Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2020/429 E. 2023/7005 K. 11.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/429
KARAR NO : 2023/7005
KARAR TARİHİ : 11.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/504 E., 2015/742 K.
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ: Bozma

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … 23. Asliye Ceza Mahkemesinin, 12.01.2010 tarihli ve 2007/572 Esas, 2010/1 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 204 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 62 nci maddesi ile 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesi uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş, bu karar 17.02.2010 tarihinde kesinleşmiştir.
2. … 41.Asliye Ceza Mahkemesinin, 27/04/2015 tarihli ve 2015/264 Esas, 2015/510 Karar sayılı kararı ile denetim süresi içerisinde 04.07.2014 tarihinde işlediği, Hizmet Nedeniyle Görevi Kötüye Kullanma suçundan sanığın mahkûmiyetine karar verilmiş ve bu kararın 21.05.2015 tarihinde kesinleşmesi üzerine işbu dosyaya ihbarda bulunulmuştur.
3. … 23. Asliye Ceza Mahkemesi,15.10.2015 tarihli ve 2015/504 Esas, 2015/742 Karar sayılı kararı ile … 23. Asliye Ceza Mahkemesinin, 12.01.2010 tarihli ve 2007/572 Esas, 2010/1 Karar sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararı aynen açıklanarak, sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 204 üncü maddesinin birinci fıkrası, 62 nci ve 53 üncü maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği; mahkemece verilen mahkumiyet hükmünün bozulmasına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Sanığa ait … Plakalı aracın Jandarma tarafından yapılan kontrolünde ruhsat üzerinde bulunan araç muayene işleminin sahte olduğunu tespit edilmiştir.
2. Sanık savunmasında; … plakalı aracın babası adına kayıtlı olduğunu, aracın muayene işlemini yaptırmaya gittiklerinde muayene işlemi için aracı kendisinin sıraya soktuğunu, ancak bundan sonraki işlemleri babasının yaptırdığını ifade etmiş, soruşturma evresinde jandarmada verdiği ifadede Çınarlı’da bulunan araç muayene istasyonunda 03.11.2006 tarihinde bizzat kendisinin giderek muayene işlemini yaptırdığını beyan ettiği görülmüştür.
3. … Kriminal Polis Laboratuvarının 03.09.2007 tarihli ekspertiz raporunda, 35.. 4398 plakalı aracın motorlu araç trafik belgesinin arka yüzünde ikinci ve üçüncü sıradaki araç muayene işleminin sahte olduğunun tespit edildiği görülmüştür.
4. Mahkemece suça konu motorlu araç trafik belgesi duruşmaya getirtilerek özellikleri duruşma tutanağına geçirildiği ve araç muayene işlemindeki sahteliğin ilk bakışta dikkat çekmediği gözlenmiştir.
5. Mahkemece tüm dosya kapsamına dayanılarak sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği sabit görülerek temyize konu mahkumiyet hükmü kurulmuştur.

IV. GEREKÇE
5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin sekizinci fıkrasının (son) cümlesi uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 17.02.2010 tarihinden, denetim süresi içinde ikinci suçun işlendiği 04.07.2014 tarihine kadar dava zamanaşımının durduğu gözetilerek yapılan incelemede;
1. Hükmün açıklanmasına neden olan, “hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma” suçunun, hükümden sonra 24.10.2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı Kanun’un 253 üncü maddesi uyarınca uzlaşma kapsamına alınması karşısında; 5237 sayılı Kanun’un 2 nci ve 7 nci maddeleri de gözetilerek, hükmün açıklanmasına dayanak teşkil eden bu suç yönünden uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak, anılan hüküm yönünden uzlaştırma işleminin olumlu sonuçlanmış olması durumunda, sanığın güncel adli sicil kaydında ihbara konu olabilecek başkaca ilamların bulunup bulunmadığı da tespit edilmek suretiyle sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
2. Kabule göre de;
Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18.11.2014 tarihli, 2013/830 Esas ve 2014/502 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere; 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin on birinci fıkrasına göre hükmün açıklanmasına dair kararda, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 141 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 5271 sayılı Kanun’un 34 ve 230 uncu maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine imkan sağlayacak biçimde açık ve gerekçeli olması, gerekçe bölümünde iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin belirtilmesi, mevcut delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi, bu delillere göre ulaşılan sonuçların, iddia, savunma ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eyleminin ve yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması, delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerekirken; açıklanan ilkelere uyulmadan gerekçesiz hüküm kurulması, hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … 23. Asliye Ceza Mahkemesi,15.10.2015 tarihli ve 2015/504 Esas, 2015/742 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 11.10.2023 tarihinde karar verildi.