmaya çağrılarak CMK’nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatıldıktan sonra sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıkları, sanığı tanıyıp tanımadıkları ve faturaların düzenlenmesi konusunda sanığın bir iştiraki bulunup bulunmadığının sorulması,
4)Sanığın savunmasında ismi geçen … Tekstil Ltd. Şti. araştırılıp gerçekte böyle bir şirketin olup olmadığı, aynı adreste faaliyet gösterip göstermediği tespit edilerek sonucuna göre, şirket yetkilisinin ifadesine başvurulup sanığı tanıyıp tanımadığının sorulması,
5)Suç tarihlerinde mükellefiyet adına verilen matrahlı KDV beyannamelerinin kimin tarafından verildiğinin araştırılması, muhasebeci tarafından verildiği tespit edilirse kimliği tespit edilerek çekinme hakkı da hatırlatılmak suretiyle tanık olarak dinlenilmesi, beyannamelere konu faturaların kim tarafından getirildiğinin, söz konusu iş yerinin sanık tarafından işletilip işletilmediğinin sorulması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, suçun unsurlarının tayin ve takdirinin hakime ait olduğu da gözetilmeden isabetsiz bilirkişi raporuna itibar edilerek eksik araştırma ve inceleme ile beraat kararları verilmesi,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5271 sayılı CMK’nin 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine, 23.09.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.