YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/3990
KARAR NO : 2023/7883
KARAR TARİHİ : 01.11.2023
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/100 E., 2015/640 K.
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama
Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir
olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
… 16. Asliye Ceza Mahkemesinin, 19.11.2015 tarihli ve 2015/100 Esas, 2015/640 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 204 üncü maddesinin birinci fıkrası, 43 üncü maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesi, 53 üncü maddesi ve 58 inci maddesi uyarınca 2 yıl 7 ay 7 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve tekerrür hükümlerinin uygulanmasına, karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyizi, suç işleme kastıyla hareket etmediğine, ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanığın, … İletişim Kirtasiye Bilgisayar İnş. Ltd. Şti. vekili iken şirket yetkilisi … tarafından 02.09.2013 tarihinde vekaletten azledildiği ve buna ilişkin belgenin 04.09.2013 tarihinde sanığa tebliğ edildiği halde, 06.02.2014 tarihinde katılan …’ın yetkilisi olduğu…Taşkırma Yıkama Eleme Mak. İml. Mad. Pet. Ür. San. ve Tic. Ltd. Şirketinden satın aldığı inşaat makineleri karşılığında … İletişim Kirtasiye Bilgisayar İnş. Ltd. Şti. adına 06.02.2014 düzenleme tarihli, 25.02.2014 vade tarihli ve 20.000,00 TL bedelli, 25.03.2014 vade tarihli ve 38.500,00 TL bedelli, 25.04.2014 vade tarihli ve 38.500,00 TL bedelli senetleri tanzim edip verdiği; katılan ve tanık beyanı, azilname örneği, tebliğ belgesi ve faturalar uyarınca eylemin sabit olduğu kabul edilerek sanığın resmi belgede sahtecilik suçundan cezalandırılmasına dair temyiz incelemesine konu mahkûmiyet hükmünün kurulduğu anlaşılmıştır.
IV. GEREKÇE
1. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile düzeltilen
husus dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri reddedilmiştir.
2. Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.04.2014 tarihli 2013/11-397 Esas ve 2014/202 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere, 5237 sayılı Kanun’un “Kamu güvenine karşı suçlar’’ bölümünde düzenlenen ve belgenin gerçeğe aykırı olarak düzenlenmesi ile kamu güveninin sarsıldığı kabul edilerek suç sayılıp yaptırıma bağlanan “belgede sahtecilik” suçunun hukuki konusunun kamu güveni olduğu, suçun işlenmesi ile kamu güveninin sarsılması dışında, bir veya birden fazla kişi de haksızlığa uğrayıp suçtan zarar görmesi halinde dahi, suçun mağdurunun toplumu oluşturan bireylerin tamamının, diğer bir ifadeyle kamunun olduğuna dair kabulün etkilenmeyeceği, eylemin belirli bir kişinin zararına olarak işlenmesi halinde bu kişinin mağdur değil, suçtan zarar gören olacağının kabulü gerekeceği ve bir suç işleme kararının icrası kapsamında 5237 sayılı Kanun’un 43 üncü maddesinde, “değişik zamanlarda” denilmesi ve aynı anda işlenen eylemlerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağının bulunmaması karşısında; somut olayda suça konu senetlerin farklı tarihlerde düzenlendiğine dair kesin delil elde edilememesi ve katılana aynı anda verilmiş olması karşısında eylemin tek bir resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu gözetilmeden zincirleme suç hükümlerinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayin edilmesi, hukuka aykırı görülmüş olup bahse konu hukuka aykırılık Yargıtay tarafından giderilmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … 16. Asliye Ceza Mahkemesinin, 19.11.2015 tarihli ve 2015/100 Esas, 2015/640 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz istemi yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hüküm fıkrasından “Sanığın eylemini aynı katılana karşı aynı suç kastıyla birden fazla senet vermek suretiyle işlediği anlaşıldığından TCK 43 madde gereğince eylem sayısı nazara alınarak cezasından takdiren 1/4 oranında artırım yapılarak 3 YIL 1 AY 15 GÜN HAPİS CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA.” ibaresinin tamamen çıkarılması ve hüküm fıkrasının üçüncü paragrafındaki “2 YIL 7 AY 7 GÜN” ibaresinin çıkarılıp yerine “2 YIL 1 AY” ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
01.11.2023 tarihinde karar verildi.