Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2019/9286 E. 2023/1815 K. 21.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/9286
KARAR NO : 2023/1815
KARAR TARİHİ : 21.03.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/113Esas,2015/310Karar
SUÇ : Resmi belgeyi yok etme
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
Sivaslı Asliye Ceza Mahkemesinin 29.04.2015 tarihli ve 2014/113 Esas, 2015/310 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında resmi belgeyi yok etme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 205 inci maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezasına mahkûmiyet ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafii temyiz dilekçesinde; belge sahte ise ilgili suçu oluşturmayacağı ve resmi evrak olmayacağı, evrak sahte değilse de alacaklısının müvekkili olması nedeniyle hak sahibinin o belgeden yararlanma amacını engellemediğinden suç oluşmayacağı, senedi düzenleyen kişinin müvekkili olmadığından müvekkili aleyhine verilen mahkumiyet kararının bozulmasını talep etmiştir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Katılanın borçlu , alacaklının ise katılanın iş yerinde çalışmakta olan … olarak gösterildiği suça konu senet ,sanık lehine ciro edildiği, sanık tarafından işleme konularak katılana ödememe protestosu ve ihbarname tebliğ edildiği, katılanın şikayetçi olduğu, senedin ise sanık tarafından bankadan teslim alınarak yırtıldığı şeklinde gerçekleşen olay örgüsü içerisinde sanık hakkında resmi belgeyi yok etme suçundan kamu davası açılmıştır.
2. Sanık savunmasında; katılana mülk sattığını, mülk karşılığında kendisine 70.000,00 TL peşin, 20.000,00 TL lik senet düzenlenmesi gerektiğini, senedin düzenlenmediğini, sonrasında Şevket’in alacaklı, katılan …’nın borçlu gözüktüğü senedi Şevket’in getirerek ciro ederek kendisine verdiğini, senedin ödenmemesi nedeniyle bankada tahsile koyduğunu, katılanın bu senedi senin oğlunla beraber düzenledik, bu imza sahte demesi üzerine oğluna zarar gelmesin diye korkarak bankadan geri alarak yırtıp attığını kabul ederek beyanda bulunmuştur.
3. Dosya içerisinde dinlenilen tanıklardan sanığın oğlu Sinan Keleş suça konu senedin babasına mülk satışı sonrası katılan tarafından verilen senet olduğunu belirtirken, senette alacaklı gözüken tanık … mülk satışının peşin yapıldığı, kendisinin sanığa böyle bir senet vermediğini beyan etmiş.
4. Mahkemece, sanığın üzerine atılı bulunan resmi belgeyi yok etme suçu sübut bulduğundan sanığın mahkumiyetine hükmedilmiştir.

IV. GEREKÇE
1. 5327 sayılı Kanun’un 205 inci maddesindeki “resmi belgeyi bozmak, yok etmek ya da gizlemek” suçunun oluşabilmesi için resmi bir belgenin içeriğindeki bilgilerin anlaşılmaz, kullanılamaz hale getirilmekle birlikte maddi varlığına dokunulmaksızın ondan faydalanma olanağının imkansız hale getirilmesi suretiyle bozulması veya belgenin maddi varlığına son verilerek yok edilmesi ya da belgenin bütünlüğüne dokunmaksızın hak sahibinin ondan yararlanmasını engelleyecek şekilde gizlenmesi gerekmektedir. Failin bir belgeyi ortadan kaldırmak, bozmak veya gizlemekle elde etmek istediği sonuç, hak sahibinin o belgeden yararlanmasını engellemekten ibarettir. Nitekim, belge ortadan kalkınca veya bozulunca bu yararlanma olanağı kalmayacağından failin elde etmek istediği sonuç da gerçekleşecektir. Gerçek belgenin aslı ortadan kaldırılarak veya bozularak sonuç elde edildiğinde suç da tamamlanmış olur. Belgenin bozulması, yok edilmesi veya gizlenmesinin amacı hak sahibinin suça konu belgeden yararlanmasının önlenmesidir. Diğer bir anlatımla anılan suç, hak sahibinin o belgeden yararlanmasını engellemek amacıyla kanıt değeri taşıyan belgelerin ortadan kaldırılması bozulması ya da gizlenmesi suretiyle oluşacaktır. Belge üzerinde tasarruf yetkisi bulunan bir kimsenin belgeyi bozması, yok etmesi veya gizlemesi halinde ise hak sahibinin suça konu belgeden yararlanmasının engellenmesi söz konusu olmadığından 5237 sayılı Kanun’un 205 inci maddesindeki suçda gerçekleşmeyecektir.
2. İncelenen dosya içeriğine göre sanığın, suça konu senedi borçlu görünen katılan … aleyhine banka aracılığı ile işleme koyduğu, akabinde senedi bankadan teslim alarak yırtması şeklinde gerçekleşen eyleminde sanığın belge üzerindeki tasarruf hakkı devam ettiğinden 5237 sayılı Kanun’un 205 inci maddesindeki suçun unsurlarının oluşmadığı cihetle, sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, yönünden hukuka aykırılık bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Sivaslı Asliye Ceza Mahkemesinin 29.04.2015 tarihli ve 2014/113 Esas, 2015/310 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

21.03.2023 tarihinde karar verildi.