YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/6332
KARAR NO : 2022/20027
KARAR TARİHİ : 01.12.2022
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Defter, kayıt ve belgeleri gizleme
…
…
1) Defter ve belgeleri gizleme suçunun varlığı noter tasdik kayıtları veya sair suretlerle sabit ve saklama mecburiyeti bulunan defter ve belgelerin vergi incelemesine yetkili kimselere ibraz edilmemesi ile oluştuğu, yüklenen defter ve belgeleri gizleme suçunun oluşmasında defter ve belgeleri saklama sorumluluğunun mükellef şirketin diğer yetkilisi olan sanık …’e de ait olduğu, 213 sayılı VUK’nin 253. maddesi uyarınca defter ve belgelerin ait olduğu yılı takip eden takvim yılından başlamak üzere 5 yıl saklama ve tekrar istendiğinde ibraz edilme zorunluluğu bulunduğu; ayrıntıları Ceza Genel Kurulunun 23.11.1999 tarih ve 1999/11-273/288 sayılı içtihadında da açıklandığı üzere defter ve belgelerin çalındığı- kaybolduğu-bulunmadığı ileri sürülerek ibrazından kaçınılması halinde VUK’nin 139. maddesinde yazılı hususlarda usulüne uygun tebligat aranmayacağı; somut olayda, 2009 ve 2010 takvim yıllarına ait defter ve belgelerinin vergi incelemesi için istenmesine dair yazının 03.06.2014 tarihinde aynı adreste oturmadığı tespit edilen …’e tebliğ edildiği, sanığın savunmasında, tebligatta ismi geçen …’in amcasının oğlu olduğunu, evlerinin ayrı olduğunu, tebligattan geç haberinin olduğunu, defterleri bulabilirse teslim edeceğini ifade ettiği, bu şekilde defter ve belgeleri bulamadığından ibraz edemediğinin anlaşılması karşısında, sanığın savunmasının 213 sayılı VUK’nin 13. maddesinde belirtilen mücbir sebeplere veya kastı kaldıran diğer nedenlerden birine dayanmadığı gözetilerek, sanık …’in unsurları itibarıyla oluşan “defter, kayıt ve belgeleri gizleme” suçundan mahkûmiyeti yerine beraatine karar verilmesi yasaya aykırı,
2) Sanık … hakkında Mahkemece suçun sübutunun kabulü halinde, sanık … hakkında; hükümlerden sonra 15.04.2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, 7394 sayılı Kanun’un 4 ve 5. maddeleriyle değişik 213 sayılı Kanun’un 359. maddesinin 3, 4, 5 ve 6. fıkra hükümleri uyarınca 5237 sayılı TCK’nin 7/2. maddesi de gözetilerek öncelikle lehe Kanun’un tespit edilip uygulama yapılması ve her iki Kanunla ilgili uygulamanın gerekçeleriyle birlikte denetime olanak verecek şekilde ayrıntılı olarak kararda gösterilmesi suretiyle sanıkların hukuki durumlarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili ile sanık …’ın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, belirtilen sebeplerle beraat hükmü ile diğer yönleri incelenmeyen mahkûmiyet hükmünün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 01.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
…