Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2019/6260 E. 2022/19437 K. 22.11.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/6260
KARAR NO : 2022/19437
KARAR TARİHİ : 22.11.2022

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Sahte fatura düzenleme, defter, kayıt ve belgeleri gizleme


Sanıklar … ve … hakkında Konya Cumhuriyet Başsavcılığının 04.12.2012 tarihli 2012/17895 esas sayılı iddianamesi ile 2008, 2011 sanık … hakkında ise 2009-2011 takvim yıllarında sahte fatura kullanma suçundan dava açıldığı halde hüküm kurulmadığı anlaşılmakla, mahallinde hüküm kurulması mümkün görülmüştür.
1)2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan sanıklar … ve … hakkında verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık …, sanık … müdafiin; sanık … hakkında verilen beraat hükmüne yönelik katılan vekilinin temyizlerinin incelenmesinde;
Sanıklara yüklenen “2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçunun Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, en aleyhe kabulle 31.12.2008 olan suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla sanık …, sanık … müdafisinin ve katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanıklar hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
2)Sanık … hakkında defter, kayıt ve belgeleri gizleme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyizinin incelenmesinde;
Hükümden sonra 15.04.2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, 7394 sayılı Kanun’un 4 ve 5. maddeleriyle değişik 213 sayılı Kanun’un 359. maddesinin 3, 4, 5 ve 6. fıkra hükümleri uyarınca 5237 sayılı TCK’nin 7/2. maddesi de gözetilerek öncelikle lehe Kanun’un tespit edilip uygulama yapılması ve her iki Kanunla ilgili uygulamanın gerekçeleriyle birlikte denetime olanak verecek şekilde ayrıntılı olarak kararda gösterilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 22.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.