YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/6047
KARAR NO : 2022/2142
KARAR TARİHİ : 14.02.2022
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22/04/2014 tarih, 2013/11-397 Esas ve 2014/202 karar sayılı kararında da belirtildiği üzere, 765 sayılı TCK ile 5237 sayılı TCK’nin “Kamu güvenine karşı suçlar” bölümünde düzenlenen ve belgenin gerçeğe aykırı olarak düzenlenmesi ile kamu güveninin sarsıldığı kabul edilerek suç sayılıp yaptırıma bağlanan “resmi belgede sahtecilik” suçlarında korunan hukuki yararın kamu güveni olduğu, suçun işlenmesi ile kamu güveninin sarsılması dışında, bir veya birden fazla kişi de haksızlığa uğrayıp, suçtan zarar görmesi halinde dahi, suçun mağdurunun toplumu oluşturan bireylerin tamamının, diğer bir ifadeyle kamunun olduğuna dair kabulünün etkilenmeyeceği, eylemin belirli bir kişinin zararına olarak işlenmesi halinde bu kişinin mağdur değil, suçtan zarar gören olacağının kabulü gerekeceği ve 5237 sayılı TCK’nin 43. maddesi uyarınca, “bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla ya da aynı suçun birden fazla kişiye karşı tek bir fiille işlenmesi” durumunda zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasının mümkün olduğu da gözetilerek; açıklanan ilkeler doğrultusunda, sanığın sahte muayene işlemi yaptığı iddiasıyla açılan kamu davasında, sanık hakkında muayene işlemlerinde yaptığı sahtecilik fiilleri nedeniyle Dairemizin 2019/7982 Esas sayılı dosyasının ve açılmış başka kamu davalarının da olduğunun UYAP sorgusundan anlaşılması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi ve mükerrer yargılama yapılmaması, sanığın fiillerinin her biri yenilenen kararla işlenmiş ayrı suçları mı yoksa bir suç işleme kararının icrası kapsamında işlenen zincirleme suçu mu oluşturduğunun değerlendirilmesi açısından; sanık hakkında muayene sahteciliği nedeniyle resmi belgede sahtecilik suçundan açılan davaların tespit edilmesi, dava dosyaları getirtilip incelenerek özetlerinin duruşma tutanağına yazılması, aynı fiiller nedeniyle açılmış dava veya verilmiş hüküm olup olmadığının belirlenmesi, farklı fiiller nedeniyle dava açılmasına rağmen aralarında zincirleme suç ilişkisinin bulunması halinde ise, mümkünse davaların birleştirilmesi, birleştirme olanağının bulunmaması durumunda bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına konulması, zincirleme suç hükümlerinin uygulanma olanağının bulunup bulunmadığının belirlenmesi; zincirleme suç kapsamında kaldığının anlaşılması halinde kesinleşen hükümlerin kapsamı dışındaki suçlar nedeniyle ek ceza verilip verilmeyeceği de tartışılarak hüküm kurulması gerektiği dikkate alınmadan, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 14.02.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi